logo
29 MART 2024

Medine'de mescit ve ilk ezan

11.12.2003 00:00:00
Hicret, bir devlet kurma hareketi idi. Resulullah (sav), kuracağı devlet için bir mescidin şart olduğunu biliyordu. Bunun için, ilk olarak Medine'ye geldiğinde devesinin çöktüğü araziyi, mescid için kullandı. İki yetim çocuğa ait olan bu araziyi Resulullah satın almıştı. Burada, gölgelik olacak kadar bir çatı taşıyan, sade bir mescid yaptı. Hz. Peygamber, mescidin inşasında bilfiil çalışmış, kerpiç taşımışlardır.

Mescid-i Nebevî, sadece cemaatle namaz kılmak için kullanılmıyordu. Müslümanların her türlü dinî ve dünyevî ihtiyaçları (sohbet, nikâh, ihtilafların çözümü vs.) çoğu zaman burada karşılanıyordu. Mescid bir eğitim ve öğretim yeri idi. Aynı zamanda, dışarıdan gelen temsilcilerle Allah Resulü burada görüşüyorlardı.

Böylelikle mescid hem manevi eğitim ve birliğin tesis edildiği merkez, hem eğitim ve öğretimin icra edildiği bir mektep hem de devlet işlerinin görüşüldüğü bir hükûmet konağı olma vazifesi görüyordu.

Allah Resulünün, bir mescid yapımını ilk iş telakki ederek ve kendisi de bizzat çalışarak kısa zamanda bu mescidi tamamlaması; mescidin İslâm'da ne kadar önemli bir yeri olduğunu göstermektedir.

Ayrıca, yaptığı mescidi sade kılıp, göreceği vazifeleri ulvî tutan Allah Resulü, bu tavırlarıyla, günümüz Müslümanına da âli bir ufuk çizmektedirler. Demek ki, Müslüman, dişinden tırnağından artırarak Allah rızası için yükselttiği mescidlerin tezyinâtını sade tuttuğu gibi; bu mescidde Allah için kardeş olmayı, Allah için gözyaşı dökmeyi, Allah için eğitim öğretim yapmayı, Allah için zikretmeyi, her şeyin üzerindeki bir hedef olarak görmeli ve tatbik etmelidir. Ancak bu takdirde, Allah Resulü örnek alınmış, ancak bu takdirde Allah'ın evine değer verilmiş ve böylelikle Rabbimizin rızası alınmış olur.

Ve ilk ezan

Hz. Peygamber (sav), Müslümanları cemaatle namaza toplamak için bir çare düşündü. Bu hususta Ashab-ı Kiram'la müşâvere etti. Ashabtan bazıları Hristiyanlarda olduğu gibi çan çalınmasını, bazıları da Yahudiler gibi boru öttürülmesini ileri sürdüler. Hz. Peygamber, bu tekliflerin hiçbirinden hoşnut kalmadı. Bir rivayette, lisân-ı vahyin ta'limi üzerine ezan-ı şerifin sıygası, şekli tesbit olunmuş ve Bilâl-i Habeşi tarafından ilk ezan okunmuştur. Bazı rivayetlerde, ezanın Abdullah b. Zeyd tarafından teklif olunduğu ve onun buna dair bir rüya gördüğü nakl olunur. Diğer bir rivayette, Hz. Ömer'in de buna mümâsil bir rüyasından bahsolunmaktadır. Aynı hadise hakkında, birbirini te'yid eden rüyalar görülmüş olması mümkün olduğundan, bu rivayetler arasında bir ayrılık yoktur, diyebiliriz. Ezan, hem namaz vaktinin geldiğini ilan eder, hem de Müslümanlık esaslarının neşrine yardımcı olur. Bir nevi dine davettir. Din hürriyetinin bir alâmetidir. Mekke'de tazyik altındayken ezan okunamazdı. Medine'de hürriyete kavuşunca ezan başladı ve dinî hürriyetin sembolü oldu. Düşman istilasında kalan Müslüman topraklarında işlenen ilk zulüm ezanı men etmek olur. Çünkü ezan, bir paroladır. Müslümanların hürriyet ve birlik alametidir. Hz. Peygamberin müezzini olmak şerefi Bilâl-i Habeşi'ye nasip olmuştur. Sesi gayet güzeldi. Neccaroğullarından bir kadının, mescidin yanıbaşında yüksek bir evi vardı. Bilâl onun damına çıkar, tatlı sesiyle beş vakit ezanı okurdu. Her sabah seher vaktinde Medine halkı, Bilâl'in hoş nağmeleriyle, 'Allahu Ekber... Lâilâhe illâllah' sadalârıyla uyanırlar, huşû içinde Allah'a ibadete koyulurlardı. Hazret-i Bilâl'in hoş ahenk ve tatlı nağmelerle günde beş vakit okuduğu ezan sesleri, günün muayyen saatlerinde dalga dalga her tarafa yayılır, akıp giden hayatın kulağına Allah'ın varlığını, birliğini söyler, kâinata Allah'ın Tevhid dinini ilan ederdi. Günde beş defa, yeni dinin esasları, Medine havasının ihtizazlariyle kulaklara ulaşır, çağlara yüce hakikatı fısıldardı. Allahu Ekber -Allah en büyüktür. O, ulular ulusudur, diye başlayan bu dine davet, Allah'ın varlığına ve birliğine, Hz. Muhammed'in hak peygamber olduğuna şehadet ederek iman sahiplerini namaza ve niyaza bütün insanlığı da felaha davet eder ve şu yüce hakikatı ilan ederdi: Lâilâhe illâllah - Allah'tan başka ilâh yoktur.

