Kent ansiklopedisinin ilk önemli örneği ve kendi alanında bir kült eser olan Reşad Ekrem Koçu'nun 11 cildi yayınlanan, tamamı 33 cilt olması beklenen İstanbul Ansiklopedisi gün ışığına çıktı
YENİ MESAJ İSTANBUL
1453 İstanbul Kültür ve Sanat Dergisi 9. sayısında İstanbul Ansiklopedisi'nin tarih otoritelerince dahi kaybolduğu iddia edilen nüshalarına ulaştı. Araştırmacı Emin Nedret İşli'nin özverili uğraşıları sonucunda ortaya çıkan nüshalar şayet yayınlanabilirse Koçu'nun bir ömür boyu peşinden koştuğu hayali de gerçekleşmiş olacak.İşli, 1453 dergisi için kaleme aldığı "Kültür Hayatımızın Dinmeyen Yarası: Reşad Ekrem Koçu ve Tamamlanamayan İstanbul Ansiklopedisi" başlıklı makalesinde Koçu'nun yazım serüvenini ve vefatından sonra kaybolduğu iddia edilen nüshalarla ilgili yaşanan ilginç gelişmeleri anlatıyor.
Alanında ilk ve tek
Kent monografilerinin, turistik kent rehberlerinin yaygınlığına karşın, kent ansiklopedisi alışılmış bir kavram, sık rastlanan bir ürün değil. Londra için hazırlanmış tek ciltlik "An Encyclopedia of London - Londra Ansiklopedisi" dışında bu alanda yayınlanan az sayıdaki örnek yine İstanbul'a ait. Kent ansiklopedisinin ilk önemli örneğini veren Reşad Ekrem Koçu, İstanbul'un camilerini, tekkelerini, türbelerini, çeşmelerini, saraylarını, kahvehanelerini, hanlarını, hamamlarını, devlet adamlarını, hocalarını, dervişlerini, hatta hırsızlarını, kumarbazlarını, kentin ve çevresinin bütün güzelliklerini, yaşanan ilginç ve önemli olayları, İstanbul argosunu folklorik ağırlıkta veren fotoğraf yerine özel olarak hazırlanmış desenler kullanılan bir eser tasarlamıştı. Koçu, büyük bir özveri ve kişisel çaba ile iki kez giriştiği ansiklopedi yayımını ölümüne kadar sürdürdü (11 cilt; 173 fasikül) ve ancak "Gökçınar" maddesine kadar gelebildi.Ansiklopedi, 1958-1971 yılları arasında 11 cilt olarak yayımlandı. Nedret İşli'ye göre İstanbul sevenler olarak gerek kısmen yayımlanmış, gerekse yayımlanmamış not ve fişler halinde bulunan bu 70 yıllık bilgi birikimini tümüyle basmayı İstanbul'un Fethi'nin 500. yılına yetiştiremedikse de 2010 Avrupa Kültür Başkenti olarak pek çok etkinlikleri gerçekleştirdiğimiz bu önemli yılda basabilmeliyiz. Böylece İstanbul'da yaşayanlar olarak bu kentin tarihine, kültürüne sahip çıktığımızı göstermeli, bu büyük kentin ihtişamını muhteşem bir ansiklopedi ile dünya kültürüne tescil ettirmeliyiz.
YENİ MESAJ İSTANBUL
1453 İstanbul Kültür ve Sanat Dergisi 9. sayısında İstanbul Ansiklopedisi'nin tarih otoritelerince dahi kaybolduğu iddia edilen nüshalarına ulaştı. Araştırmacı Emin Nedret İşli'nin özverili uğraşıları sonucunda ortaya çıkan nüshalar şayet yayınlanabilirse Koçu'nun bir ömür boyu peşinden koştuğu hayali de gerçekleşmiş olacak.İşli, 1453 dergisi için kaleme aldığı "Kültür Hayatımızın Dinmeyen Yarası: Reşad Ekrem Koçu ve Tamamlanamayan İstanbul Ansiklopedisi" başlıklı makalesinde Koçu'nun yazım serüvenini ve vefatından sonra kaybolduğu iddia edilen nüshalarla ilgili yaşanan ilginç gelişmeleri anlatıyor.
Alanında ilk ve tek
Kent monografilerinin, turistik kent rehberlerinin yaygınlığına karşın, kent ansiklopedisi alışılmış bir kavram, sık rastlanan bir ürün değil. Londra için hazırlanmış tek ciltlik "An Encyclopedia of London - Londra Ansiklopedisi" dışında bu alanda yayınlanan az sayıdaki örnek yine İstanbul'a ait. Kent ansiklopedisinin ilk önemli örneğini veren Reşad Ekrem Koçu, İstanbul'un camilerini, tekkelerini, türbelerini, çeşmelerini, saraylarını, kahvehanelerini, hanlarını, hamamlarını, devlet adamlarını, hocalarını, dervişlerini, hatta hırsızlarını, kumarbazlarını, kentin ve çevresinin bütün güzelliklerini, yaşanan ilginç ve önemli olayları, İstanbul argosunu folklorik ağırlıkta veren fotoğraf yerine özel olarak hazırlanmış desenler kullanılan bir eser tasarlamıştı. Koçu, büyük bir özveri ve kişisel çaba ile iki kez giriştiği ansiklopedi yayımını ölümüne kadar sürdürdü (11 cilt; 173 fasikül) ve ancak "Gökçınar" maddesine kadar gelebildi.Ansiklopedi, 1958-1971 yılları arasında 11 cilt olarak yayımlandı. Nedret İşli'ye göre İstanbul sevenler olarak gerek kısmen yayımlanmış, gerekse yayımlanmamış not ve fişler halinde bulunan bu 70 yıllık bilgi birikimini tümüyle basmayı İstanbul'un Fethi'nin 500. yılına yetiştiremedikse de 2010 Avrupa Kültür Başkenti olarak pek çok etkinlikleri gerçekleştirdiğimiz bu önemli yılda basabilmeliyiz. Böylece İstanbul'da yaşayanlar olarak bu kentin tarihine, kültürüne sahip çıktığımızı göstermeli, bu büyük kentin ihtişamını muhteşem bir ansiklopedi ile dünya kültürüne tescil ettirmeliyiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.