Dâvûd-i Tâî'ye; "İnsanların arasına, niçin karışmıyorsun?" dediler.... "Kiminle konuşayım? Akıllı kimseler, benimle dînî bir mevzûda konuşmuyorlar, emir ve yasaklardan anlatmıyorlar; yaptığım hatâ ve kusurlarımı yüzüme karşı söylemiyorlar, aksine hatâlarımı fazîletmiş gibi anlatıyorlar. Böyle insanların bana fayda yerine zararı oluyor, onlarla niçin oturayım." dedi.Fudayl bin Iyâd hazretleri, Dâvûd-i Tâî ile ömründe iki defâ görüşmüş karşılıklı sohbette bulunmuştu. Bu görüşmeleriyle övünürdü. Bir defâsında evin tavanındaki çatlağı gördü ve Dâvûd-i Tâî'ye; "Buradan kalk, zîrâ tavan çatlamış, üstüne yıkılacak." dedi. Dâvûd-i Tâî; "Ben çok zamandır buradayım. Bırak çatlağı, tavanın bile farkında değilim." diye cevap verdi.İbn-i Semmâk hazretleri, Dâvûd-i Tâî'ye gelip; "Bana nasîhat et." dedi. O da; "Öyle gayret et ki, Allahü teâlâ seni yasak ettiği yerde görmesin, emrettiği yerden de ayrılmış bulmasın. Allahü teâlâdan hayâ et ki, senin O'na yakın olduğunu ve senin üzerindeki kudretini göz önüne getiresin. Dünyâya karşı oruçlu ol ki, iftarın ölüm olsun, insanlardan, aslandan kaçar gibi kaç, fakat cemâatla namazı terk etme ve sünnetten ayrılma." buyurdu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.