Tevhid meydanında zikirle yer almak
Maddeyi ve maddesini mana aleminde eriten, yok eden doruk Cüneyd-i Bağdadi, murakabe halinden hiç ayrılmaz, çokça namaz kılardı. Bir gün ona dediler ki;
- "Şeyhimiz, siz hiç hareket etmiyorsunuz. Sizi haraket ederken görmüyoruz." Buna ayetle cevap verdi:
- "Şu dağları gördüğün zaman onları hareket etmez zannedersin. Halbuki onlar, bulutların seyri gibi seyrederler." (Neml: 88)
Ehl-i tasavvufun yokluğunu en büyük zillet sayar ve şöyle derdi:
- "Tasavvuf, Hak Teala'nın seni öldürdükten sonra, kendi kudretiyle yeniden diriltmesi, yani; Hak Teala'nın senin zat ve sıfatlarını fani kılıp, kendi zat ve sıfatlarıyla baki kılmasıdır."
En büyük zevki zikir ve şükür olan Cüneyd-i Bağdadi; - "Meclislerin en şerefli ve en büyük olanı, tevhid meydanında fikirle, zikirle yer almak, meşgul olmaktır" buyururdu.
Hastalandığında kendisini ziyarete gelen arkadaşlarına şu vasiyeti yaptı:
- "Öldüğüm zaman iç gömleğimi sadaka veriniz. Zira dünyaya anadan doğma üryan geldiğim gibi, isterim ki o şekilde dünyadan çıkmış olayım."
Kur'an ve sünnete bağlılık
Cüneyd-i Bağdadi, Kur'an ve Hz. Peygamber'e tabi olmanın sırrını şöyle açıklardı:
- "Bütün yollar halk için kapalıdır. Ancak Allah Resulü'nün izinden gitmek müstesna. Her kim ki, Kur'an'ı hıfzedip hadisi yazmazsa (Hadis ve Kur'an'ın ahkamını anlamaz ise) tasavvuf hususunda o kimseye uyulmaz. Çünkü bizim tasavvuf hususundaki ilmimiz Kur'an ve Sünnete bağlıdır."
Maddeyi ve maddesini mana aleminde eriten, yok eden doruk Cüneyd-i Bağdadi, murakabe halinden hiç ayrılmaz, çokça namaz kılardı. Bir gün ona dediler ki;
- "Şeyhimiz, siz hiç hareket etmiyorsunuz. Sizi haraket ederken görmüyoruz." Buna ayetle cevap verdi:
- "Şu dağları gördüğün zaman onları hareket etmez zannedersin. Halbuki onlar, bulutların seyri gibi seyrederler." (Neml: 88)
Ehl-i tasavvufun yokluğunu en büyük zillet sayar ve şöyle derdi:
- "Tasavvuf, Hak Teala'nın seni öldürdükten sonra, kendi kudretiyle yeniden diriltmesi, yani; Hak Teala'nın senin zat ve sıfatlarını fani kılıp, kendi zat ve sıfatlarıyla baki kılmasıdır."
En büyük zevki zikir ve şükür olan Cüneyd-i Bağdadi; - "Meclislerin en şerefli ve en büyük olanı, tevhid meydanında fikirle, zikirle yer almak, meşgul olmaktır" buyururdu.
Hastalandığında kendisini ziyarete gelen arkadaşlarına şu vasiyeti yaptı:
- "Öldüğüm zaman iç gömleğimi sadaka veriniz. Zira dünyaya anadan doğma üryan geldiğim gibi, isterim ki o şekilde dünyadan çıkmış olayım."
Kur'an ve sünnete bağlılık
Cüneyd-i Bağdadi, Kur'an ve Hz. Peygamber'e tabi olmanın sırrını şöyle açıklardı:
- "Bütün yollar halk için kapalıdır. Ancak Allah Resulü'nün izinden gitmek müstesna. Her kim ki, Kur'an'ı hıfzedip hadisi yazmazsa (Hadis ve Kur'an'ın ahkamını anlamaz ise) tasavvuf hususunda o kimseye uyulmaz. Çünkü bizim tasavvuf hususundaki ilmimiz Kur'an ve Sünnete bağlıdır."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.