logo
29 MAYIS 2024

Yalaka dersen tazminatsız kovulursun

Çalıştığı fabrikada mesai arkadaşına 'taklacı-yalaka' diyen işçi, iş huzurunu bozduğu gerekçesiyle tazminatsız şekilde kovuldu.
07.10.2019 00:00:00
Yalaka dersen tazminatsız kovulursun
Yalaka dersen tazminatsız kovulursun
Çalıştığı fabrikada mesai arkadaşına 'taklacı-yalaka' diyen işçi, iş huzurunu bozduğu gerekçesiyle tazminatsız şekilde kovuldu. Mahkemedeki savunmasında arkadaşlarına şaka yaptığını söyleyen işçiye kötü haber Yargıtay'dan geldi.
 
2. İş Mahkemesi'ne başvuran işçi, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile eşitlik ilkesine aykırı davranılması sebebine dayalı tazminatın davalıdan tahsilini talep etti. Davalı işveren, davacının sık sık ikaz aldığını, izinsiz işe gelmediğini, mesai arkadaşlarına 'taklacı - yalaka' diyerek olumsuz davranışlarda bulunduğunu, işi yavaşlattığını, tedbirsiz davranışları ve dikkatsiz çalışması sebebiyle şirkete zarar verdiğini iddia etti. Mahkeme, işçiye kıdem tazminatı ödenmesi gerektiğine karar verdi. Kararı, davalı avukatı temyiz etti. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi emsal bir karara imza attı.
 
Davacının; müdürlerinin çalışmasını takdir ettiği bir mesai arkadaşına 'taklacı - yalaka' dediğinin vurgulandığı kararda, "Davacının hal ve hareketlerinden çok rahatsız olduğu, işe girdiği tarihte yazıhane bölümündeki kadınlar hakkında belden aşağıya çok pis konuştuğu tutanaklarla sabittir. Davacıdan çalışanlara 'taklacı, yalaka' şeklinde isimler takarak huzursuzluğa sebep olduğu için savunmasının istendiği, davacının da kimseyi rahatsız edecek şekilde konuşmadığı, şaka olarak birbirlerine karşı söylemlerde bulundukları ancak art niyet olmadığı ve arkadaşları ile arasının iyi olduğu şeklinde savunmasını verdiği görülmüştür.
 
Yargılama esnasında davalı şahidi olarak dinlenen tutanak tanıkları, davacının huzursuzluk yapıp, işi yavaşlattığını belirtmişlerdir. İşçiler hakkında küfürlü konuştuğu yönündeki beyanının somut olarak fesih sebebi yapılmadığı şeklindeki hatalı gerekçe ile davacının iş akdinin işveren tarafından haksız feshedildiğinden kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir. Bahsedilen ve tutanak tanıklarınca da doğrulanan somut vakıalar karşısında mahkemece kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmesi hakkaniyet ilkesine ve menfaatler dengesine aykırı olmuştur.
 
