Tam da birlik olma zamanı

ABD 3'üncü bin yıla Ortadoğu'da Müslüman katliamları ile girdi. 18 yıl oldu ve İslam coğrafyasında 6 milyondan fazla Müslüman katledildi, yüz binlerce Müslüman'ın namusu kirletildi, onlarca milyon insan evsiz, yurtsuz, vatansız kaldı. İki neslin geleceği yok edildi. Ülkeler harabeye çevrildi.
Ama niçin? Zannımca İslam Dünyası bu sorunun cevabını bulamadığı için bu yangın her tarafı sarmış vaziyette. Peki, Ortadoğu'da neyin savaşı yapılıyor?
Bu sorunun tek, net ve doğru cevabı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in yaptığı şu tespitte açıkça bellidir. 
Sayın Baş diyor ki; "Hepimiz, 'dünyada neyin savaşı yapılıyor ve neden hep Ortadoğu ve neden her defasında Müslümanlar katlediliyor?' sorusunun cevabını bilmek, anlamak ve anlatmak zorundayız.
Esasen dünyada çarpışan inançlardır. Siyasi sebepler, iktisadi sebepler bunun görünen kısımlarıdır. Asıl temelde olan mücadele inançlarımızdır?
Yahudilerin ve Protestan ABD'lilerin, kutsal kitap olarak Ahd-i Atik'i kabul ederler. Protestanların inancına göre Mesih'in gelmesi ve Hıristiyanların "Tanrı'nın Krallığını" kurabilmeleri Yahudilerin Arz-ı Mev'ud'a sahip olmalarına bağlıdır. Vatikan da aynı inançtadır."
Sayın Baş'ın bu görüşü hem tarihi, hem milli ve hem de manevi gerçekliliği olan ispatlı bir tespittir.
Bu yüzden bizler dünden bugüne, 'ne ABD, ne AB ve ne de İsrail, Türkiye'nin dostu olamaz' dedik ve diyoruz. 
Bir diğer şekilde ifade etmek gerekirse; ABD ve AB gibi dostlarınız varsa düşmana ihtiyacınız yoktur' da diyebiliriz. 
Tablo önümüzde. Komşularımız yaktılar, yıktılar, bitirdiler ve o vahşi yüzlerini ülkemize çevirdiler. 
Siyasi, askeri, hukuki ve ekonomik olarak ülkemizi tehdit etmeye başladılar. 'Efendim dün şunu yaptılar, şöyle kanunlar çıkardılar, şöyle sessiz kaldılar' vs. gibi sorgulamaların şimdi yeri ve zamanı değildir. 
Yapılması gereken başta ABD olmak üzere ülkemiz üzerinde emeli olan ülkelere karşı bir ve beraber duruş göstermektir. 
Bu duruşu göstermek için ülkemiz üzerinde hesabı olmayan devletlerle siyasi, askeri ve ekonomik iş birliğine girmek zorunluluğumuz vardır. BRICS ülkeleri topluluğu bizim için bir fırsattır.  
BRICS demişken 6 ay önce BRICS ülkeleri iş geliştirme merkezi başkan vekili Vladimir Gorbanovski ülkemize geldi. Prof. Dr. Haydar Baş'ı ziyaret etti. Meltem TV'de yayınlanan görüşme sonrası Gorbanovski şu gerçeği bir kez daha açıkladı;
"Milli Ekonomi Modeli'nin ekonomi görüşleri BRICS ülkelerinde kullanılıyor. İstanbul'da 4 gün kalacağım. Bu süre içerisinde MEM'in, BRICS ülkelerinde pratikte daha geniş şekilde nasıl hayata geçirileceğini görüşmek istiyorum. Çünkü Hindistanlı ve Çinli arkadaşlarımız yeni iktisadi uygulamalar için Rusya'ya bakıyorlar. Rusya ise size bakıyor." dedi.
Son cümle olarak ister ABD, ister AB'ye karşı çözümsüz değiliz. Yeter ki Rusya'nın, Çin'in, BRICS ülkelerinin gördüğü gerçeği biz de görelim?