Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan

Toprak ve su karışımından oluşan balçığın, sözünü ettiğimiz bu balçık yanında sözü bile edilmez, nihayet onun tertemiz olması başından aşağı dökülecek bir kova suya bakar.

Peki, öteki balçığı nehirler, ırmaklar ve deryalar temizleyebilir mi?

Ne mümkün, elbette namümkün.

Haramdan, kul hakkından, yalana dayalı her çeşit talandan ve kitabına uydurulmuş soygundan, dolayısıyla zehir ve zıkkımdan teşekkül etmiş bir balçık karışımına batmış olanları kim nasıl temizleyebilir?

Hazinelerinin anahtarlarını kalabalık bir topluluğun ancak taşıyabildiği Karun, özellikle son çeyrek asırda servet yığan bizimkileri görseydi, dolar milyarderlerinin servetlerine şahit olsaydı hiç tereddütsüz şapka çıkarırdı.

Bu nasıl bir düzen, bu nasıl bir çark, emekli bir bürokratın evinden 26 kilo külçe altın çıkması ne demektir, yüzlerce banka hesabı ve her birinde milyonların uçuşuyor olması nasıl bir şeydir?

Kiminin başı döner açlıktan kimin de başı çıkmaz balçıktan.

Böylesine, seksen milyon fakir-fukaranın, yetimin-yoksulun ekmek parasını, zeytin-peynir parasını, yumurta-süt parasını kendi kasasına dolduran arsız ve hırsızlarımız ne kadar da çoğaldı?

Sadece son bir ayda, asgari ücretlinin, emeklinin ve dar gelirlinin cebinden, tamtakır cebinden on binler uçup gitti, dolayısıyla, açlıktan başı dönenlerin hallerini vasfetmeye kelimeler de cümleler de kifayetsiz kalıyor.

Son haftalarda Kıbrıs bağlamında gündeme oturan baronların servetleri, çağdaş Karunların mal varlıkları, havada uçuşan milyon ve milyar dolarlar, ortalığa saçılan rüşvet pazarlıkları ve rüşvet paylaşımları…

Cebindeki bir avuç maaşı aydan aya güneş görmüş kar gibi eriyen emekli, asgari ücretli ve dar gelirli milyonlar, on milyonlar…

Her iki gurup ta aynı ülkede, aynı şartlarda yaşıyorlar ve eğer veriyorlarsa başı balçıktakilerle aynı vergileri veriyorlar.

Adalet mi dediniz?

Bağımsız Türkiye Partisi'nin Karaman il kongresini son saat ve son dakikalarda, kirası-parası ödenmiş olan salonun kapısını açmayarak, açtırmayarak adaletsizliğin resmini çizenlere sormak lazım.