Bu sebeplerle, davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Temyiz olunan kararın bozulmasına oy birliğiyle karar verildi" denildi.
Banka avukatı Seçil Erzan duruşmasında olay çıkardı
En büyük korkusunu açıkladı
Bursa'da vahşet!
3 çocuğunu öldürüp teslim oldu
Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a 'hançer' yanıtı
'O hançeri sen çok uzun yıllar tuttun'
Valiyi tuhaf bir heyecan sardı
Elon Musk'ı Adana'ya bekliyoruz
'Dervişoğlu ile görüşmemem için hiçbir neden yok'
Özel ziyareti için tarih verdi
Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na 'hançer' çağrısı
'Soru işaretlerini gider'
İsrail'in aradığı ateşkes içermeyen bir mutabakat!
Sadece esir takasına odaklanıyorlar
Özgür Özel'den mesajlı paylaşım
'Şero' taburcu oldu
'Fahiş fiyat ve stokçuluk' düzenlemesi yürürlükte
Stokçuluğa 12 milyon liraya varan ceza
AK Parti'den sokak köpeklerinin uyutulması açıklaması
'Ortada henüz kesin bir şey yok'
Filistinliler güvenli bölgeyi de terk ediyorlar
Refah'taki sahra hastanesi tahliye edildi
31 hastanın tedavisi sürüyor
Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm
7 yaşındaki Yüsra'nın acı vedası
Hastaneye yürüyerek gitti cenazesi çıktı
Heimlich manevrası ile hayat kurtaran okul müdürü
'Herkes ilk yardımı öğrenmeli'
İmamoğlu'ndan Mehmet Şimşek'in programına destek
'Doğru adımlar, iyi tedbirler görüyoruz'
Banka avukatı Seçil Erzan duruşmasında olay çıkardı
En büyük korkusunu açıkladı
Bursa'da vahşet!
3 çocuğunu öldürüp teslim oldu
Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a 'hançer' yanıtı
'O hançeri sen çok uzun yıllar tuttun'
Valiyi tuhaf bir heyecan sardı
Elon Musk'ı Adana'ya bekliyoruz
'Dervişoğlu ile görüşmemem için hiçbir neden yok'
Özel ziyareti için tarih verdi
Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na 'hançer' çağrısı
'Soru işaretlerini gider'
İsrail'in aradığı ateşkes içermeyen bir mutabakat!
Sadece esir takasına odaklanıyorlar
Özgür Özel'den mesajlı paylaşım
'Şero' taburcu oldu
'Fahiş fiyat ve stokçuluk' düzenlemesi yürürlükte
Stokçuluğa 12 milyon liraya varan ceza
AK Parti'den sokak köpeklerinin uyutulması açıklaması
'Ortada henüz kesin bir şey yok'
Filistinliler güvenli bölgeyi de terk ediyorlar
Refah'taki sahra hastanesi tahliye edildi
31 hastanın tedavisi sürüyor
Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm
7 yaşındaki Yüsra'nın acı vedası
Hastaneye yürüyerek gitti cenazesi çıktı
Heimlich manevrası ile hayat kurtaran okul müdürü
'Herkes ilk yardımı öğrenmeli'
İmamoğlu'ndan Mehmet Şimşek'in programına destek
'Doğru adımlar, iyi tedbirler görüyoruz'

"Bataklık" davasında gerekçeli karar açıklandı

Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi, 'Bataklık' davasında 73 sanık hakkında verilen karara ilişkin gerekçesini açıkladı.
29.05.2024 22:57:00
İhlas Haber Ajansı
"Bataklık" davasında gerekçeli karar açıklandı
"Bataklık" davasında gerekçeli karar açıklandı
Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen "Bataklık" davasında 73 sanık hakkında verilen beraat kararının gerekçesi açıklandı.

Mahkeme, dosya sanıklarından Çetin Gören ve Nejat Daş'tan ele geçirilen yüklü miktardaki paraların uyuşturucu ticaretinden elde edildiğine ilişkin delil olmadığını, bu nedenle bunların "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" olarak kabul edilemeyeceğini belirtti. Ayrıca, sanıkların bu paraların nereden elde ettiğini açıklayamamasının, 'kara para aklama suçunu' oluşturmayacağını vurguladı.

Kararda mahkeme, kayıt dışı paranın kara para sayılamayacağını belirterek, "5237 sayılı TCK'nın 282. maddesinin 1. fıkrasında tanımlı kara para aklama suçunun konusunu oluşturan mal varlığı değerlerinin, hangi öncül suçtan ve ne miktarda elde edildiğinin verilen hükümde net olarak belirtilmesinin zaruri olduğuna" işaret edildi. "Öncül suçun işlenip işlenmediğinin, işlenmiş ise kim tarafından, nerede ve ne zaman işlendiğinin, bu suçtan hangi mal varlığı değerinin ve ne miktarda elde edilmiş olduğunun mahkeme hükmünde kesin olarak tespit edilmesi gerektiği" anlatılan kararda, bu tespitlerin "öncül suçlar yönünden yurt dışı mahkeme kararlarında bulunmadığı" ifadelerine yer verildi.

"Kayıt dışı para ile suçtan kaynaklanan gelir ayrı kavramlar"

Sanıkların ele geçirilen mal varlığı değerini nereden elde ettiğini açıklayamaması durumunda bunların suç yoluyla elde edildiği kanaatine varılamayacağı ifade edilen kararda, "Kayıt dışı para ile suçtan kaynaklanan gelirin ayrı kavramlar olduğu, dosyamız kapsamında ele geçirilen mal varlığı değerlerinin öncül suçlar ile olan bağlantısının somut ve kesin bir biçimde kurulamadığı anlaşılmakla aklama suçunun unsurlarının dosyamızda oluşmadığı mahkememizce sabit görülmüştür" ifadeleri yer aldı.

