Soykırımcı İsrail Azerbaycan’ın neyi oluyor?

Zalimden, zulümden, Ermeni mezaliminden en çok çekmiş olan Azerbaycan'ın, iki seneden beri Gazze'de yerli halka soykırım uygulayan katil İsrail ile 'al gülüm-ver gülüm' vaziyetinde olduğu yazılıp çiziliyor.

Gazze'yi bombalayan, ekmek kuyruğunda aç biilaç bekleşen çoluk çocuğun üzerine bomba yağdıran İsrail jetlerinin yakıtlarının çoğu söz konusu ülkeden ve hatta ülkemiz üzerinden gittiği de dünyanın bildiği bir sır!

Bu durumda, başlıktaki sorumuzda yerden göğe kadar haklı olduğumuz ortaya çıkmıyor mu?

Nice on yıllar boyunca Batı emperyalizminin desteğindeki Ermeni işgallerine karşı topraklarını savunmak zorunda kalmış, Nahcivan'da, Gence'de ve Akdam'da yüzlerce sivil vatandaşlarını şehit vermiş olan Azerbaycan bugün Gazze halkının dramını, ıstırabını, acısını ve çilesini en derinden, en yürekten anlayabilecek ülkelerin başında gelmesi gerekirken, soykırımcılara gizli-açık destek veriyor.

Anlaşılacak gibi değil.

Topyekûn İslam dünyasının umursamazlığı, vurdumduymazlığı, sessizliği hatta el altından katillere lojistik destek sağlaması vicdan sahibi her insanı kahrederken, kan kusmalarına sebep olurken, bütün bunların üstüne bir de Azerbaycan'ın soykırımcıya yakıt ikmalinde bulunması insanı çileden çıkarıyor.

Bir daha, bin daha ve tekrar tekrar soruyoruz, katil İsrail, soykırımcı siyonistler, bebek katilleri, Azerbaycan'ın neyi oluyor ve Azerbaycan kulaklarını nasıl ve ne ile kapatıyor ki Gazze'den tüm dünyaya yükselen çığlıkları duymuyor.

Oysa biz, onların feryatlarını duymuş ve Anadolu'dan ses vermiştik, nice eli kalem tutan duyarlı insanlarla beraber:

SU KASİDESİNE NAZİRE/ Aziz Karaca

Rengi al al olmuş feryadı arşa çıkar

Almış başını gider hangi diyarlara su

Yüklenmiş nice yar ve de yaralıları

Vermez hiç kimseye götürür huzura su

Dağlar inler eleminden inler vadiler

Söyler derdini bir bir dağlara taşlara su

Bağrına basmış gençleri ve gelinleri

Saçlarını dahi göstermez ağyare su

Başını çarpar taşlara süzülür bazen

Çağın derin yarasına arar çare su

Karabağ'da bağlar acı üretir olmuş

Kızıla boyanmış da akar bağlara su

Ermeni zulmünün en yakın belgesini

Hem akar hem anlatır tüm derelere su

Canlı canlı duvara çakılan canlar içün

Deli deli çağlar çıkar semalara su

Altı yüz on üç can şehit olmuş yurdunda

Dolanır lanet okur Ermenilere su

Çağlayarak çağrı yapar; "işte Karabağ"

Katillere aldanan Fransızlara su

Buhar sarmış hep yüzünü çözülmüş buzlar

Zulmün cehenneminde yanmış ah nare su

Kanları çiğnenmesin diye şehitlerin

Döküp gözyaşını taşar sokaklara su

Zulüm girdi bağa, soldu bir nice güller

Su alır şehitlerden verir gülzare su

Nahcivan, Gence ve Karabağ dehşet içün

Çarparak kılmış başını pare pare su

Azerbaycan'da küfrün kan akıttığını

Söyler durur hem yâre hem de ağyare su

Karaca der Karabağ'da acı hep taze

Taşır bu acıyı gelecek çağlara su