"Siyasi irade"nin gerçek adresi

Terör yakıyor. Yanı başımız yanıyor, Irak yanıyor; ateşi bize sıçrıyor. Biz de yanıyoruz?Vatan evlatları şehit düşüyor. Devletin üniter yapısı tartışmaya açılıyor."Üniter yapı tartışması"ndan, işin ne olduğunu kestiremeyenler çıkabilir; bunun Türkçesi şu: Türkiye'nin bölünmesi tartışılıyor.Nasıl bölüneceği konuşuluyor.Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt, işin ciddiyetini konuşuyor, gelişmelerin vahametine dikkat çekiyor.Basın toplantılarında konuşuyor, internetten anlatıyor.Fakat anlayana? Anlayana sivrisinek saz; anlamayana davul zurna az derler, atalarımız.AKP hükümeti anlamazlıktan geliyor. Asker "siyasi karar" bekliyor; AKP hükümeti "siyasi bir kararlılık" sergilemiyor.Bu arada terör can aldıkça alıyor, anaların yürekleri dağlandıkça dağlanıyor.Siyaset tablosuna bakın?Genelkurmay Başkanı, ben terörü destekleyen aşiret reisleriyle görüşmem diyor. Kim bu aşiret reisleri?Barzani, Talabani?Başbakan R. T. Erdoğan, "Genelkurmay Başkanı'nın sözü kişiseldir. Kurumsal olamaz" diyor. "Biz, herkesle görüşürüz" mesajı veriyor 23 Mayıs günü bir TV programında, canlı yayında. "Genelkurmay,  bize bir kurumdur" hatırlatması yapmayı da ihmal etmiyor Erdoğan.Bunun üzerine Genelkurmay "söz konusu görüşler, kişisel olmayıp Türk Silahlı Kuvvetlerinin kurumsal görüşüdür" cevabı veriyor.AKP hızını alamıyor, aynı günlerde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, "Biz, Irak'ta herkesle görüşürüz?" diye çıkışıyor.AKP'nin baştan beri duruşu bu?Erdoğan, önceki gün de diyor ki; ben de aşiret reisleriyle görüşmem, benim muhatabım Irak'taki merkezi hükümettir.Öğleden sonra günaydın!Ancak AKP kurmaylarının bu gel-gitleri, ikircikli dış politikaları gereği.Genelkurmay Başkanı, doğal olarak "siyasi kararlılık" bekliyor, "siyasi irade" istiyor. Türk askeri mahalle kabadayısı değil, diyor.Başbakan Erdoğan, Genelkurmay bize bağlı kurumdur, hatırlatması yapıyorsa; Genelkurmay Başkanı'nın "siyasi irade ve siyasi karar" beklemesi normaldir, Türk askeri, mahalle kabadayısı değildir, demesi doğaldır? AKP'ye dönük tarafı doğrudur.Ancak "mahalle kabadayısı değiliz" sözünün, bir de milletimize ve şehitlerimize bakan tarafı vardır. O nokta "bam teli"dir, o taraf "can" tarafıdır.Milletimiz, evlatlarını, Genelkurmay Başkanı'na teslim ediyor. Peygamber ocağı olarak telakki ettiği orduya gönderiyor. İşin bu tarafından bakınca, vatan evlatları patır patır şehit olurken Genelkurmay Başkanı'nın da "elbette yapması gereken"ler vardır? Aksi halde vatandaşlarımız, AKP'nin siyasi zaafiyetinin gölgesine sığınmış olarak algılayacağı askerine, "benim çocuğum da Güneydoğuda avlanacak bıldırcın değildir" demeye başlar. Siyasi kararsızlık ve siyasi irade zafiyeti, devlet ile milletini, sivil ile askerini karşı karşıya getirir. Bu vahim sürüklenişin önüne geçmek şarttır.AKP, siyasi bir kararlılık gösterebilir mi?El-cevap, AB ekseninde körükörüne politikalar ve ABD ile ne pahasına olursa olsun stratejik ortaklıkta ısrar eden bir AKP, herhengi bir "milli bir karar ve siyasi bir irade" ortaya koyamaz."Niye"si açık?Barzani'nin, Talabani'nin ve de PKK'nın dayısı belli.Irak'ta işgalci? Ama aynı zamanda AKP'nin stratejik ortağı?PKK'ya veya Talabani-Barzani'ye laf söyleyecek irade, bunların dayısına laf söyleyebilecek bir güçlü irade olması lazım.AKP, öyle bir irade değildir.Böyle bir milli irade ve siyasi kararlılık için, yürek lazım, proje lazım, program lazım? O siyasi yürek de, milli modelsiz, milli projesiz, milli çözümsüz olmaz.Böyle bir siyasi irade ancak BTP ile, BTP iktidarı ile mümkün olabilir. Zira Milli Ekonomi Modeli olan, Sosyal Devlet-Milli Devlet projesi bulunan tek parti BTP'dir. Sivil-asker, devlet-millet bu milli siyasi adreste buluşursa, Türkiye kurtulur. Gerisi kan kaydıdır, can kaybıdır, vakit kaybıdır.