Kararda, sanık Gören'in hesaplarına 2020 tarihinde kadar giren 1 milyon 742 bin lira ve çıkan 1 milyon 627 bin liranın nereden elde ettiğini açıklayamaması durumunda bunun doğrudan bir suçtan elde edildiğinin kabulüne ilişkin bir karinenin Türk hukukunda mevcut olmadığı kaydedildi.

Mahkeme, ayrıca gözaltı sırasında el konulan iki tabancanın da ruhsat işlemlerinin ardından Çetin Gören'e iadesine karar verdi.

Seçil Erzan: En korktuğum şey işten atılırım korkusuydu

Erzan, "Bir şube müdürünün odasından valizlerle para alınıp aşağıya yatırılması, ertesi gün işten atılmam anlamına geliyordu. Bu kesinlikle araştırılması gereken bir konuydu. En korktuğum şey işten atılırım korkusuydu" dedi.
29.05.2024 19:42:00
İhlas Haber Ajansı
Seçil Erzan: En korktuğum şey işten atılırım korkusuydu
Seçil Erzan: En korktuğum şey işten atılırım korkusuydu
Yüksek karlı özel fon vaadiyle aralarında Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişiyi dolandırdığı iddia edilen banka müdürü Seçil Erzan'ın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada Erzan, "Bir şube müdürünün odasından valizlerle para alınıp aşağıya yatırılması, ertesi gün işten atılmam anlamına geliyordu. Bu kesinlikle araştırılması gereken bir konuydu. En korktuğum şey işten atılırım korkusuydu" dedi. Mahkeme, Erzan'ın tutukluluk halinin devamına hükmederek duruşmayı erteledi.

Yüksek karlı güvenilir bir fon olduğunu ve Fatih Terim gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek aralarında tanınmış futbolcular Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan'ın da bulunduğu 28 kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar ile 7 milyon 384 bin lira dolandırdığı iddia edilen banka şube müdürü Seçil Erzan'ın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen 7 sanıklı duruşmada tutuklu sanıklar Seçil Erzan ile Ali Yörük ve 4 tutuksuz sanık hazır bulundu. Duruşmaya bazı müştekiler de taraf avukatlarıyla katıldı.

"Bir şube müdürünün odasından valizlerle para alınıp aşağıya yatırılması, ertesi gün işten atılmam anlamına geliyordu"

Duruşmada Seçil Erzan, birinci dereceden sicil amiri Sermin Tekin'in tanık beyanına karşı yaptığı savunmasında, "O dönemlerde döviz üzerindeki kısıtlamalar ve yaptırımlardan dolayı 50 bin dolar bile bir müşteri hesabından çekildiğinde bizden çok ciddi açıklama ve belge istiyorlardı. Bankada sistem ve kayıt önemlidir. Bankada 'kuvvetler ayrılığı' adı altında bir ilke var. Personel suistimali önlemek için bankanın çok dikkat ettiği bir konuydu. Benim en korktuğum şey işten atılırım korkusuydu. Bankanın içerisinde o paraya benim dokunmam kesinlikle yasaktı. Bir şube müdürünün odasından valizlerle para alınıp aşağıya yatırılması, ertesi gün işten atılmam anlamına geliyordu. Bu kesinlikle araştırılması gereken bir konuydu. Çaycı bile görse dikkat edip hemen bildirmesi gereken bir konuydu. Fark edilmemesi gereken bir konu asla değildi. Sicil amirim oydu ve bayan olduğu için de Sermin hanımla görüşmek istemiştim. Sermin hanım beni çağırdı. Böyle bir şeyi bekliyordum zaten. Toparlayamadım dedim. Ben o gün Sermin hanımın 'Seçil işten atılıyorsun' demesini bekliyordum. Bizim paraya dokunmamız bile yasaktı" dedi.

"Açıkçası Seçil hanımın personelleriyle alakalı olan bir müdür olduğunu düşünmüyorum"

