Uyursan ölürsün

Çözüm süreci ekranlarda ilk haber olmaya devam ediyor. "AKP hükümeti yıllardır akan kanı durdurmak için elini taşın altına koydu", "Terör bitme noktasına geldi", "Artık şehit cenazesi gelmiyor" gibi gazete manşet ve TV yayınları ile millet uyutuluyor, kandırılıyor. Bu haberleri yapanlara, gidin Güneydoğu'da yaşayın, çocuklarınıza orada iş bulun, tayin isteyin dedikten sonra bu manşetleri atabilecek misiniz, diye soruyorum? Çözüm denilen süreçle Türkiye, silahsız bir şekilde teslim alındı. Türkiye bu sürece yenildi. Ve üzülerek söylüyorum ki, ülke artık bölündü. Bunu yapanları tarih elbette ki affetmeyecektir. Gerçekte çözüm süreci ile birlikte neler oldu ve olmaya devam ediyor. Bölgeye giden tanıdıklarınız varsa onlardan öğrenin.  Ben öğretmenim ve öğretmen yetiştiriyorum. Öğrencilerime nerelere atanmak istersiniz, diye sorduğumda, "hocam, biz atanalım da neresi olursa olsun, bayrağın dalgalandığı her yer bizim için kutsaldır ve severek görev yaparız" cevabını veriyorlar.Bunu diyen öğrencilerimden, Hakkâri'ye, Yüksekova'ya, Şemdinli'ye, Bingöl'e, Batman'a, Şırnak'a, Siirt'e, Diyarbakır'a, Muş'a, Bitlis'e atanan öğrencilerim oldu. Eylül sonunda atandıkları illere okullara giderek görevlerine başladılar. Bütün öğrencilerimle görüşüyorum. Siirt'e atanan öğrencim, "Hocam buralar bizim olmaktan çıkmış, her gün eylem ve olay var, okulumuz yanmış derslere başlayamadık" dedi.Şemdinli'ye atanan öğrencim, "Burada devlet yok hocam, geçen gece okulumuzu yaktılar, dükkanlar kapalı, her şey karaborsa, bir haftadır, evden dışarı çıkmadık, burada olanlardan hiçbir şey gazete ve televizyonlarda haber olarak yapılmıyor" diyor."Şırnak'a atanan öğrencim, "hocam,  bize söylediklerinizde haklıymışsınız. Burası Türkiye değil, insanlar askerden, polisten, öğretmenden nefret ediyor. Burada hiç kimseye güvenemezsiniz, bazı memurlar, gündüz işte gece ise PKK'nın yaptığı eylemlere katılıyor?" Bitlis'e atanan öğrencim, "hocam, keşke atanmasa idim, burada devlet yok, asker yok, polis yok. PKK teröristleri yol kesiyor, kimlik soruyor. Şimdilik bize dokunmuyorlar?" Hakkari Yüksekova'ya atanan öğrencimle geçen gün konuştum. "Hocam, buradaki durumu tahmin bile edemezsiniz. Burada olanların hiçbiri medyaya yansımıyor. Çalıştığım okuldaki müdür ve müdür yardımcısı tam bir PKK militanı. Bazı öğretmenler derste öğrencilere, Molotof kokteyli nasıl yapılır onu anlatıyorlar. Ben de öğreniyorum bu arada. Molotof'a yumurta sarısı katarsanız, attığınız yerde yapışır ve yanmaya devam eder. Burada polisin ve askerin eli kolu bağlı, kışladan ve karakoldan dışarı çıkamıyorlar, güvenlik tamamen PKK teröristlerinin elinde. Polis bir şey yaptı mı, çözüm süreci nedeni ile amirleri tarafından uyarı cezası alıyor. PKK da o kişiyi ölüm listesine alıyor. Hocam istifa etmek istiyorum ne dersin." Bingöl'e atanan tarihçi arkadaşım, "ben burada Türk tarihini anlatamıyorum, ben neyi anlatacağım hocam" diyor.  Örnekler çok.  Doğuda ve Güneydoğu'da gerçekte yaşananlar bunlar.AKP iktidarına ve onun yandaş gazetecilerine baktığınızda her şey çok güzel gidiyor. Millet uyuyor, uyutuluyor.  Uyuyan milletler ya ölür, ya da başka milletlerin kölesi olarak uyanır.