Kerbela bir yanardağdır

Hangi dinden olursa olsun, hangi dili konuşuyor olursa olsun ve yeryüzünün hangi yüzünde yaşarsa yaşasın insanlıktan zerre kadar nasiplenmiş olan herkesin vicdanını sızlatan, kalbini titreten, tüylerini diken diken eden bir vahşettir Kerbela katliamı.

Hz. Hüseyin'in kanını dava etmek için, kundaktaki küçük Ali'nin kanını dava etmek için ve yetmiş iki kişilik kafilenin bütün acılarını kadın haliyle sırtında taşıyan Hz. Zeyneb'in sesine ses katmak için sadece bir miktar insan olmak yeterlidir.

Yezid ve katliamı gerçekleştiren sözde komutanlarına lanet okumak için Müslüman olmak şart değildir, şu ya da bu mezhepten olmak asla şart değildir sadece vicdan sahibi bir insan olmak kâfidir.

Kerbela bir yanardağdır.

Acı acı yanan dağdır.

O gün bugündür yanması hiç durmadı, kaynaması hiç dinmedi ki.

Vicdan sahibi her insanın gönlünde asırlardır yanan bu yanardağı söndürmek, karartmak için akla-hayale gelemdik fırıldaklar çeviren Emevi hanedanının bütün çabalarına rağmen bu yanardağ yanmaya devam etmektedir.

Son dinin merkezini, doğduğu ocağı söndürmek için yine o dini kullanma kurnazlığı Yezid'in izini sürenler tarafından asırlarca uygulanmış ama güneşi balçıkla sıvama gayretleri bir işe yaramamış ve her geçen gün, her geçen ay, ve her gelen Muharrem, Kerbela yanardağı daha da alevlenerek yanmasını sürdürmüştür.

Kerbela'da peygamber evladını kılıçtan geçiren, başta Hz. Hüseyin olmak üzere o aziz şehitlerin bedenlerini atlara çiğneten gözü dönmüş şebeke, daha şehitlerin kanları kurumadan kolları sıvamışlar, ümmet-i Muhammedin kaynaklarını da tepe tepe kullanarak "aşureler-aşurelikler" uydurmuşlar ve bu konuda koca koca kitaplar yazdırmışlar.

Bir miktar vicdan sahibi, birazcık iz'an ve idrak sahibi olan herkesin asırlardır sordukları mantıklı sorular hep cevapsız kalmış ve kalmaya da devam ediyor.

Kendilerini sünnet ehli ilan edenlerin muhatap oldukları ciltlerce sorular mevcut elbette ama şu soruya mantıklı bir cevap bulmaları gerekiyor;

Bir taife, bir gurup nasıl oluyor da, hem Emevi hanedanının cinayetlerini kutsuyor, Yezid'in imza attığı Kerbela vahşetine aklınca mantıklı gerekçeler uyduruyor, peygamber evladının katliama uğramasına kayıtsız kalıyor hem de "sünnet ehli" oluyor?

Kim yapmış bu taksimi?