Peygamberin yasına ortak olmayan bir ümmet

Bu taksimi kimler yapmış?

Yüzyıllar içerisinde bu algı nasıl oluşmuş ve oluşturulmuş?

Kendilerini "ana akım, ana gövde ve sünnet ehli" diye ifade eden büyük bir kitle son peygamberin yasına ilgisiz, umursamaz ve aynı günlerde "aşure" kaynatmakla ve dağıtmakla meşgul.

Kerbela'da başı kesilen ve mübarek cesedi atlara çiğnetilen Hz. Hüseyin kimin oğlu?

Peki, altı aylık Ali Asğar'ı oklayarak şehit eden güruh Bizans ordusuna mı yoksa Sasani ordusuna mı ait?

Dikkat ederseniz Kerbela cinayeti, o diyarda Peygamber evladına karşı sergilenen vahşet anlatılırken sağından-solundan, kenarından-köşesinden dolaşılarak anlatılıyor ve neredeyse "Kerbela cinayeti faili meçhul bir cinayet" deyip çıkacaklar.

O tarihte ve o coğrafyada Bizans ordusu ile ya da Sasani imparatorluğu ile bir savaşa girildiğine dair bugüne kadar en ufak bir bilgi kırıntısı gelmemiş.

Durum bu ise, gerçek bu ise Kerbela çölünde Peygamber evladını, hem de çok çok orantısız güç kullanarak, yetmiş kişilik bir kutlu kafilenin üzerine on binlerce techizatlı askeri salarak, hiç utanmadan saldırarak o korkunç katliamı gerçekleştirenler kimlerdi?

Peygamber evladını katleden o ordu kimlerden oluşuyordu ve komutanları kimlerdi?

Yezid gibi bir sarhoşu, bir serkeşi bu ümmetin başına bela eden, daha sağlığında şehir şehir dolaşıp sarhoş oğlu için biat toplayan Muaviye'yi aklamak için acaba kaç yüz, kaç bin sözde hadis uyduruldu?

Sarhoş Yezid'in işlediği bu korkunç, bu dünyada eşi-benzeri olmayan cinayeti hafifletmek için, yumuşatmak için neler uyduruldu ve kaç çeşit takla attırıldı tarih ilmine?

Uydurulan ve asırlardır Müslümanların dikkatini tam da Muharrem'in onunda başka taraflara çekme gayreti olarak görülen bu "aşura" hikayesi tam da bununla ilgili olabilir mi?

Ümmetin kaynaklarını kullanarak, aziz İslam'ı da tepe tepe kullanarak Peygamber evladının katillerini saklamayı, gizlemeyi ve sempatik göstermeyi başarmışlar ve ne yazık ki Peygamberin yasına, peygamberin kızının yasına ortak olmayı belli bir guruba havale edip çıkmışlar kenara.

Bugün mezhebi mülahazalarla, gayet ustalıkla oluşturulan algı operasyonları ile inandıklarını iddia ettikleri Peygamberin yasına ortak olmayan, umursamayan geniş kitler söz konusu.

Bu alt-üst oluş, bu tepe-taklak tarih daha ne zamana kadar sürecek?

Daha ne zamana kadar bu "sünnet ehli" iddiasındaki kitle Muaviye ve oğlu Yezid'in izini takip edecekler?