İslâm'ın güzelliği ve yüceliği, her emrinde olduğu gibi ezanda da gayet açık olarak görülmektedir. Çan çalmak, boru öttürmek, ateş yakmak gibi cansız ve heyecansız şeylere bir bak. Bir de minarelerden yükselen ezan sesine kulak ver. Ezandaki yüksek mânâların ruhları okşayan tatlı nağmelerin seni bu fani âlemin üstüne, maveraya çekip götürdüğünü duyarsın. İşte ezanın verdiği dinî şuur budur.

Müezzinlerin pîri olan Hz. Bilâl-i Habeşi, Asr-ı Saadet'te Hz. Peygamberin müezzini olarak yaşamıştır. Peygamberimizin irtihalinden sonra eski günleri hatırlayarak çok mahzun olurdu. Medine'nin herşeyi ona, candan bağlandığı büyük Peygamberi hatırlatırdı. Bu hüzün havasından biraz uzaklaşmak için Suriye taraflarına gitmişti. Hz. Ömer, Şam'a geldiğinde Bilâl o müessir sesiyle bir defa ezan okumuş, bütün İslâm mücahidleri ağlamışlardır. Bilâl bir aralık Medine'ye ziyarete gelmiş, Peygamber Efendimizin pek sevgili torunu Hz. Hüseyin'in ricası üzerine Peygamber zamanında okuduğu gibi o yanık sesiyle bir sabah ezanı okumuştu. Bilâl'in sesini duyan Medine halkı, Resulullah tekrar aralarına dönmüş gibi heyecanlı anlar yaşamışlar, eski günlerin yadıyla gözlerinden yaşlar dökerek tatlı hatıraları canlandırmışlardır. Dinî şuur ve heyecan, ne tatlı bir haz kaynağıdır!
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!

AKP'li başkan, 2 bin lira yardım için halkı sıraya dizdi

Sancaktepe Belediye Başkanı ve başkan adayı Şeyma Döğücü, emeklilere market alışverişi için her ay 2 bin TL bütçe içeren 'Sancaktepe Emekli Kart' vaadinde bulundu. Kart için oluşturulacak isim listesine adını yazdırmak isteyen vatandaşlar izdiham yarattı.
29.03.2024 11:50:00
Haber Merkezi
AKP'li başkan, 2 bin lira yardım için halkı sıraya dizdi
AKP'li başkan, 2 bin lira yardım için halkı sıraya dizdi

Geçtiğimiz günlerde Sancaktepe'nin AK Partili Belediye Başkan Adayı Şeyma Dövücü, seçildiği takdirde her ay kadınlara yarım gram altın vereceğini ileri sürdü.

Dövücü, vaadini gerçekleştireceği takdirde bunun belediyeye maliyeti ortalama olarak aylık 56 milyon 250 bin lira, yıllık 675 milyon lira olacak. Başkan adayı Dövücü'nün vaadi tartışma konusu olurken Sancaktepe'den yeni görüntüler geldi.



İKİ BİN LİRALIK YARDIM KARTI

Sokakta isim almak için kurulan çadırın önünde onlarca insanın kuyruk oluşturduğu görüntülerde gerilimin yaşandığı görüldü.


"İNSANLARI ORADAN ORAYA KOŞTURUYORSUNUZ"

İBB Meclis üyesi İbrahim Özkan, görüntülere tepki gösteren isimlerden biri oldu. Sosyal medyadan paylaşım yapan Özkan, "Sancaktepe Belediyesi Emeklilere 2.000 TL lik yardım kartı vereceğim diye insanları oradan oraya koşturuyorsunuz. Mübarek ramazan ayında; Yazıktır, günahtır, ayıptır" ifadelerini kullandı.



