Putin'in gelişindeki gayeler
Müzakerelerde herhalde 10 milyar $ niteliğindeki ticari ilişkiler yanında bu konular ile Çeçenistan, Kıbrıs meselesi ve bölge güvenliği konuşulacaktı.
Not: Gürcistan Türkiye'ye dost. Ama Türkiye'de şu anda yüzbinlerce Abhazyalı, Çeçen, Acaristanlı ve Güney Osetyalı var. Bakalım denge nasıl kurulacak? Üstelik Güney Osetya bölgesinden Bakü - Ceyhan petrol boru hattı da geçiyor. Ayrıca, Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında önemli ve stratejik müzakereler yapılacaktır. Özellikle iki ülke arasındaki dostluk ve çok boyutlu ekonomik ile bir nevi stratejik münasebetler üzerinde hararetli tartışmalar söz konusu olacaktır.
Türkiye Rusya dış ticareti son yıllarda gittikçe artmaktadır. Daha geçen yıllar düşük seviyede olan iki ülke arasındaki dış ticaret hacmi, geçen yıl 6 milyar $, bu yıl ise 9 milyar $ olması beklenmektedir.
Rusya'nın yeraltı zenginlikleri oldukça fazladır. 16-17 milyon kilometrekare üzerinde hakimiyet kuran Rusya Federasyonu arazilerinde uçsuz bucaksız stepler mevcuttur. Arazinin birçok bölgesinde kar ve buz hakimiyeti olmasına rağmen yeraltında servetler yatmaktadır.
Rusya doğalgaz bakımından dünya kaynaklarının yaklaşık % 60'nın üstündedir. Petrol kaynakları da % 20 civarına varmaktadır. Bunun yanında kömür yatakları oldukça zengin olan Rusya Federasyonu enerji bakımından dünyada neredeyse ilk sırada bulunmaktadır.
Türkiye ise gerek doğalgaz, gerekse petrol ürünlerini ithal etmektedir. Onun için komşularındaki ve özellikle Rusya'dan ithal edilecek doğalgaz ve benzeri enerji kaynaklarına büyük ihtiyaç duyulmaktadır. Geçen yıllarda «Mavi Akım» projesi imzalandı ve gerçekleşti. Ama o anlaşma ile bazı pürüzler bulunmaktadır. Mesela anlaşmada Türkiye'nin ihtiyacından çok fazla alım söz konusu olmaktadır. Bunun değiştirilmesi veya hiç olmazsa elde kalacak olan gaz fazlasının «Reeksport» edilebilmesi isteklerinde bulunulacaktı. Onun yanında aradaki ticaretin arttırılması ve diğer alanlardaki işbirliğinin geliştirilmeleri de gözden geçirilecekti.
Kısacası stratejik kelimesi hariç her türlü büyük ve gelişmiş diğer ortaklıklar söz konusu olacaktır. Çünkü Türkiye ABD ve NATO ülkeleriyle stratejik ortaklıkta bulunmaktadır.
Kültür ve Bilgi alanında da her türlü toplantılar, Konferanslar ve paneller ile işbirliği ön planda ele alınmaktadır.
Diğer taraftan savunma sanayii işbirliği de bir dereceye kadar söz konusu olabilecektir. Sadece bu sanayideki bazı gizlilik konularının önceden hal edilmesi gerekecektir.
Öte yandan Türkiye, ABD ile 50 yıldan beri Stratejik ortak. Hatta zamanında NATO - Kuzey Atlantik Paktı-Sovyetlere karşı (Rusya'nın eski hali) kurulmuştu. Onun yanında Rusya Federasyonunun karşı gelmesine rağmen Bakü-Ceyhan petrol Boru hattı çalışmalarına devam edilmektedir. Ama şu anda da Rusya -Türkiye arasında çok boyutlu çeşitli ortaklıklar kurulmaktadır.
80 ne yakın Türk Firmasının Rusya'daki yatırım miktarı yak laşık olarak 12 milyar $ rı bulmaktadır. Birçok Rus yatırımcısı Türki ye'de iş yağmakta ve yapmaya hazırlanmaktadır. Bunun yanında birçok ortak Rus-Türk projesi müzakereleri de yapılmaktadır.
