Muktedir iken müstekim olmak

Her zaman ve zeminde Yüce Yaratıcının murakabesinde olduğuna inanan her insandan beklenen odur ki; her hal ve şartta adaletten yana olsun, hak-hukuk gözetir olsun, hemcinslerine karşı müşfik ve merhametli olsun.

Makamı mevkii, sosyal statüsü ne olursa olsun her tutum ve davranışında, her işinde ve her adım atışında daima istikamet üzre olmayı hedeflemek her insanın temel ideali olmalıdır.

Hemen herkes tarafından ısrarla arzu edilen davranış biçimi ise muktedir olanların istikamet üzre olmalarıdır.

Diyelim ki, ekonomik anlamda iktidar sahibisin, buyur bakalım, bu varlık ve servet içinde istikametini şaşırmadan, şımarmadan hayatını sürdürebilecek misin?

Devlete olan vergiler gibi, zekât sadaka gibi asgari görevlerin yanı sıra, sahip olduğun servetinden ihtiyaç sahibi insanlara pay ayırabiliyor musun?

Muktedir iken, ekonomik anlamda iktidar sahibi iken, yetime-yoksula, fakire-fukaraya daima el uzatıyorsan, servetini sergileyerek başkalarına hava atmıyorsan, aşırı lüksten, şaşaa ve debdebeden uzak mütevazi bir hayat sürüyorsan ne mutlu sana.

Sahip olduğun makamı, mevkii ve yetkiyi diğer insanları ezmede kullanmıyorsan, her hal ve şartta adaletten şaşmamaya gayret ediyorsan, iyi yoldasın böyle devam et.

Makam, mevki ve yetki anlamında muktedir iken, kendi nefsinden başlayarak en yakınlarını dahi adalet terazisinden kaçırmadan, dağdaki çobanla aynı hizada adalet terazisinde tartılabilen muktedirleri tüm insanlık mumla arıyor, biz de arıyoruz.

Muktedir iken, bütün güç merkezleri elinde ve emrinde iken, kul hakkına riayet eden, kamu malına kendi malı gibi sahip çıkan, hak-hukuk ve adalet bahsinde kılı kırk yaran prototiplere insanlık her zamankinden daha da muhtaçtır, biz de öyleyiz.

Toplumun hangi kesiminden, hangi meslek gurubundan olursa olsun, malına-mülküne zarar verilen, canı acıtılan, hak ettikleri, sahip oldukları bir şekilde elinden alınan insanın; "mahzun olmaya gerek yok, arkamda dağ gibi yaslanabileceğim devlet var, adalet dağıtan devlet kurumları var" diyebileceği ortamları insanlık çıra ile arıyor, bizler de arıyoruz.

Muktedir iken adaletten asla ayrılmayacak vasıfta yöneticiler yetiştiren toplumlar istikbale umutla bakabilirler.

Muktedir iken, haktan-hukuktan ve merhametten ve dahi hem kendi milletine hem de insanlık ailesine karşı sorumluluk noktasında hassasiyetten kaçınmayan fertler yetiştiren milletler geleceklerine umutla bakabilirler.

Makamı yükseldikçe mesuliyetinin de arttığını hisseden, serveti arttıkça tüm insanlığa karşı sorumluluğunun da arttığını idrak eden ve gereğince amel eden muktedirler, neredesiniz, çıkın ortaya ki insanlık bir nefes alsın.