Peygamberlerin mucizeleri ve günümüz

Cenab-ı Hak her devir ve dönemde insanları Hakka ulaştıracak, onları uyaracak resul ve nebiler yollamıştır. Allah (c.c.) yolladığı bu peygamberlerini de o dönemin revaçta olan ilim, bilim, sanat, edebiyat vb. ne ise o konuda mucizeleri ile desteklemiştir. Bunu birkaç örnekle özetlersek; mesela Hz. Musa (a.s.) zamanında sihir ve büyü çok revaçta idi. Cenabı Hakk da peygamberi Hz. Musa'yı Asa mucizesi ile destekleyerek bütün büyücüleri mağlup etmiş ve o konuda zirvede olduğunu ispatlayarak insanları Hakka çağırmıştır.Hz. İsa (a.s) zamanında ise hastalıkları tedavi ve tıp çok revaçta idi. Cenabı Hakk peygamberi Hz. İsa'yı da şifalı nefes ve ölüleri diriltme mucizesi ile destekleyerek onu zirvede tutarak insanları Hakka çağırmıştır.Son peygamber Hz. Muhammed (a.s.) zamanında ise Arap Yarımadası'nda edebiyat, belağat ve şiir zirvede idi. Her yıl şiir yarışmaları düzenlenir en güzel seçilen şiirler Kâbe'nin duvarına asılır ve bir yıl boyunca orada asılı kalırdı. Cenabı Allah (c.c.) işte bu dönemde okur-yazarlığı olmayan Peygamberini yüce Kur'an-ı Kerim'le destekleyerek, O'nu üzen ve inkâr edenleri âciz bırakmıştır. Öyle ki, gündüz Peygamber (a.s.) ile uğraşıp O'nu inkâr edenler, geceleri gizlice Peygamberimizin evinin etrafına gelip O'nun Kur'an okumasını dinlerlerdi. Bu da onların acziyetini gösteriyordu. Allah (c.c.), ümmi olan Peygamberini bu büyük mucize ile destekleyerek insanları Hakka çağırmıştır.Hepimizin bildiği gibi Hz. Peygamber (s.a.a.) son peygamberdir ve O'nunla beraber peygamberlik kapısı kapanmıştır. Cenab-ı Hakk kıyamete kadar insanları hakka çağırma görevini ise peygamber vârisi, Hak dostlarına bırakmıştır. Bunlar velayetin temsilcileridirler. Bu işin başı da Hz. Ali ve ondan sonra onun soyundan gelen evlatlarıdır.Peygamber Efendimiz (s.a.a.) kendi döneminde insanlara adil davranarak herkese eşit maaş bağlamıştır (vatandaşlık maaşı). Fakat bu uygulama Peygamber Efendimizden sonraki ilk üç halife döneminde değiştirilmiştir. Oysaki O,  "Kendi heva ve hevesinden konuşmaz, ancak vahyedileni konuşur"du. Hz. Ali ise hilafeti döneminde tekrar Hz. Peygamber dönemindeki uygulamaya dönerek herkese eşit maaş vermiştir. Bu yüzden bazı sahabiler bu uygulamaya karşı gelmişlerdir.Şimdi günümüzde de insanların en çok rağbet ettikleri şey para (maddiyat)  olmuştur. İnsanlık her şeyini bir kenara bırakıp paranın peşine düşmüştür. Bu yüzden dünyada savaşlar olmakta, ülkeler işgal edilmekte ve masum insanlar katledilmektedir. Çağın bu illeti (para) bütün insanlığı peşine takmış sürüklemektedir. Çağın bu illetine çare yine mutlaka Ehl-i Beyt evladından olacaktır. Çağın bu hastalığını iyi gören gönül mimarı, bilge insan Prof. Dr. Haydar Baş Bey yazmış olduğu "Milli Ekonomi Modeli" adlı eseriyle çağın bu hastalığına en güzel teşhisi koymuş ve en doğru tedaviyi ortaya koymuştur.Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in bu reçetelerini kendi ülkelerinde uygulamaya koyan ülkeler kalkınmaya başlayıp halklarının refah ve huzurunu artırarak çağın hastalığından uzaklaşmaya başlamışlardır. Fakat bu öyle bir teşhis ve tedavidir ki bunu en iyi uygulayacak olan da elbette ki tezin sahibi ve onun ülkesi olacaktır.Ülkemizde o reçetelerin uygulanacağı o mutlu günlere en kısa zamanda kavuşmak ümidiyle Allah'a emanet olun.