logo
27 NİSAN 2024

O'nu taşlar bile selamlıyor

18.01.2004 00:00:00
Böyle bir itirazın cevabı, başta Hitabi olmak üzere birçok din âlimlerince hakkıyla verilmiştir:

- Böyle bir kayıt ve şart, Kamer mu'cizesinin meydana gelişindeki tarza uymaz. Zira mu'cizenin gösterilmesini kâfirlerden küçük bir zümre istemiş ve mu'cize onlara gösterilmişti. Muhatapları ve şahitleri mahdut olduğu gibi, gece vaki olmasından ve herkesin istirahata çekilmiş bulunmasından dolayı, başkalarınca görülüp tespit edilme ihtimali de haliyle çok zayıftı. Zira böyle bir hadise olacağı, önceden ilan edilmiş ve etrafa haber salınmış değildi. Sonra, hava şartları bakımından o gece, Kamer'in her taraftan görülüp görülmediği de ayrı bir meseledir. Allah'ın Resûlü, mu'cizelerini yalnız isteyenlere gösterip onları İslâm'a çekmek gayesini güttüklerine göre, hadiseyi herkesin görmesine, kayıt ve zaptetmesine mahsus bir iş sanmak, iyi niyetten uzaktır. Peygamber, mu'cizesini muhatabına gösterir. Yoksa, bütün dünyaya garip işler seyrettirmeye kalkışmaz. İşte o akşam da, Kamer'in iki şak olduğunu, Allah, başta küfrün mucize isteyen zümresi olmak üzere, dilediklerine göstermiş; birçokları da evlerinde bulundukları veya işin farkında olmadıkları için bir şey görememişlerdir.

Taşlar ve lokmaların tesbihi

Kâinatın Efendisinin nice mu'cizelerinden bir tanesini de Ebûzer Hazretleri şöyle rivayet etmişlerdir:

"Birgün öğle sıcağında evden çıktım. Allah'ın Resûlüne doğru yol aldım. Hizmetçisine rastlayıp Allah Resûlünün haberini sordum. Evlerinde olduklarını söyledi. Gittim. Kâinatın Efendisi bir kenarda oturuyorlardı. Yanlarında kimse yoktu. Vahy anında olduklarını sandım. 'Ya Ebâzer! Seni bu vakitte buraya çeken sebep nedir?', diye sordular. Ben de; 'Allah ve Resûlü', cevabını verdim. Mübarek elleriyle, oturmamı işaret ettiler. Yanlarına oturdum. Ama hiçbir şey sormadım ve söylemedim. Çok zaman geçmeden Ebubekir Hz.leri gelip selam verdiler. Selâmını aldıktan sonra ona da aynı süali sordular. O da, benim verdiğim cevabı verdiler. Onu da karşılarına alıp oturttular. Derken Hz. Ömer (ra) ve Hz. Osman (ra) geldiler. Aynı süal ve cevaplar... Son gelenlerin üçü de yanyana oturdu. O zaman Allah'ın Resûlü, yerden 7 yahut 9 küçük taş alıp avuçlarında gösterdiler. Küçük taşlar, Allah Resûlü'nün elinde öyle tesbih etmeye başladılar ki, sesleri arı vızıltıları gibi işitiliyordu. Taşları Hz. Ebubekir'in (ra) eline verdiler. Aynı tesbih... Alıp yere bıraktılar... Taşlar cansız... Yine alıp Hz. Ömer'in (ra) avucuna koydular. Yine aynı tesbih..."

İmam-ı Buhari'den, İbn-i Mes'ud'un (ra) şu ifadesi de çok çarpıcı bir misaldir:

"Biz, Allah'ın Resûlüyle yemek yerdik. Yemek yerken lokmaların tesbihini işitirdik".

Taşlar Resûlullah'ı selâmlıyor

Kâinatın Efendisi'ne taşların selâm verdiği herkesçe bilinen bir gerçektir. İmam-ı Müslim'in Cabir'den naklettiği bir hadis, Allah Resûlü'nün lisanından şu vakıayı bildirir: "Ben, Mekke'de bir taş bilirim ki, nebîliğimde bana selâm verirdi". Bazı âlimler bu taşın "Hacerü'l-Esved" olduğunu söylemekle beraber bazıları da bu hususta şöyle demişlerdir:

"Mekke'de tanınmış bir sokak ve orada bir taş vardı. Halk onu tanır ve teberrük olarak ona ellerini ve yüzlerini sürerlerdi. İşte Allah'ın Resûlüne selam veren bu taştır. Âlemin Fahri'ne, önünden geçtikleri her zaman selam verirdi".

