Mü’minin üç vakti vardır
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Mü’minin üç vakti olur: Bir vaktinde rabbiyle münacatta bulunur, bir vaktinde nefsini hesaba çeker ve bir vaktinde de helal ve güzel lezzetlerden istifade eder.”
02.09.2019 00:00:00





Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "İbrahim'in (a.s) sahifesinde şöyle yer almıştır: "…Akıllı insan aklı kendisinden alınmadıkça kendisi için belli bir vakitler ayırmalıdır. Belli bir vakti aziz ve celil olan rabbiyle münacata, belli bir zamanı kendini hesaba çekmeye, belli bir zamanı aziz ve celil olan Allah'ın verdiği nimetleri düşünmeye ve belli bir zamanı da nefsini helal şeylerden nasiplenmeye ayırmalıdır. Zira bu zaman diğer üç zamana bir yardımcıdır ve kalplerin yorgunluğunu gideren ve huzura kavuşturan bir zamandır." (el-Hisal, 525/13; Mean'il-Ahbar, 334)
İmam Kazım (a.s) şöyle buyurmuştur: "Vakitlerinizi dörde ayırmaya çalışın: Bir zamanı Allah ile münacata, bir zamanı iş ve çalışmaya, bir zamanı dini kardeşlerin ve ayıplarını sana söyleyen ve içinde senin hayrını dileyen kimselerle muaşerette bulunmaya ve bir zamanını da haram olmayan lezzetlerden istifade etmeye ayır." (el-Bihar, 78/321/18)
İmam Hüseyin (a.s) şöyle buyurmuştur: "Babamdan (a.s) Peygamber'in (s.a.a) evdeki yaşantısı ile ilgili şeyleri sordum, bana şöyle buyurdu: "İstediği zaman eve giderdi, eve girdiği zaman vaktini üçe ayırırdı. Bir bölümünü Allah'a ibadete, bir bölümünü ailesine ve bir bölümünü de kendisine. Kendine ayırdığı vaktini de kendisiyle insanlar arasında bölüştürürdü. Özel şahsiyetleri kabul eder, istediği konuları onlar vasıtasıyla halkın geneline duyururdu. Onlardan hiç bir şeyi esirgemezdi. Ümmete ayırdığı vaktinde huzuruna kabulde ve insanlara ayırdığı zaman miktarında fazilet sahibi olanları dindeki makam ve faziletleri miktarınca başkalarından önde tutardı. Onlardan bazısının bir haceti, bazısının iki, bazısının da birkaç haceti olurdu." (a.g.e. 16/150/4)
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Müminin üç vakti olur: Bir vaktinde rabbiyle münacatta bulunur, bir vaktinde nefsini hesaba çeker ve bir vaktinde de helal ve güzel lezzetlerden istifade eder." (Gurer'ul-Hikem, 7370)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz Al-i Davud'un hikmetinde akıl ve zeka sahipleri için ibret vardır. İnsan kendisini dört vakit dışında meşgul etmemelidir: Bir vaktinde rabbiyle münacat etmeli, bir vaktinde nefsini hesaba çekmeli, bir vaktinde kardeşleri ve kendisinin hayrını dileyip ayıplarını hatırlatan dostlarıyla görüşmeli ve bir vaktinde de helal ve hoş şeylerde nefsini rabbiyle baş başa bırakmalıdır. Zira bu zaman diğer üç zamana koyulmaya yardımcı olur." (Kenz'ul-Ummal, 5381)
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz gece ve gündüzün tüm ihtiyaçlarına ulaşman için yeterli değildir. O halde onları işin ve huzurun arasında bölüştür." (Gurer'ul-Hikem, 3641)
OKAN EGESEL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.