Müzakerelerde herhalde 10 milyar $ niteliğindeki ticari ilişkiler yanında bu konular ile Çeçenistan, Kıbrıs meselesi ve bölge güvenliği konuşulacaktı.
Not: Gürcistan Türkiye'ye dost. Ama Türkiye'de şu anda yüzbinlerce Abhazyalı, Çeçen, Acaristanlı ve Güney Osetyalı var. Bakalım denge nasıl kurulacak? Üstelik Güney Osetya bölgesinden Bakü - Ceyhan petrol boru hattı da geçiyor. Ayrıca, Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında önemli ve stratejik müzakereler yapılacaktır. Özellikle iki ülke arasındaki dostluk ve çok boyutlu ekonomik ile bir nevi stratejik münasebetler üzerinde hararetli tartışmalar söz konusu olacaktır.
Türkiye Rusya dış ticareti son yıllarda gittikçe artmaktadır. Daha geçen yıllar düşük seviyede olan iki ülke arasındaki dış ticaret hacmi, geçen yıl 6 milyar $, bu yıl ise 9 milyar $ olması beklenmektedir.
Rusya'nın yeraltı zenginlikleri oldukça fazladır. 16-17 milyon kilometrekare üzerinde hakimiyet kuran Rusya Federasyonu arazilerinde uçsuz bucaksız stepler mevcuttur. Arazinin birçok bölgesinde kar ve buz hakimiyeti olmasına rağmen yeraltında servetler yatmaktadır.
Rusya doğalgaz bakımından dünya kaynaklarının yaklaşık % 60'nın üstündedir. Petrol kaynakları da % 20 civarına varmaktadır. Bunun yanında kömür yatakları oldukça zengin olan Rusya Federasyonu enerji bakımından dünyada neredeyse ilk sırada bulunmaktadır.
Türkiye ise gerek doğalgaz, gerekse petrol ürünlerini ithal etmektedir. Onun için komşularındaki ve özellikle Rusya'dan ithal edilecek doğalgaz ve benzeri enerji kaynaklarına büyük ihtiyaç duyulmaktadır. Geçen yıllarda «Mavi Akım» projesi imzalandı ve gerçekleşti. Ama o anlaşma ile bazı pürüzler bulunmaktadır. Mesela anlaşmada Türkiye'nin ihtiyacından çok fazla alım söz konusu olmaktadır. Bunun değiştirilmesi veya hiç olmazsa elde kalacak olan gaz fazlasının «Reeksport» edilebilmesi isteklerinde bulunulacaktı. Onun yanında aradaki ticaretin arttırılması ve diğer alanlardaki işbirliğinin geliştirilmeleri de gözden geçirilecekti.
Kısacası stratejik kelimesi hariç her türlü büyük ve gelişmiş diğer ortaklıklar söz konusu olacaktır. Çünkü Türkiye ABD ve NATO ülkeleriyle stratejik ortaklıkta bulunmaktadır.
Kültür ve Bilgi alanında da her türlü toplantılar, Konferanslar ve paneller ile işbirliği ön planda ele alınmaktadır.
Diğer taraftan savunma sanayii işbirliği de bir dereceye kadar söz konusu olabilecektir. Sadece bu sanayideki bazı gizlilik konularının önceden hal edilmesi gerekecektir.
Öte yandan Türkiye, ABD ile 50 yıldan beri Stratejik ortak. Hatta zamanında NATO - Kuzey Atlantik Paktı-Sovyetlere karşı (Rusya'nın eski hali) kurulmuştu. Onun yanında Rusya Federasyonunun karşı gelmesine rağmen Bakü-Ceyhan petrol Boru hattı çalışmalarına devam edilmektedir. Ama şu anda da Rusya -Türkiye arasında çok boyutlu çeşitli ortaklıklar kurulmaktadır.
80 ne yakın Türk Firmasının Rusya'daki yatırım miktarı yak laşık olarak 12 milyar $ rı bulmaktadır. Birçok Rus yatırımcısı Türki ye'de iş yağmakta ve yapmaya hazırlanmaktadır. Bunun yanında birçok ortak Rus-Türk projesi müzakereleri de yapılmaktadır.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006