Hz. Ali'den (ra) rivayet olunmuştur:

"Ben, Mekke'de Allah'ın Resûlüyle dolaşırdım. Birgün beraberce Mekke dışına çıktık. Önünden geçtiğimiz her taş ve ağaç; 'Selâm sana olsun, ey Allah'ın Resûlü!' diyerek O'na selam vermeye başlardı".

* Bir de; Allah Resûlünün dualarına evdeki duvarların ve kapı eşiklerinin "âmin" diye mukabele etmesi vardır:

İmam-ı Beyhâki anlatıyor:

"Birgün Allah'ın Resûlü, amcaları Abbas'a (ra) dediler ki: 'Yarın sen ve oğulların, evden çıkmayın; beni bekleyin! Sizinle görülecek bir işim var...' Ertesi gün kuşluk vaktinde Allah'ın Resûlü, Abbas'a (ra) gittiler. Eve girip selâm verdiler; 'Allah'ın selâmı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun', buyurdular. Hâl ve hatır sordular. Onlar da, Allah'a hamdettikleri cevabını verdiler. Allah'ın Resûlü daha sonra; 'Yaklaşın!' emrini verdi. Hepsi birden sokulup Kâinatın Efendisinin etrafında halka oldular. Varlığın Nûru, mübarek örtülerini onların üzerlerine yaydı ve dua etti: 'Ya Rabbi, bu benim amcamdır. Babamın kardeşidir. Bunlar da benim ev halkımdır. Sen onları cehennem ateşinden koru. Benim kendilerini bu örtüyle örttüğüm gibi'. O anda kapının eşiği üç kere; "âmin, amin, amin!' diye Peygamber Efendimizin duasına karşılık verdi.

Dağ cezbeye geliyor

Resûlullah'ın mucizelerinden biri de, birgün dağa çıkarlarken dağın şevkinden harekete geçmesi üzerine; mübarek ayaklarını yere vurarak; "Dur!" diyerek verdikleri emirle dağın sükûnet bulmasıdır.

Enes b. Mâlik naklediyor:

"Birgün Allah'ın Resûlü, beraberinde Hz. Ebubekir (ra), Hz. Ömer (ra) ve Hz. Osman (ra) bulunduğu halde Uhud dağına çıktılar. Dağ harekete geçti. Kâinatın Fahri, mübarek ayaklarıyla dağa vurup hitap ettiler: 'Dur, ya Uhud! Senin üzerinde bir Nebi, bir sıddık ve iki şehid var...' Ve dağ sükûn buldu". Bu mu'cizede, dağın hareket ve sonra sükûnetine ait harikadan başka Hz. Ömer (ra) ve Hz. Osman (ra)'ın şehid olacaklarını keşfetmek fevkalâdeliği de vardır. Bu mu'cize bütün âlimlerce kabul edildiği halde, dağın hangi dağ olduğu üzerinde ihtilaf vardır.

Cennetle müjdelenen sahabi

O'nun keşfî mucizelerinden bir tanesi de şöyle cereyan etmiştir:

Yine bir âyet emriyle; Allah Resûlü'ne hitap edenlerin, seslerini sert ve yüksek tutmamaları gerekiyordu. Bu âyet nazil olduktan sonra Hz. Ebubekir (ra), Allah'ın Resûlüne mahrem birşey söylercesine fısıltıyla söz söylemeye başlamış, Hz. Ömer de (ra), ne söylediğinin ancak birkaç kere sorulması neticesinde anlaşılabileceği şekilde konuşmaya başlamıştı.

Kays b. Sabit -ki dik sesli ve kulağı az işitir bir zattı- bu âyet indikten sonra Allah Resûlünün yanından uzaklaştı ve görünmez oldu. Allah'ın Resûlü onu buldurttular ve huzurlarına davet edip, uzaklaşmasının sebebini sordular. Sabit, şu cevabı verdi:

- Ey Allah'ın Resûlü! Sana âyet nazil oldu. Ben de dik sesli bir insanım ve ağzımdan sert bir ton çıkar da amelimi iptal eder, diye korktum.

Allah'ın Resûlü, Sabit'i teselli edip buyurdular:

- Ya Sabit! Sen onlardan değilsin! Senin işin ve niyetin hayırdır. Sen hayır ile yaşar ve ölürsün! Sen cennet ehlindensin!

