Mehmet Esad Hoca Efendi ve Aydın’ın Millî Mücadele’ye katkısı
Aydın'ın önemli bir direniş göstermeden Yunan birliklerince işgali sonrasında Mehmet Esad Hocaefendi 57. Tümen'in subayları ve Aydın'ın efeleriyle direnişe geçmiştir
07.08.2025 00:14:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





Aydın'ın önemli bir direniş göstermeden Yunan birliklerince işgali sonrasında Mehmet Esad Hocaefendi 57. Tümen'in subayları ve Aydın'ın efeleriyle direnişe geçmiştir.
Savaş sırasında bizzat cephede görev almış, TBMM'de 1. ve 2. dönem Aydın ve Menteşe Milletvekilliği'nde bulunmuştur.
Esad Efendi, Aydın Hilal-i Ahmer Cemiyeti Başkanı sıfatıyla ve Aydın Belediye Reisi Reşat Bey ile Mütercim Şemseddin beylerle beraber, Rodos yolu ile İstanbul'a gelerek işgale karşı seslerini duyurmaya çalışmışlardır.
Heyet, Damat Ferit'in "bagilerin mümessillerini kabul etmeyiz" demesi üzerine Padişah da kabul etmemiş, İttihat ve Terakki mensubu bazı kişiler ve okul arkadaşlarıyla görüşebilmişler Akşam gazetesi sahibi Şinasi Nazım, Yahya Kemal, Necati ve Vasıf Bey'lerle buluşarak amaçlarını anlatmışlardır.
Bu çabaları neticesinde İtilaf Devletleri'nce tahkikat heyeti oluşturulup bölgeye gönderilmiştir.
Esad Efendi, güney-batı Anadolu yöresinde halktan yardım alınmasında başarılı olmuştur.
Ordumuz batı cephesinde başarı kazanıp İzmir'e doğru ilerlerken Esad Efendi de Birinci Ordu Karargâhı'nda bulunmaktaydı.
Nurettin Paşa, Mustafa Kemal ve diğer subayların konuşmalarına tanık olduğunu, Nurettin Paşa'nın, "Sırpsındığı muharebesi gibi bir Rumsındığı harbi yapalım. Bütün düşman kuvva-yı külliyesini esir etmek imkan dahilindedir" dediğine tanık olduğunu belirtmektedir.
AHMET MÜFİT EFENDİ (KIRŞEHİR MEBUSU)
Kırşehir müftülerinden Hacı Mahmut Efendi'nin oğlu olan Ahmet Müfit Efendi, Fatih Medresesi mezunudur ve hukuk mektebini de bitirmiştir.
1910 senesinde, halkın arzusu ile Kırşehir müftülüğünü üstlendi.
1. Dünya Savaşı mütarekesinden sonra Damat Ferithükûmeti tarafından tutuklanarak İstanbul'a gönderildi ve Divan-ı Harb'e sevk edildi.
Ancak kaçarak Kırşehir'e geldi ve Heyet-i Temsiliye ile temasa geçerek Kırşehir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'ni kurdu.
İstanbul taraflısı Ankara Valisi Muhittin Paşa'yı, o günlerde Ankara'ya bağlı Kırşehir'e sokmadı. Yakın arkadaşı ve Birinci Millet Meclisi'nde kendisi gibi Kırşehir Mebusu olan Yahya Galip Kargı ile beraber başardığı bu hizmet dolayısıyla Ali Fuat Paşa, hatıratında, "Meclis'in Ankara'da toplanmasını sağlayan neticelerden biri" olarak bahseder.
TBMM'nin 1. dönemi için yapılan seçimde Kırşehir Milletvekili oldu ve 23 Nisan 1920'de Meclis'in açılışında hazır bulundu. Mecliste, anayasa, adalet, şer'iye-evkaf, bütçe, tasarı ve içtüzük komisyonlarında çalıştı.
Meclis'in kabul ettiği ilk kanun olan Ağnam resmi kanunu, arkadaşlarıyla birlikte yaptığı öneri üzerine kabul edildi.