Tanık olarak dinlenen bankanın gişe görevlisi Ümüş Nur Yiğit, "Biz o dönemde bankanın alt katında, şube müdürleri de üst kata çalışıyordu. Bu nedenle benim valizlerle paraların gidip gelme konularını görme imkanım yok. Açıkçası Seçil hanımın personelleriyle alakalı olan bir müdür olduğunu düşünmüyorum çünkü ya dışarıda oluyordu ya da annesinin rahatsızlığı oluyordu, bir şekilde ulaşamıyordum. Çorlu'dayım diyordu ve sürekli izin alıyordu. Arda Turan'ın kardeşi Okan Turan bir para çekmişti. Kapılar kapandıktan sonra olan bir şeydi. Operasyon desteği alanında oturmuştu. Seçil hanım içeri girdiğinde biz para sayarak teslimatını verdik. Ali Yörük de o paraları çantaya yerleştirdi. Okan beye para çıkışını gerçekleştirdik. Ben Ali beyi uzun süre Fatih Terim'in şoförü zannediyordum çünkü futbol camiasında isimlerle beraber görüyordum kendisini. Okan Turan'la da gelmişti. Emrah Çolak'la da birlikte gelmişti. Kendisine 'Hoca nasıl, iyi mi' diye sorduğumda geçiştirmişti ama ben öyle düşünüyordum. Ayrıca, Fatih Terim'in şubeye geldiğini hiç görmedim" şeklinde konuştu.

"Seçil Erzan'ın bahsettiği tartaklama gibi bir durum olmadı, olsa masasının altında panik butonu var"

Duruşmada tanık olarak dinlenen banka güvenlik görevlilerinden Soner Topakkaya, "Benim banka içerisinde Seçil Erzan'da tespit ettiğim herhangi bir farklılık yoktu. Sadece işe giriş çıkış saatlerinde bazen gecikirdi. Seçil Erzan'ın bahsettiği tartaklama gibi bir durum olmadı, polis bile çağrılmadı. Böyle bir durum olsa müdürlerin masasının altında panik butonu var. Orası bir banka şubesi, her müşteri büyük çantayla gelebiliyor. Seçil Erzan benden hiç arabaya para taşımamı istemedi. Ali Yörük'ü hiç görmedim. Semih Kaya, Arda Turan, Selçuk İnan ve Ayhan Akman şubeye gelirlerdi. Emre Belözoğlu'nu bir kere gördüm. Şubeye en çok Semih Kaya gelirdi. Şubeye giren herhangi bir valiz ya da Seçil hanımın odasında birini görmedim" dedi.

Basın mensubuna çirkin hareket

Tanıklar ifade vermeye devam ettikleri sırada bir basın mensubunun, tanıklardan birinin soy ismini teyit etmek istemesi üzerine izleyici olarak duruşmada bulunduğunu söyleyen bankanın avukatı Kübra K. gazeteciye bağırdı ve bunu soramayacağını söyledi. Bağırma üzerine basın mensubu da tepki gösterince mahkeme başkanı, duruşma düzeninin bozulduğu gerekçesiyle tüm izleyicileri salondan dışarı çıkardı. Salon önünde avukatın kendisinin üzerine yürümeye devam ettiğini ve taciz ettiğini gören basın mensubu bu anları kaydetmek için telefonunu çıkardı, bu kez avukat telefonu gazetecinin elinden hızla çekerek arkasına sakladı. Bu sırada olaya müdahale eden güvenlik görevlisi, avukatın sakladığı telefonu alıp gazeteciye iade etti. Daha sonra basın mensubunun, avukattan şikayetçi olduğu öğrenildi.

Kısa aranın ardından mahkemeye basın mensupları da dahil izleyiciler alınmazken mahkemenin ara kararında, sanıklar Ali Yörük ile Seçil Erzan'ın tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, diğer tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 31 Mayıs tarihine ertelediği öğrenildi.

Vali Köşger: Elon Musk'ı Adana'ya bekliyoruz

Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, TEKNOFEST 2024'ün 2-6 Ekim tarihleri arasında Adana'da yapılacağını, Elon Musk'ın Adana'ya gelmesini beklediklerini söyledi.
29.05.2024 18:10:00
İhlas Haber Ajansı
Vali Köşger: Elon Musk'ı Adana'ya bekliyoruz
Vali Köşger: Elon Musk'ı Adana'ya bekliyoruz
Bu yıl 10'uncu TEKNOFEST, 2-6 Ekim tarihleri arasında Adana Şakirpaşa Havalimanı'nda yapılacak. TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar sosyal medyada hesabından '2-6 Ekim tarihleri arasında ailecek Adana'dayız. Planlarımızı TEKNOFEST'e göre yapalım' paylaşımında bulundu. TEKNOFEST 2024'ün teknoloji yarışmalarına, 1 milyon 630 bin yarışmacı ve 788 bin 161 takım başvurdu.

