Takvim Yaprağından
19.08.2001 00:00:00
Düşene vurmak yiğitlik değildir
Avusturya İmparatoru 6. Charles ölünce tahtı kızı Marie Therese'ye kaldı. Durumu fırsat bilen Avrupa'daki Hıristiyan devletler, leş kargaları gibi Avusturya'nın başına üşüşerek her tarafından didiklemeye başladılar.
Bu arada Avrupa'daki bazı devletlerin kralları Osmanlı Devletine başvurarak, "Avusturya'dan siz de payınızı almalısınız" dediler. Devrin Osmanlı Sultanı 1. Mahmud bu teklif karşısında sadece Osmanlı tarihçileri değil bütün Avrupalı tarihçiler tarafından da takdir edilen yiğitliği ve anlayışına yakışır şu cevabı verdi:
- "Düşene vurmak yiğitlik değildir. Biz bir şey istersek kılıcımızın hakkıyla alırız. Fırsatçılık yapmayız. Tavsiye ederiz; siz de bu sevdadan vazgeçiniz ve Avusturya'yı kaderiyle başbaşa bırakınız."
İşte bu Sultan'ın vefatı bütün Osmanlı ülkesini mateme boğdu. Halk sokaklara çıkarak "Yetim kodun padişahım" diye ağladı.
NAMAZDA TADİL-İ ERKAN
Hz. Enes'den rivayetle Resulullah Efendimiz şöyle buyurdu:
- "Kim ki abdestini güzel alır, namazını vaktinde kılar, rüku ve sücudunu tamamlar, huşusuna riayet ederse, namaz, beyaz ve parlak olduğu halde yükselir ve (lisan-ı haliyle) benim hakkıma riayet ettiğin gibi Allah da seni korusun, der. Kim ki abdestini güzel almaz, namazı vaktinde kılmaz, rüku, sücud ve huşuuna riayet etmezse, siyah ve karanlık olduğu halde yükselir ve (lisan-ı haliyle) beni zayi ettiğin gibi Allah da seni zayi etsin, der. Ta ki Allahu Teala'nın dilediği yere gittikten sonra bir paçavra gibi dürülür ve adamın suratına çaptırılır." (Taberani).
Avusturya İmparatoru 6. Charles ölünce tahtı kızı Marie Therese'ye kaldı. Durumu fırsat bilen Avrupa'daki Hıristiyan devletler, leş kargaları gibi Avusturya'nın başına üşüşerek her tarafından didiklemeye başladılar.
Bu arada Avrupa'daki bazı devletlerin kralları Osmanlı Devletine başvurarak, "Avusturya'dan siz de payınızı almalısınız" dediler. Devrin Osmanlı Sultanı 1. Mahmud bu teklif karşısında sadece Osmanlı tarihçileri değil bütün Avrupalı tarihçiler tarafından da takdir edilen yiğitliği ve anlayışına yakışır şu cevabı verdi:
- "Düşene vurmak yiğitlik değildir. Biz bir şey istersek kılıcımızın hakkıyla alırız. Fırsatçılık yapmayız. Tavsiye ederiz; siz de bu sevdadan vazgeçiniz ve Avusturya'yı kaderiyle başbaşa bırakınız."
İşte bu Sultan'ın vefatı bütün Osmanlı ülkesini mateme boğdu. Halk sokaklara çıkarak "Yetim kodun padişahım" diye ağladı.
NAMAZDA TADİL-İ ERKAN
Hz. Enes'den rivayetle Resulullah Efendimiz şöyle buyurdu:
- "Kim ki abdestini güzel alır, namazını vaktinde kılar, rüku ve sücudunu tamamlar, huşusuna riayet ederse, namaz, beyaz ve parlak olduğu halde yükselir ve (lisan-ı haliyle) benim hakkıma riayet ettiğin gibi Allah da seni korusun, der. Kim ki abdestini güzel almaz, namazı vaktinde kılmaz, rüku, sücud ve huşuuna riayet etmezse, siyah ve karanlık olduğu halde yükselir ve (lisan-ı haliyle) beni zayi ettiğin gibi Allah da seni zayi etsin, der. Ta ki Allahu Teala'nın dilediği yere gittikten sonra bir paçavra gibi dürülür ve adamın suratına çaptırılır." (Taberani).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