Enes b. Mâlik: "Allah Resûlünün bu sözlerinden sonra Sabit'e baktıkça onu bir cennet örneği olarak görmeye başladık. Sonradan Yemame'de Müseylime'ye karşı cenk olurken bir aralık Müslümanların safına dağınıklık ve bozgun hali düşünce Sabit ileriye atıldı ve kâfirlerle boğuşmaya başladı. Bu atılış neticesinde de şehid oldu. Allah Resûlünün cennet müjdesindeki mânâyı o vakit anladık".
Esrarengiz kazazede
Ölmemiş, yüzerek kaçmış!
Lokanta ve kafelerle ilgili tebliğ Resmi Gazete'de
KDV'ye hassas ayarlama
Manşetlerde Arda var
Arda Güler attı, Real Madrid kazandı
Derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladılar
Aslan hata yapmadı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Esrarengiz kazazede
Ölmemiş, yüzerek kaçmış!
Lokanta ve kafelerle ilgili tebliğ Resmi Gazete'de
KDV'ye hassas ayarlama
Manşetlerde Arda var
Arda Güler attı, Real Madrid kazandı
Derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladılar
Aslan hata yapmadı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi

KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı

İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' diyerek tepki gösterdi.
26.04.2024 21:45:00 / Güncelleme: 26.04.2024 21:50:31
İhlas Haber Ajansı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, saat 10.00'da başlayan ve saat 18.15'de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız'ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.'nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00'da görülmesine karar verildi.

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' tepkisi

6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi.
Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt'un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi'ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC'de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi'yle Gazi Üniversitesi'nin 'kardeş üniversite' olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi.



Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, 'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al' dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC'de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi.

Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, 'Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin' dediğini söyledi.

Mahkeme başkanı uyardı

Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı.

Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, 'Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum' dedi.

'Ben sadece dekorasyon yaptım'

Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, 'Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs'taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum' ifadelerini kullandı.

Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, 'Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur' şeklinde konuştu.

Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı

İstanbul'da görevi başındayken motosikletle kaza geçirerek şehit olan polis memuru Emrah Büke, memleketi Konya'nın Ereğli ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.
26.04.2024 18:36:00 / Güncelleme: 26.04.2024 18:40:19
İhlas Haber Ajansı
Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı
Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı
İstanbul'un Ümraniye ilçesinde Atatürk Mahallesi Bağ Sokak üzerinde meydana gelen trafik kazasında polis memuru Emrah Büke, görevi esnasında motosikletle virajı alamayarak kaza yaptı.

Kazada ağır yaralanan polis memuru olay yerine ulaşan sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.

Polis memuru Emrah Büke, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Görevi esnasında şehit olan polis memuru Emrah Büke'nin cenazesi düzenlenen törenin ardından uçakla memleketi Konya'ya gönderildi.



Şehidin cenazesi defnedilmek üzere Konya'dan Ereğli ilçesine bağlı Kamışlıkuyu Mahallesine götürüldü. Şehit olan polis memuru Emrah Büke için ikindi namazını müteakip Kamışlıkuyu Mahallesinde cenaze namazı kılındı.

Şehit Büke'nin cenazesi namazın ardından Kamışlıkuyu Mezarlığında dualarla defnedildi. Şehit Emrah Büke'nin 4 ay önce göreve başladığı öğrenildi.

Şehidin cenaze namazına ailesi, yakınları, Konya Valisi Vahdettin Özkan, askeri ve mülki erkan ile vatandaşlar katıldı.

KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır

Beraberindeki heyetle İsias Oteli davasının ikinci duruşması için kente gelen KKTC Başbakanı Ünal Üstel Adıyaman Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bu artık KKTC'nin davasıdır. Onların acıları hepimizin acısıdır. Çocuklarımızı unutmadık, unutturmayacağız." dedi.
26.04.2024 11:15:00
Anadolu Ajansı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, 6 Şubat 2023'teki Kahramanmaraş merkezli depremlerde Adıyaman'da yıkılan İsias Oteli'nde hayatını kaybedenlere ilişkin mahkeme sürecini takip ettiklerini belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin adaletine güveniyoruz." dedi.

Beraberindeki heyetle İsias Oteli davasının ikinci duruşması için kente gelen Üstel, Adıyaman Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, 6 Şubat 2023'teki depremlerde yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet diledi.

Üstel, KKTC olarak hayatını kaybedenlerin ailelerinin yanında olduklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Bu depremde biz de çocuklarımızı, yavrularımızı kaybettik ve o günden bugüne kadar adalet arayışımız devam ediyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti'nin adaletine güveniyoruz. Birinci duruşma bundan bir müddet önce başladı ve sonuçlandı. Bugün ikinci duruşma için KKTC olarak bütün kesimlerimizle buradayız. Hükümet olarak buradayız, bakan arkadaşlarımızla buradayız. Muhalefet başkanıyla, milletvekilleriyle, yavrularımızın anneleriyle, yakınlarıyla, halkımızla Adıyaman'a geldik ve ikinci duruşma olacak ve salona gireceğiz. Bu artık KKTC'nin davasıdır. Onların acıları hepimizin acısıdır. Çocuklarımızı unutmadık, unutturmayacağız."

