Müstesna kimlik
"Senenin hiç bir mevsiminde bu milletin ülkesinde ne balo maskeleri, ne sokak dansları, ne karnaval eğlenceleri ve ne de başka memleketlerde daima tesadüf edilen gürültülü halk şenlikleri görülebilir. Osmanlı Türklerinin milli seciyesini teşkil eden vakarın, ağır başlılığın, durgunluğun tasviri kolay değildir. Dünyada huzur ve sükuna bundan daha müptela millet yoktur. Hiç bir şey, muhayyilesini kurcalamaz, hiç bir şey heyecanlandırmaz, ne kimseyi rahatsız eder; ne merak gösterir. Biraz fevkalade bir şey ve mesela bir ecnebi kıyafeti, garip bir şey, tuhaf bir hayvan görecek olursa, biraz durur; soğukkanlılıkla bakar, gülümser, daha fazla oyalanmaya lüzum görmeyerek yoluna devam eder. Sokakta toplanmak, birini kovalamak, sevinç veyahut hayret taşkınlıklarına kapılmak gibi haller, hiç bir Müslüman Türk şehrinde, halk arasında bile görülmeyen hareketlerdir."
"Avrupa'daki sahte nezaketle hiç bir alakası olmayan Müslüman Türk nezaketinden bahse mecbur olduğumu zannediyorum. Avrupa'da nezaket, çok defa kin ve garazla hıyanet ve ihaneti örten bir perde olduğu halde, Müslüman Türklerde bilakis milli seciyelerini teşkil eden sarsılmaz hakkaniyet ve adaletle hayırhahlık ruhunun tabii bir neticesidir. Zaten Kur'an'da nezakete ait ayetler de aynen ve harfiyen tatbik edilir." (Garp Menbalarına Göre Eski Türk Seciyye ve Ahlâkı, İsmail Hami Danişmend)
Huzurda olmayan
huzur veremez
Geçmişte çok çeşitli kavim ve toplulukları, adalet ve muhabbetle sinesinde barındırarak kardeşçe yaşatan ve altı asır boyunca onlara saadet ve mutluluk bahşeden şerefli ecdadımıza nispetle, bugünkü, ilerici ve medeni olduklarını ileri sürenler, acaba bu millete bir gün olsa bile huzur verebilmişler midir? Asla! Çünkü huzurlu olmayan, başkalarına nasıl huzur verebilir?
Mazilerini bilmeyen ve unutanların halleri perişan ve istikballeri karanlıktır. Bu gibi laf kalpazanlarının insanlık alemine verecekleri sefalet ve rezaletten başka bir marifetleri olamaz.
Derde derman bulamayan sahte hekimler
İşte bu hakikatler, varlığından bîhaber toplumumuza anlatılmalıdır. Konuşarak anlatılmalı, yazılarak anlatılmalıdır. Anlatmamak, hakikatleri gizlemek, örtmek demektir. Bu iman, şuur ve amaçla diyorum ki:
Konuşmak ve yazmaktır millet için hizmetim
Ecdâdımdan mirastır bu değerli zimmetimAnadolu'm dünyada en kıymetli nimetimHakk için milletimin derdini yazacağımKem gözle bakanların kabrini kazacağım
Eskiden yemyeşildi şu gördüğün yamaçlarDağları zümrüt gibi gümüştendi ırmaklarGüzel günler yaşardı mevcut olan varlıklarŞaşıranlar şaşırttı doğru yoldan bizleriGel tarihe dönelim kaybetmeden izleri
O zaman bu ülkelin hayvanları safkandıİnsanları tam insan çobanları çobandıBu mutlu yaşantıya bütün cihan hayrandıİman zayıf olunca bol keseden yalanlarVatan ile millete değer vermez çalanlar
Mevsimler değişince gür ormanlar kalmadıSahipsiz ve bakımsız sürüde süt kalmadıBunca sahte hekimler derde derman bulmadıSağduyu sahipleri gerçekleri biliyorHainlerin cezasını bu milletim çekiyor
Bence perişan etti sürüyü çoban başıZehir zıkkım ettiler besleyen bütün aşıGerçeği görmeyenler ya kördür ya da şaşıHaram lokma yiyenler dürüst insan olamazAdalet olmayınca millet huzur bulamaz
Çoban hain olunca sürüyü boşa saldıKurtla ortak köpekler düşmanlar gibi daldıHuzur dolu günlerden hazin manzara kaldıKoş atıl uyanık ol daima doğru yürü!Böyle olur kardeşim bil ki çobansız sürü
Şundan bundan dem vurup milleti aldattılarAdalet kapısını haklıya kapattılarŞeref namus vicdanı bir lokmaya sattılarElbet bir gün bu millet gafletten uyanacakHerkes yaptıklarından mutlaka utanacak
O kadar doluyum ki kalem kağıtlar yetmezOlanları yazmaya bir ömür kâfi gelmezHakk'a tapmayan fertler ıstırabımı bilmezMutluluk ve saadet adalet meyvesidirHalkın duyulan sesi bil ki Hakk'ın sesidir
Taklit ile terakki görülmemiş cihandaİthal malı kültürle nesil erir bu handaEşitlik ve adalet olmaz bozuk vicdandaUnutma ki her millet ancak kendine benzerBunları bilmiyorsan sende iman ne gezer
Aldatan yanılacak hak yerini bulacakYalancının mumu yatsıya dek yanacakBu millet zalimleri lanetle hep anacakŞu dünyaya başı boş serseri çok gelmiştirAziz yüce milletim derslerini vermiştir.
