Kırmızı ette yaşanan başdöndürücü yükseliş, ithalat kavgasını da beraberinde getirdi.
Kimi sektör yetkilileri fiyatların ancak ithalat ile düşebileceğini savunurken, kimileri ise bunun yerli hayvancılığı bitireceğini iddia ediyor. Et Üreticileri Birliği (ETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Kayar, canlı hayvan ithalatını dört gözle beklediklerini, ithalatın serbest kalması halinde piyasanın rayına gireceğini söyledi. Kayar, "Şu anda köylü elindeki malını satmıyor. Her gün üzerine fiyat koyuyor. Her gün üzerine fiyat konan bir materyali satmak ister misiniz?" dedi. Kayar, son zamanlarda kırmızı et fiyatındaki yükselişe ilişkin, "Bunun nedeni aslında bir yıl önceki süt fiyatlarında saklı. Süt fiyatları 30-35 kuruşa düştükten sonra besiciler, 'süt satmaktansa hayvanlarımızı kestirelim' yoluna gittiler" diye konuştu.Hayvan yeminin, satılan sütten daha fazla para tuttuğunu anlatan Kayar, "Hayvanlar böylece kesime gitti, yüklü bir miktarda inek kesildi. Süt veren ineklerin kesilmesinden sonra sıkıntı oluşacağını biliyorduk. Dolayısıyla süt verecek hayvan kalmadı Türkiye'de. İnekler aynı zamanda dişi hayvan olduğundan dolayı, dana da olmadı. Dana olmayınca ette de sıkıntı başladı. Ette sıkıntı başlayınca da fiyatlar yükseldi. Dolayısıyla iş buradan patladı" dedi. Konya Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Nazif Karabulut ise, ithalata izin verilmesinin yerli üreticiyi daha da zora sokabileceğini iddia etti. Kırmızı et fiyatlarındaki bu artışta en önemli etkenin canlı hayvan sıkıntısı olduğunu ifade eden Karabulut, "2002-2009 yılları arasında üretici etin kilosunu 10 liraya mal ederken 9 liradan satılıyordu. O zaman üretici çok zor durumdaydı ancak üreticiye gereken destek verilmedi. Sonrasında sektörde faaliyet gösteren birçok üretici iflas etti" dedi.
Kimi sektör yetkilileri fiyatların ancak ithalat ile düşebileceğini savunurken, kimileri ise bunun yerli hayvancılığı bitireceğini iddia ediyor. Et Üreticileri Birliği (ETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Kayar, canlı hayvan ithalatını dört gözle beklediklerini, ithalatın serbest kalması halinde piyasanın rayına gireceğini söyledi. Kayar, "Şu anda köylü elindeki malını satmıyor. Her gün üzerine fiyat koyuyor. Her gün üzerine fiyat konan bir materyali satmak ister misiniz?" dedi. Kayar, son zamanlarda kırmızı et fiyatındaki yükselişe ilişkin, "Bunun nedeni aslında bir yıl önceki süt fiyatlarında saklı. Süt fiyatları 30-35 kuruşa düştükten sonra besiciler, 'süt satmaktansa hayvanlarımızı kestirelim' yoluna gittiler" diye konuştu.Hayvan yeminin, satılan sütten daha fazla para tuttuğunu anlatan Kayar, "Hayvanlar böylece kesime gitti, yüklü bir miktarda inek kesildi. Süt veren ineklerin kesilmesinden sonra sıkıntı oluşacağını biliyorduk. Dolayısıyla süt verecek hayvan kalmadı Türkiye'de. İnekler aynı zamanda dişi hayvan olduğundan dolayı, dana da olmadı. Dana olmayınca ette de sıkıntı başladı. Ette sıkıntı başlayınca da fiyatlar yükseldi. Dolayısıyla iş buradan patladı" dedi. Konya Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Nazif Karabulut ise, ithalata izin verilmesinin yerli üreticiyi daha da zora sokabileceğini iddia etti. Kırmızı et fiyatlarındaki bu artışta en önemli etkenin canlı hayvan sıkıntısı olduğunu ifade eden Karabulut, "2002-2009 yılları arasında üretici etin kilosunu 10 liraya mal ederken 9 liradan satılıyordu. O zaman üretici çok zor durumdaydı ancak üreticiye gereken destek verilmedi. Sonrasında sektörde faaliyet gösteren birçok üretici iflas etti" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.