Sağlık sistemi ve hizmetleri yaşamımızı etkileyen önemli çok önemli bir altyapıdır. Şüphesiz bu yapınım en önemli unsurları doktorlar ve diğer yardımcı sağlık çalışanlarıdır. Sağlık sisteminde yaşamsal öneme sahip ünitelerden birisi de de acil servislerdir. Acil servislerin doğru ve iyi yönetimi hastaları memnun edecek en önemli kıstastır.
Hastalar açısından bakıldığında acil serviste hızlı sonuca ulaşmak ve tecrübeli bir hekimle muhatap olmak arzu edilen bir durumdur. Ancak acil hizmetlerinde iş akışının hızı ve kalitesi büyük ölçüde yeterli sağlık çalışanı olmasına ve tecrübeli ekip olmasına bağlıdır.
Özellikle hafta sonu, gece mesaisi ve bayram günlerinde tecrübeli hekimlerin acil servis hizmeti sunmasında ciddi zorluklar bulunmaktadır. Emek, mesai, maliyet ve ücret yönünden yetersizlikler r sistemin işleyişinin idari mecburiyetle sağlanmasına neden olmaktadır. Acil servisler sağlık ordusunun mücadele verdiği bir ön cephe mesabesindedir. Ancak bu hizmet çoğunlukla mesleğe yeni başlayan tecrübe yılını bile henüz doldurmamış hekimlerin üzerine yıkılmaktadır. Bu durum yeni mesleğe başlayan hekimlerde ciddi travmalar oluşturmakta ve mesleki aidiyetin oluşumu aksamaktadır. Çare olarak idealist genç doktorlar, TUS sınavı ile dermatoloji gibi nöbeti az bölümleri tercih etmeye yönelmektedir. Genç doktorlarımıza hayata yeni başlarken bu olumsuzluğu yaşatmak zorunda değiliz.
Acil servislerde hasta karşılama, sadece genç yeni mezun hekimlerin değil, o yerleşim yerinde hekimlik icra eden bütün doktorların görev alanı olmalıdır. Buna göre bir sistem geliştirilmelidir. Ayrıca yapılan hizmetin karşılığı tatmin edici olmalıdır. Hizmet kamu zorunluluğu ile değil, mesai zamanı/ ücret cazibesi ile tercih edilmeli ve o ildeki bütün hekimlere açık olmalıdır. Göreve yeni başlayacak hekimler bir süre uyum eğitiminden geçirilmelidir.
Özellikle çocuk hastalıklarında yaşanan sorunlar ve nöbet sayıları bu alana yeni doktorların ilgisini sıfırlamıştır. Yeni bir genç nesil gelmekte ve bu neslin beklentileri ve yaklaşımları eskiden farklıdır. 30-40 yıl önce yaşanmış hekim tecrübelerini onların yaşamasını beklemek zaman kaybı ve geleceğin kaybedilmesidir.
Bir örnek verecek olursak cumartesi günü 08-18 arasında küçük bir makine ile bahçe çapalayan usta, stetoskopu ile aynı hafta sonu acil serviste 50-60 hasta muayenesi yapan hekimden daha fazla ücret almaktadır. Bu hekim grubunun sesi çıkmamaktadır, çünkü yeni göreve başlamış ve mesleki tecrübesi çok azdır. Tecrübeli hekim bu göreve gönderilse ortalıkta bir vaveyla kopmaktadır.
Son söz olarak genç doktorlarınıza sahip çıkalım, emeklerinin karşılığını hak ettikleri maaşı verelim. Bir berberin 250TL ye traş yaptığı bir dönemde, bir hekimden mesai dışı acil nöbetinde her bir hastaya 100TL karşılığında bakmasını beklemek abestir.
Gençliğimize sahip çıkmadan gelecekten emin olamayız. Yaklaşık 15 yıldır dile getirdiğim intern doktorlara (tıp/diş son sınıf) maaş verilmesi önerisi şuan ancak asgari ücret düzeyinde verilmeye başlandı.
Halbuki Tıp Fakültesi hastanelerinde önemli bir iş gücü olan ve yükü alan bu doktor adaylarının stajyer hakimler gibi tatmin edici bir maaş alması gereklidir. Ücret alan kişiden görev beklenir, görev beklenen kişi ise mesleğini daha iyi öğrenir. Hiç değilse bir asistan maaşına yakın bir bedel alması gerekir.
- Allah-Evren-İnsan ilişkisi ve deizm tartışmaları / 09.04.2025
- İstanbul’dan Taç Mahal’e, Türk coğrafyasına trenle seyahat ülkümüz olsun! / 11.03.2025
- Millete umut olalım insanlığa ümit sunalım / 23.11.2024
- Mevlana Mesnevi’si ve İslam imajı / 04.09.2024
- Mevlana ve Türklük / 26.07.2024
- Sünnilik gömleği Türkiye’ye dar geliyor / 21.07.2024
- Borsa asli yörüngesinden uzaklaşmış, rantiyeye teslim olmuş / 03.03.2024
- Enflasyonun önemli bileşenlerinden birisi kontrolsüz kredi kartı sistemi / 21.02.2024
- Koronada yeni varyantlar ne olacak? / 03.10.2023