'SONRA VERECEĞİZ' DEYİP İSİM ALDILAR

Gazeteci Şaban Sevinç de konuyla ilgili paylaşımda bulunurken, belediye çalışanlarının vaat edilen parayı vermek yerine, "Sonra vereceğiz" deyip isim aldıklarını belirtti.

Konuyla ilgili olarak, Sevinç, "İnsanlar belediyenin önüne koştu. Ancak parayı vermek yerine, sonra vereceğiz denilerek gelenlerin isimleri listeye yazıldı" dedi.

Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde zincirleme trafik kazasında 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı.
28.03.2024 22:45:00
Anadolu Ajansı
Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı
Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı

Siverek-Şanlıurfa kara yolunun 3'üncü kilometresi Siverek Devlet Hastanesi yakınlarında, Mehmet Karakayalı idaresindeki 34 SRM 01 plakalı otomobil, Kudbettin Kazancı yönetimindeki 07 GHV 87 plakalı hafif ticari araç ve Hamdullah Kınış'ın kullandığı 63 N 5314 plakalı motosiklet çarpıştı.

Çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye 112 Acil Servis, polis, jandarma ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Kazada yaralanan 9 kişi Siverek Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralılardan İbrahim Erol, Hamdullah Kınış ile kimliği henüz belirlenemeyen 1 kişi yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Kaza nedeniyle ulaşıma kapanan kara yolu, araçların kaldırılmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.

Şanlıurfa Valisi Hasan Şıldak, sosyal medya platformu X hesabından, Siverek ilçesinde meydana gelen kazada 3 kişinin hayatını kaybettiğini, 6 kişinin de yaralandığını belirterek, şu ifadelere yer verdi:

"Kazaya trafik ve sağlık birimlerimiz tarafından en hızlı şekilde müdahale edilmiş, yaralılar hastaneye kaldırılmıştır. Kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum." 

Geçmişte katlettiklerinin katliamlarına destek oluyorlar

 
 
İkinci Dünya Savaşı'nda yüzbinlerce Yahudiyi katleden Almanya, hızlı adımlarla 'siyonist ülke olma' yolunda ilerliyor. Gazze'de soykırım yapan İsrail'i açıkça desteklemekten geri kalmayan Berlin yönetimi, geçmişte soykırıma uğrattıkları Yahudilere bir bakıma "Bizden intikam almayın ancak kimi soykırıma tabi tutarsanız tutun, sizi destekleyeceğiz" mesajı vermiş oluyor. 
28.03.2024 17:58:00 / Güncelleme: 28.03.2024 18:06:02
AHMET TURAN YİĞİT
 Geçmişte katlettiklerinin katliamlarına destek oluyorlar
 Geçmişte katlettiklerinin katliamlarına destek oluyorlar


İkinci Dünya Savaşı'nda yüzbinlerce Yahudiyi katleden Almanya, hızlı adımlarla 'siyonist ülke olma' yolunda ilerliyor. Gazze'de soykırım yapan İsrail'i açıkça desteklemekten geri kalmayan Berlin yönetimi, geçmişte soykırıma uğrattıkları Yahudilere bir bakıma "Bizden intikam almayın ancak kimi soykırıma tabi tutarsanız tutun, sizi destekleyeceğiz" mesajı vermiş oluyor.


Siyonizm karşıtı örgüte baskı

Nitekim Almanya'da, siyonizm karşıtı "Orta Doğu'da Adil Barış İçin Yahudilerin Sesi - Jüdische Stimme für gerechten Frieden in Nahost" adlı Yahudi derneğin banka hesabı, üyelerin tam listesini ve adreslerini talep eden bankalar tarafından bloke edildi. Dernek, daha önce Berlin'de düzenlediği gösteride, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını protesto etmişti. Öte yandan Almanya'da vatandaşlığa geçişlerde yapılan testin, gelecekte İsrail, Holokost ve Yahudilikle ilgili soruları da içereceği bildirildi.

Bakanın söyledikleri yenilir yutulur gibi değil

Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, yenilenmiş soru listesini önemli bir adım olarak gördüğünü belirterek, "Değerlerimizi paylaşmayan hiç kimse Alman pasaportu alamaz. Burada çok net bir kırmızı çizgi çizdik" ifadesini kullandı. Faeser, antisemitizm, ırkçılık ve diğer insanları aşağılama biçimlerinin Alman vatandaşlığına geçişte engel teşkil ettiğini belirtti. Almanya'nın Holokost'tan dolayı İsrail'i ve Yahudileri koruma konusunda özel sorumluluğu bulunduğunu dile getiren Faeser, "Bu sorumluluk bugünkü kimliğimizin bir parçasıdır" değerlendirmesinde bulundu. 

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.