YENİ MESAJ - İSTANBUL
TEMA Vakfı, siyasi partilere 'salt ekonomi odaklı projeler dönemi bitmeli, ekolojik siyaset dönemi başlamalı' çağrısında bulunduğu, seçmenlerden de destekleyecekleri siyasi partinin çevre hakkını nasıl koruyacağını sorgulamalarını istediği 'Eko-Siyaset Bildirgesi' hazırladı. TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Arıkan, bildirgenin açıklandığı basın toplantısında, kaybetmeyen insan olmanın doğayla barışık yaşamayla mümkün olacağını dile getirerek, "Toplum tarafından bunun daha fazla kabul edilmesini sağlayarak, konuyu sadece finansal değerlendirme içinde değil, doğa değerlendirmesi içinde ele almaya yönelik bir bilinç ve şuur uyandırmak istiyoruz" dedi. TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Deniz Ataç ise bildirgenin içinde toprak, su, tarım, orman, ormanın altında madencilik ile çevre konularının yer aldığını kaydetti. Dünyada yılda ortalama kilometrekarede 142 ton, Türkiye'de ise 955 ton toprağın erozyonla kaybedildiğine dikkati çeken Ataç, ülke yüzeyinin her yıl 0,8 milimetre aşındığını, Türkiye topraklarının sadece yüzde 7'sinde erozyon olmadığını ifade etti. Deniz Ataç, Türkiye'nin ağaç varlığı artan ülkelerden biri olması ve dünyada ilk 3'e girmesine rağmen, yaratılan alanların tam olarak doğal ormanların ekolojik ortam ve biyolojik çeşitlilikteki gibi olamadığını, bu nedenle mevcut kalan doğal ormanları koruyup, yeni ormanlarda doğru plantasyonlar yaratılması gerektiğini belirtti.
Kanal İstanbul endişelendiriyorBildirgeye ilişkin basın toplantısında konuşan TEMA Vakfı Hukuk Danışmanı avukat Ömer Aykul, TEMA Vakfı'nın Kanal İstanbul projesinin olduğu coğrafyada halen devam eden 2 davasının bulunduğunu, bu davalar nedeniyle birtakım bilgilerin ellerinde olduğunu belirterek, "Projenin yapılması halinde o bölgenin orman, su toplama havzaları ile güneye doğru indikçe mera ve tarım alanlarının olumsuz etkileneceği konusunda endişemiz üst düzeydedir'' dedi. TEMA Yönetim Kurulu Üyesi Yeşne Karaca İren de, Kanal İstanbul projesine ilişkin, "Mevcut ekosistemi her şeyiyle bozarak ondan sonra ağaçlandırma yapmak doğru değil. Mevcut bir doğal varlığın yok edilerek, daha sonra telafi edilmesi çok cazip değil. Daha fazla ağaç dikimi yapılabilir. Ancak daha fazla ağaç dikilecek konusunu, ekosistemi bozuyor mu, bozmuyor mu noktasından değerlendirmek lazım" şeklinde konuştu.
Bankacı şapkasından kurtulamadı! TEMA Yönetim Kurulu Üyesi ve İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince de, toplantıya katılan basın mensuplarının 'bankacıların çevreye' bakış açıları üzerine sorularla muhatap oldu. Israrla bankacı kimliği ile konuşmak istemediğini söyleye Özince, bankacılığın kural işi olduğunu, dolayısıyla kural konur ve uygulanırsa bankacının da projeyi yapanın da rahat edeceğini, doğru yapıldığı sürece yenilenebilir enerji olan hidroelektrik santrallerinin (HES) hayata geçirilebileceğini ifade etti. Özince, bankalara doğaya zarar veren sanayi yatırımlarına kredi vermemesi konusunda uyarıda da bulundu.