Ali Fuat ULUTÜRK / Eğitimci-Yazar
"Senenin hiç bir mevsiminde bu milletin ülkesinde ne balo maskeleri, ne sokak dansları, ne karnaval eğlenceleri ve ne de başka memleketlerde daima tesadüf edilen gürültülü halk şenlikleri görülebilir. Osmanlı Türklerinin milli seciyesini teşkil eden vakarın, ağır başlılığın, durgunluğun tasviri kolay değildir. Dünyada huzur ve sükuna bundan daha müptela millet yoktur. Hiç bir şey, muhayyilesini kurcalamaz, hiç bir şey heyecanlandırmaz, ne kimseyi rahatsız eder; ne merak gösterir. Biraz fevkalade bir şey ve mesela bir ecnebi kıyafeti, garip bir şey, tuhaf bir hayvan görecek olursa, biraz durur; soğukkanlılıkla bakar, gülümser, daha fazla oyalanmaya lüzum görmeyerek yoluna devam eder. Sokakta toplanmak, birini kovalamak, sevinç veyahut hayret taşkınlıklarına kapılmak gibi haller, hiç bir Müslüman Türk şehrinde, halk arasında bile görülmeyen hareketlerdir."
"Avrupa'daki sahte nezaketle hiç bir alakası olmayan Müslüman Türk nezaketinden bahse mecbur olduğumu zannediyorum. Avrupa'da nezaket, çok defa kin ve garazla hıyanet ve ihaneti örten bir perde olduğu halde, Müslüman Türklerde bilakis milli seciyelerini teşkil eden sarsılmaz hakkaniyet ve adaletle hayırhahlık ruhunun tabii bir neticesidir. Zaten Kur'an'da nezakete ait ayetler de aynen ve harfiyen tatbik edilir." (Garp Menbalarına Göre Eski Türk Seciyye ve Ahlâkı, İsmail Hami Danişmend)
Huzurda olmayan
huzur veremez
Geçmişte çok çeşitli kavim ve toplulukları, adalet ve muhabbetle sinesinde barındırarak kardeşçe yaşatan ve altı asır boyunca onlara saadet ve mutluluk bahşeden şerefli ecdadımıza nispetle, bugünkü, ilerici ve medeni olduklarını ileri sürenler, acaba bu millete bir gün olsa bile huzur verebilmişler midir? Asla! Çünkü huzurlu olmayan, başkalarına nasıl huzur verebilir?
Mazilerini bilmeyen ve unutanların halleri perişan ve istikballeri karanlıktır. Bu gibi laf kalpazanlarının insanlık alemine verecekleri sefalet ve rezaletten başka bir marifetleri olamaz.
Derde derman bulamayan sahte hekimler
İşte bu hakikatler, varlığından bîhaber toplumumuza anlatılmalıdır. Konuşarak anlatılmalı, yazılarak anlatılmalıdır. Anlatmamak, hakikatleri gizlemek, örtmek demektir. Bu iman, şuur ve amaçla diyorum ki:
Konuşmak ve yazmaktır millet için hizmetim
Ecdâdımdan mirastır bu değerli zimmetimAnadolu'm dünyada en kıymetli nimetimHakk için milletimin derdini yazacağımKem gözle bakanların kabrini kazacağım
Eskiden yemyeşildi şu gördüğün yamaçlarDağları zümrüt gibi gümüştendi ırmaklarGüzel günler yaşardı mevcut olan varlıklarŞaşıranlar şaşırttı doğru yoldan bizleriGel tarihe dönelim kaybetmeden izleri
O zaman bu ülkelin hayvanları safkandıİnsanları tam insan çobanları çobandıBu mutlu yaşantıya bütün cihan hayrandıİman zayıf olunca bol keseden yalanlarVatan ile millete değer vermez çalanlar
Mevsimler değişince gür ormanlar kalmadıSahipsiz ve bakımsız sürüde süt kalmadıBunca sahte hekimler derde derman bulmadıSağduyu sahipleri gerçekleri biliyorHainlerin cezasını bu milletim çekiyor
Bence perişan etti sürüyü çoban başıZehir zıkkım ettiler besleyen bütün aşıGerçeği görmeyenler ya kördür ya da şaşıHaram lokma yiyenler dürüst insan olamazAdalet olmayınca millet huzur bulamaz
Çoban hain olunca sürüyü boşa saldıKurtla ortak köpekler düşmanlar gibi daldıHuzur dolu günlerden hazin manzara kaldıKoş atıl uyanık ol daima doğru yürü!Böyle olur kardeşim bil ki çobansız sürü
Şundan bundan dem vurup milleti aldattılarAdalet kapısını haklıya kapattılarŞeref namus vicdanı bir lokmaya sattılarElbet bir gün bu millet gafletten uyanacakHerkes yaptıklarından mutlaka utanacak
O kadar doluyum ki kalem kağıtlar yetmezOlanları yazmaya bir ömür kâfi gelmezHakk'a tapmayan fertler ıstırabımı bilmezMutluluk ve saadet adalet meyvesidirHalkın duyulan sesi bil ki Hakk'ın sesidir
Taklit ile terakki görülmemiş cihandaİthal malı kültürle nesil erir bu handaEşitlik ve adalet olmaz bozuk vicdandaUnutma ki her millet ancak kendine benzerBunları bilmiyorsan sende iman ne gezer
Aldatan yanılacak hak yerini bulacakYalancının mumu yatsıya dek yanacakBu millet zalimleri lanetle hep anacakŞu dünyaya başı boş serseri çok gelmiştirAziz yüce milletim derslerini vermiştir.
Ali Fuat ULUTÜRK / Eğitimci-Yazar
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.