Tedbir mi, itibar mı?

Türkiye bir yandan sel felaketleri ile uğraşırken, asıl felaketin büyüğünü orman yangınları ile yaşadı.    

32 ilde 125 orman yangını ile, cennet ülkemiz resmen cehenneme döndü. Binlerce hektarlık ormanımız yanıp kül oldu, binlerce hayvan telef oldu ve maalesef 9 canımızı da kaybettik.  

Rize'deki sel felaketi sonrası, itibardan ödün vermeyen iktidar, 3 ayrı Bakan, 3 özel VIP uçağı ile afet bölgesine giderken, ülkemizde orman yangınlarını  söndürecek, devlet envanterinde bir uçağının bile olmaması çok manidardır. 

Dört bir yanı denizlerle çevrili, yangın söndürmek için suyu bol olan ülkemizde, maalesef ormanlarımızın akıbeti, Rusya'dan kiralanan, 3 uçak'a emanet. 

2002 yılında AKP iktidara geldiğinde, THK'nın 19 yangın söndürme uçağı vardı!   

Birçok ülke aynı tip uçaklarla yangın söndürme faaliyetlerine devam ederken, biz teknoloji eski, 100 litre az su alıyor diye bahanelerle ihale vermediğimiz gibi, 4 milyon dolar bir yatırım yapmayarak, uçakları da hangarlarda çürümeye terk ettik ve  pilotları da işten çıkardık. 

Bir iktidar, ormanları korumak, yangınları söndürmek için görevli ve tecrübeli bir devlet kurumunu ancak bu kadar itibarsızlaştırır. 

Hâlbuki "itibardan tasarruf etmemek" için nerelere ne paralar harcıyoruz. 

Kaynaklara göre Türkiye'nin VIP Filo havuzunda 13 uçak 3 helikopter var.  

Filonun değeri neresinden baksanız 2 milyar dolar olduğu söyleniyor.  

Mesela filodaki B747 400 milyon dolar. A330-200'ün değeri 240 milyon dolar olarak biliniyor. Bunlar alındığına göre, alınacak para bulunduğuna göre, demek ki para sorunumuz yok.  

Burada önemli olan parayı nereye harcayacağını bilen, devlet aklının olması. 

Olaylara devlet aklı ile baksa idik, vatandaşın mal ve can emniyetini sağlamanın, asıl devlete itibar kazandırdığını anlardık. 

Peki, başka ülkeler nasıl önlem alıyor, orada devlet aklı nasıl çalışıyor, eğer kafamızı kaldırarak diğer ülkelere bir baksaydık Yunanistan'ın 20 faal uçağı, ayrıca 18 adet Polonya yapımı Pezetel tipi yangın söndürme uçağı olduğunu görürdük. 

Fransa'nın 29 uçağının, yanı sıra 40 adet EC145 helikopterden oluşan, yangına müdahale filosu olduğunu görürdük.   

İspanya'nın 17 uçağını, İtalya'nın 19 uçağını, Ayrıca ülkede özel bir şirketin yangınla mücadele için 100'ün üzerinde helikopter ve uçaklardan oluşan bir filosu olduğunu görürdük.  

Anayasamızın "Ormanların korunması ve geliştirilmesi" başlığını taşıyan anayasal düzenlemesi; yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi devlete aittir, der (madde/169). 

 Anayasadaki bu madde gereği, Yetkili Bakanlar yağmurlarla birlikte yanan yerlere ağaç dikimine başlayacağız derken, bir yandan da yasalardaki boşlukları değerlendirecek rant çetesi de avucunu ovalamaktadır. 

Bekleyip göreceğiz.