Kesin karar çıkana kadar mahkeme sürecini takip edeceklerini, aileleri yalnız bırakmayacaklarını dile getiren Üstel, şunları kaydetti:

"Biliyorsunuz geçen duruşmada uzman kişilerin bir görüşüne başvurduk. Gazi Üniversitesinin raporu çıktı, mahkememize intikal etti. Bunun dışında, 3 üniversitemizden ve onların oluşturduğu Türkiye Cumhuriyeti çapındaki bu işlerin sorumlusu olan uzman kişilerin görüşlerine müracaat ettik. Onların hazırladığı 3 rapor da mahkememize verildi. Gazi Üniversitesinin raporunu bizim hukukçu arkadaşlarımız incelediği zaman gördük ki, orada tam neticelendirilmemiş bir rapor ortada durdu. Bizim bugün Barolar Birliğimiz de hukukçularımız da burada. Milletvekili hukukçularımızın, Cumhuriyet Meclisinin oluşturduğu hukukçular, Ankara'da devletin tuttuğu hukukçular ve Türkiye Cumhuriyeti'nin Barolar Birliği ve yardımcıları ile özel avukatlarımızla bunlar incelendikten sonra bugünkü mahkemeden bizim hukukçularımızın talep edeceği yeni bir üçüncü rapor ve bu rapor ışığında adaletin tecelli etmesini bekleyeceğiz."

Suçluların gerekli cezayı alacağına inandığını vurgulayan Üstel, adaletin tecelli edeceğini söyledi.

Aileler de basın açıklaması yaptı

Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Karakaya da davada yeni bir sürece girildiğini ve ikinci duruşma için Adıyaman'a geldiklerini ifade etti.

Davanın sonuçlanmasına kadar süreci takip edeceklerini dile getiren Karakaya, "Bu davada bilimin yol göstericiliğine güveniyoruz. Hukukun üstünlüğü kadar toplum vicdanının gücüne de inanıyoruz." dedi.

Depremlerde oğlunu kaybeden anne Hilal Düzgünce ise davanın takipçisi olacaklarını belirtti.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde, KKTC'den sporcuların da aralarında yer aldığı 72 kişinin yaşamını yitirdiği İsias Oteli'ne ilişkin 5'i tutuklu 11 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması 3 Ocak'ta yapılmıştı. Tutuklu sanıklardan 2'si, 3. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan tutukluluk incelemesi sonucunda adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti. 

52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede

Kocaeli merkezli 11 ilde sahte ilanlarla ve çağrı merkezleri aracılığıyla ürün satma vaadinde bulunup çok sayıda vatandaşı dolandıran, hesaplarında 52 milyon TL para giriş çıkışı olduğu tespit edilen 56 şüpheliden 49'u adliyeye sevk edildi
26.04.2024 10:26:00
İhlas Haber Ajansı
52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede
52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede
Kocaeli merkezli 11 ilde sahte ilanlarla ve çağrı merkezleri aracılığıyla ürün satma vaadinde bulunup çok sayıda vatandaşı dolandıran, hesaplarında 52 milyon TL para giriş çıkışı olduğu tespit edilen 56 şüpheliden 49'u adliyeye sevk edildi.

Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin, siber suçların men ve takibine yönelik yürüttüğü soruşturmada, liderliğini Serkan Kınalı isimli şahsın yaptığı suç örgütü üyelerinin E-ticaret ve ilan platformlarına sahte ilanlar koyarak, kurulan çağrı merkezine ait açık hatlar üzerinden müştekiler ile güven verici ve aldatıcı görüşmeler yaptıkları belirlendi. Kaparo, kargo bedeli, nakliye bedeli ve sigorta bedeli gibi bahanelerle para alan örgüt üyelerinin elde ettikleri parayı kripto para platformlarına aktardıkları ve sanal kripto para birimlerine çevirerek izini kaybettirmeye çalıştıkları tespit edildi.

52 milyonluk para trafiği

Belirtilen yöntemlerle yöntemlerle aralarında deprem mağduru aileler ile engelli vatandaşların da bulunduğu 37 şahsın dolandırıldığı, suç örgütü üyesi şahısların hesaplarına 52 milyon 675 bin 400 TL para giriş çıkışı olduğu tespit edildi. 5 ayrı bölgede çağrı merkezi oluşturan suç örgütü üyelerinden üçünün toplam 23 ayrı suçtan 25 yıl kesinleşmiş cezalarının bulunduğu belirlendi.

Kocaeli merkezli 11 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonda 56 şüpheli yakalandı. 5 şüphelinin değişik suçlardan cezaevinde olduğu, 2 şüphelinin ise ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldığı bildirildi. 49 şüpheli ise Kocaeli Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından Gebze Adliyesine sevk edildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.