'Dünyanın en önemli organizasyonlarından bir tanesi'

Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, TEKNOFEST hakkında gazetecilere açıklamalarda bulundu. TEKNOFEST'in çok yüksek katılımla gerçekleştirileceğini belirten Köşger, 'Öğrencilerin, yarışmacıların sayıları oldukça fazla. Bir milyonu aşkın yarışmacının katıldığı bir TEKNOFEST gerçekleştirilecek. Zaten TEKNOFEST bu anlamda belki de dünyada en önemli festivallerinden, yarışmalarından bir tanesi' ifadelerini kullandı.

'Günlük rutin asayiş problemleri bile azalmış oldu'

Adana'nın festivaller kenti olduğunu söyleyen Vali Köşger, 'Katılımcı sayısının 1,5 milyonu aşacağını öngörüyoruz. Yani Adana zaten festivaller konusunda Türkiye'de çok iyi konumda olan illerden bir tanesi. Şu ana kadar gerçekleştirdiğimiz bütün festivallerde çok büyük bir katılım, çok büyük bir coşku oldu. Lezzet Festivali, Portakal Çiçeği Karnavalı ve Kültür Yolu Festivali'ni gerçekleştirdik. Bunların hepsinin çok yüksek katılım vardı. Hemşerilerimizin çok büyük coşkusu vardı. Bu kadar kalabalık ve dışarıdan da katılım olmasına rağmen Adana'nın günlük rutin asayiş problemleri bile daha azalmış oldu. Bu kadar yoğun katılımla yaptığımız festivalleri hiçbir asayişe olayı olmadan gerçekleştiriyoruz. Bunu da çok büyük başarıyla gerçekleştireceğimizi öngörüyoruz' dedi.

'Elon Musk'ı bekliyoruz'

SpaceX ve Tesla'nın CEO'su Elon Musk'ın da TEKNOFEST davetlisi olarak Adana'ya gelmesini beklediklerini vurgulayan Köşger, 'Selçuk Bayraktar ailesi Adana'ya gelecekler. TEKNOFEST, T3 Vakfı üst yönetimi de burada olacak. Çok büyük gösteriler var zaten bünyede. Türk Yıldızları burada olacak daha başka hava gösterileri olacak, yarışmalar olacak. Aynı zamanda Elon Musk da geçen yıl gelmeye söz vermişti. Kendisini bekliyoruz' diye konuştu.

Basını, Basın İlan Kurumu ayakta tutuyor

Basın İlan Kurumu , 1961 yılından bu yana ülkemizin basın özgürlüğünün korunması ve yazılı basının sürdürülebilirliğinin sağlanmasında önemli bir rol oynamıştır. Basın İlan Kurumu'nun temel görevlerinin başında Türkiye'de yazılı basının gelişimine katkı sağlamak geliyor
29.05.2024 15:40:00
Mehmet Hakan Akkuş
Basını, Basın İlan Kurumu ayakta tutuyor
Basını, Basın İlan Kurumu ayakta tutuyor
Basın İlan Kurumu (BİK), kamu tüzel kişiliğini haiz bir idare. Resmi ilanların adil bir şekilde süreli yayınlara verilmesi ve gazetelerin yayın giderlerini karşılaması için 1961 yılında 195 sayılı Kanun ile kuruldu.

BİK, paydaşı olan Türk basın dünyasının yayımladığı resmi ilan ve reklamlar karşılığında içerik ve finansal bağımsızlığının en büyük destekçisi konumundadır. Basın İlan Kurumu'nun temel görevi, kamuya ait resmi ilan ve reklamların süreli yayınlarda ve internet haber sitelerinde yayımlatılmasına aracılık etmektir. BİK, bu görevini, ilan verenlerin ve süreli yayınların çıkarıcı menfaatlerini gözeterek yerine getirir.

BİK, 1961 yılından bu yana ülkemizdeki yazılı basının yayın giderlerinin karşılanması ve basın özgürlüğünün korunması amacıyla önemli hizmetler sundu. BİK'nin çalışmaları sayesinde bugün ülkemizdeki gazete ve dergiler, bağımsız yayıncılıklarını sürdürebilmektedirler.

BİK, bugüne kadar yaklaşık 150 milyar TL tutarında resmi ilan ve reklam dağıtımı gerçekleştirdi. BİK'in dağıttığı resmi ilan ve reklamlar, gazete ve dergilerin yayın giderlerinin önemli bir kısmını karşılıyor. Bu sayede, gazete ve dergiler, bağımsız yayıncılıklarını sürdürebilmekte.

BİK, resmi ilan ve reklam dağıtımının yanı sıra, basın tarihini belgeleyen bir arşiv oluşturmaktadır. BİK'in arşivi, Türk basın tarihinin en kapsamlı belge kaynağıdır.

