TRABSON SPOR

Şimdi bu yazının başlığını okuyan okurlarımızın "koskoca gazete başlıkta yanlışlık yapmış" dediklerini duyar gibi oluyorum. Hayır efendim... Doğru ve bilerek atılmış bir başlıktır bu. Neden böyle bir başlık attığımın sebeplerine gelin hep birlikte bir göz atalım.Başkan konuşmaz icraat yapar26 Mayıs 2013 günü yapılan Trabzonspor'un olağanüstü genel kurulunda başkanlığa seçilen İbrahim Hacıosmanoğlu "Trabzonspor başkanı konuşmaz, icraat yapar" demişti. Peki sayın Hacıosmanoğlu 'oturmayacağız icraat yapacağız' derken ilk icraatının iktidarın mitinginde bir parti görevlisi gibi otobüsün üstüne çıkıp Başbakan ile el ele tutuşup alanda bulunanları selamlamasından mı bahsediyordu acaba? Ya da Malouda ve Bosingwa'nın imza törenlerinde mikrofonu eline alıp töreni izlemeye gelen Trabzonspor sevdalılarına iktidarın 10 yıllık geçmişinde yaptığı icraatları anlatıp, bu partiye oy vermeyenlerin vatan haini olduklarını söylemesini mi işaret ediyordu. Benim bildiğim spor kulübü başkanlarının yaptığı açıklamalar gazetelerin spor sayfalarında yer alır. Ama ne yazık ki, sayın Hacıosmanoğlu'nun vermiş olduğu beyanatların çoğu siyasi sayfalarda yer aldı. Bütün bu icaatlar yetmiyormuş gibi sayın Başbakanı karşılamak için o havaalanı senin bu havaalanı benim demeden koşuşturup durdu. Trabzonspor tarihinde hiç olmadığı kadar siyaseti kulübün iliklerine kadar sokan Hacıosmanoğlu eminim ki tarihe kara bir leke olarak geçecektir. Peki bu zaman zarfında Trabzonspor'da neler yaşanıyordu...10 kişi istifa ettiİrfan Coşkun ve Osman İlyas daha ilk yönetim kurulu toplantısının ardından yönetim kurulu üyeliklerinden istifa ettiler. Yedek yönetim kurulu üyesi Çetin Kansız 12 Eylül'de asıl olarak görev almayacağını beyan etti. Sırası ile Kulüp Sportif Direktörü Ünal Karaman, Kulüp Başkan Yardımcısı Yaşar Aşçıoğlu, Kulüp Başkan Vekili ve Basın Sözcüsü Sebahattin Çakıroğlu, kaleci antenörü Alper Boğuşlu, teknik direktör Mustafa Akçay, taraftar ve stadyum sorumlusu Muhammet Kara ve son olarak da Yönetim Kurulu Üyesi, Yatırım, Projeler ve Tesisler Sorumlusu Mehmet Uğur Bozoğlu görevinden istifa etti. Bu arada Ali Kemal Başaran asbaşkanlık görevinden istifa ettiğini açıklamış fakat yönetim kurulu tarafından kabul edilmemişti.Yukarıda sıraladığım isimlerin görevlerini bırakmalarının ortak nedenleri sayın Hacıosmanoğlu'nun başkan seçildikten sonra 180 derece değişen tavır ve davranışlarıydı. Bütün bu istifalara, yapılan eleştirilere ve Trabzonspor sevdalılarının tepkilerine kayıtsız kalan bir başkan portresi çiziyor Hacıosmanoğlu. Kulübü tek başına yönetiyor. Kimselere danışmadan bütün kararları kendisi alıyor. Bu yönetim şeklinin ülkemizi yönetenlerle aynı paralellikte olduğunu görmemek için kör olmak gerekir. Kulübün menfaatlerini zerre kadar düşünmeyen sayın başkan, mahkemenin almış olduğu seçim kararını da Yargıtay'a taşıyarak kendi menfaatleri uğruna Trabzonspor'a ve Trabzonspor'un geleceğine ne kadar zarar verdiğinin artık farkına varmalı. Farkına varmalı diyorum çünkü bu yapılanların hepsini kasıtlı olarak yapıyor demeye dilim varmıyor.Hami Mandıralı'ya yapılan ihanettirVe son olarak da en önemli konuya değinmek istiyorum. Trabzonspor'u 9. sırada ve 29 puanla devralan, 53 puan ile ligi 4. sırada bitirip UEFA'ya play of turundan katılmaya hak kazanan, "dik oynayacağız" diyerek futbola yeni bir tabir kazandıran, başta Türk futboluna ve Trabzonspor'a çok şeyler kazandırmış Hami Mandıralı hocaya yapılan ihanettir. Hami hoca öyle bir zamanda elini taşın altına koyup bu takımda görev almayı kabul etti ki belki de alınabilecek bir kaç kötü sonuç neticesinde Trabzonspor'daki geleceğini de tamamen riske atmış oldu. Ama Hami hoca hiç bir menfaat gözetmeksizin ve hesap-kitap yapmadan takımın başına geçip bu yarışı başı dimdik bir şekilde bitirmiştir. Geçtiğimiz ay içerisinde Kadırga TV ve Yeni Mesaj gazetesi olarak Hami hoca ile özel bir söyleşi yapmıştık. Sayın Mandıralı görev verildiği takdirde bu takımı şampiyon yapacağının altını ısrarla çizmişti. (Not : Yapılan bu söyleşiyi hiçbir kaynak göstermeden spor sayfalarına ve ekranlarına taşıyan medyayı şiddetle kınadığımı belirtmek isterim) Hami hoca ile kulübün geleceğini görüşmek için yönetici gönderen başkan Hacıosmanoğlu'nun aynı zamanda yabancı bir teknik direktör ile ön protokol imzalaması ihanetin en büyük belgesidir. Burada asıl amaçlanan Hami hocayı yıpratıp "teklifte bulunduk ama kendisi kabul etmedi" havasını camiaya yaymaktır. Hami hocaya bir kardeşi ve Trabzonspor'u seven bir sporsever olarak şunu söylemek isterim. Siz bu ülkenin yetiştirdiği ender futbolculardan birisisiniz. Trabzonspor'u ve camiayı sizden daha iyi tanıyan başka bir isim yoktur. Her ne olursa olsun zor zamanda taşın altına koyduğunuz elinizi geri çekmeyerek size karşı oynanmak istenen oyunu bozmuş olacaksınız. Son söz olarak, Sayın Başkan Hacıosmanoğlu, Trabzonspor'un geleceğini Türk futbolunun ve Trabzonspor'un kaptanı olan, taraftarların sonuna kadar destek verip arkasında durduğu Hami Mandıralı'ya teslim etmez ise hem kendisinin hem de Trabzonspor'un sonunu getirmiş olur...