13 Kasım 1922'de izin alan 2. Başkanvekili Hüseyin Avni Bey'in yerine bir süre vekalet etti. 20 Kasım 1922'de Halife Abdülmecid Efendi'ye kutsal emanetleri teslim ve Meclis adına kutlama kurulunda bulundu. " (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
Savaş sırasında bizzat cephede görev almış, TBMM'de 1. ve 2. dönem Aydın ve Menteşe Milletvekilliği'nde bulunmuştur.
Esad Efendi, Aydın Hilal-i Ahmer Cemiyeti Başkanı sıfatıyla ve Aydın Belediye Reisi Reşat Bey ile Mütercim Şemseddin beylerle beraber, Rodos yolu ile İstanbul'a gelerek işgale karşı seslerini duyurmaya çalışmışlardır.
Heyet, Damat Ferit'in "bagilerin mümessillerini kabul etmeyiz" demesi üzerine Padişah da kabul etmemiş, İttihat ve Terakki mensubu bazı kişiler ve okul arkadaşlarıyla görüşebilmişler Akşam gazetesi sahibi Şinasi Nazım, Yahya Kemal, Necati ve Vasıf Bey'lerle buluşarak amaçlarını anlatmışlardır.
Bu çabaları neticesinde İtilaf Devletleri'nce tahkikat heyeti oluşturulup bölgeye gönderilmiştir.
Esad Efendi, güney-batı Anadolu yöresinde halktan yardım alınmasında başarılı olmuştur.
Ordumuz batı cephesinde başarı kazanıp İzmir'e doğru ilerlerken Esad Efendi de Birinci Ordu Karargâhı'nda bulunmaktaydı.
Nurettin Paşa, Mustafa Kemal ve diğer subayların konuşmalarına tanık olduğunu, Nurettin Paşa'nın, "Sırpsındığı muharebesi gibi bir Rumsındığı harbi yapalım. Bütün düşman kuvva-yı külliyesini esir etmek imkan dahilindedir" dediğine tanık olduğunu belirtmektedir.
AHMET MÜFİT EFENDİ (KIRŞEHİR MEBUSU)
Kırşehir müftülerinden Hacı Mahmut Efendi'nin oğlu olan Ahmet Müfit Efendi, Fatih Medresesi mezunudur ve hukuk mektebini de bitirmiştir.
1910 senesinde, halkın arzusu ile Kırşehir müftülüğünü üstlendi.
1. Dünya Savaşı mütarekesinden sonra Damat Ferithükûmeti tarafından tutuklanarak İstanbul'a gönderildi ve Divan-ı Harb'e sevk edildi.
Ancak kaçarak Kırşehir'e geldi ve Heyet-i Temsiliye ile temasa geçerek Kırşehir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'ni kurdu.
İstanbul taraflısı Ankara Valisi Muhittin Paşa'yı, o günlerde Ankara'ya bağlı Kırşehir'e sokmadı. Yakın arkadaşı ve Birinci Millet Meclisi'nde kendisi gibi Kırşehir Mebusu olan Yahya Galip Kargı ile beraber başardığı bu hizmet dolayısıyla Ali Fuat Paşa, hatıratında, "Meclis'in Ankara'da toplanmasını sağlayan neticelerden biri" olarak bahseder.
TBMM'nin 1. dönemi için yapılan seçimde Kırşehir Milletvekili oldu ve 23 Nisan 1920'de Meclis'in açılışında hazır bulundu. Mecliste, anayasa, adalet, şer'iye-evkaf, bütçe, tasarı ve içtüzük komisyonlarında çalıştı.
Meclis'in kabul ettiği ilk kanun olan Ağnam resmi kanunu, arkadaşlarıyla birlikte yaptığı öneri üzerine kabul edildi.
13 Kasım 1922'de izin alan 2. Başkanvekili Hüseyin Avni Bey'in yerine bir süre vekalet etti. 20 Kasım 1922'de Halife Abdülmecid Efendi'ye kutsal emanetleri teslim ve Meclis adına kutlama kurulunda bulundu. " (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.