Temel kuruluş amaçları arasında basını ve basın emekçilerini desteklemek olan BİK, basının desteklenmesine yönelik faaliyetleri kapsamında basın kuruluşları ile basın derneklerine ve basın sendikalarına 'kredi desteği' vermektedir. Ayrıca, 'basın mesleğinde fikren ve bedenen çalışanlara borç verme', yardıma muhtaç olanlarla hayatını kaybetmiş basın çalışanlarının ailelerine 'parasal destek' sunmaktadır. BİK, aynı zamanda azınlık statüsüne sahip Rum, Ermeni ve Yahudi cemaatlerine mensup vatandaşlarımız tarafından çıkarılan gazetelere de maddi destek verebilmektedir.

Genel Müdürlüğü İstanbul'da olan Basın İlan Kurumu, 81 ilde faaliyet gösteriyor. Resmi ilan ve reklamların daha büyük bir kitleye ulaşmasını sağlamak amacıyla "www.ilan.gov.tr" internet sitesi ve buna bağlı sosyal medya hesaplarını kamuoyuyla buluşturmuştur.

BİK, basının finansal bağımsızlığını destekleyerek, kamuya ait ilan ve reklamların yayımlanmasında önemli bir rol üstlenmektedir. Aynı zamanda, basın etiği ve ahlakına dair denetim mekanizmasıyla da basın kuruluşlarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlamaktadır. Bu sayede, bilgiye erişim ve şeffaflık prensiplerine katkıda bulunmaktadır.


Resmi ilan büyüklüğü ne kadar?


Genel Müdür Cavit Erkılınç, Basın İlan Kurumu'nun 32. Dönem 6. Genel Kurul Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, internet haber sitelerine verilen resmi ilan yayımlama hakkının sektörde önemli bir gelir artışına yol açtığını belirtti. Mevzuatın gerektirdiği şartları taşıyan ve bu uygulamayı sürekli hale getiren internet haber siteleri, 1 Nisan 2023 tarihinden itibaren resmi ilan ve reklam yayımlamaya başlayarak önemli gelirler elde etti.

Bu süreçte internet haber siteleri, 1 milyar 130 milyon Türk Lirası tutarında resmi ilan ve reklam yayımladı. Genel Müdür Erkılınç, 2024 yılında bu desteği daha da artırarak sektörün dijital yayınlarına aktarmayı hedeflediklerini ifade etti. Gazete ve dergileri de içine kattığımızda, 2024 yılında 4 milyar Türk Lirası büyüklüğünde bir ilan ve reklam pastasına ulaşmayı beklediklerini belirtti.

BİK, internet haber sitelerinin trafiklerini ölçmek için geliştirdiği BİK Analitik yazılımı ile resmi ilan dağıtımını sağlamaktadır. Bu sayede nitelikli içeriklerle okunur ve görünür olan basını desteklemeyi amaçlamakta. BİK Analitik, uluslararası geçerliliği bulunan TS ISO/IEC 25051 Standardı Belgelendirmesiyle hizmet sunuyor.


Basın sektöründe ekonomik zorluklar


Günümüz Türkiye'sinde basın sektörü, tarihinin en zor ekonomik krizlerinden birini yaşamaktadır. Bu zorluklar, hem yerel gazeteleri hem de ulusal yayınları etkilemektedir.

Basılı yayınların maliyetlerini oluşturan faktörler (kâğıt, kalıp, mürekkep vb.) döviz cinsinden fiyatlarla artmıştır. Girdi maliyetleri, yüzde 100 ile yüzde 200 arasında değişmekte. Bu maliyet artışı, basın kuruluşlarının kar marjlarını sıkıştırmakta ve işletme sürdürülebilirliğini zora sokmakta.


Reklam gelirleri düşüşü


Ayrıca ekonomik kriz nedeniyle şirketlerin reklam bütçeleri kısıldı. Reklamverenler, daha az harcama yaparak maliyetleri düşürmeye çalışmakta. Bu durum, basın sektörünün reklam gelirlerini olumsuz etkiliyor.

Öte yandan yerel gazeteler, büyük yayın kuruluşlarına göre daha fazla zorlanıyor. Daha küçük okur kitlesi ve reklam gelirleri, yerel gazeteleri ayakta tutmak için yetersiz kalıyor. Bu zorlu dönemde basın sektörünün ayakta kalabilmesi için hem sektör paydaşlarının hem de hükümetin destekleri gerekiyor.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.