Yerel seçimler ve yorum

Bu yazımı yazarken ülkemizde seçim yasakları başlamıştı. Öncelikle ülkemize kim daha çok hizmet edecekse, kimler oluşturdukları projeleri yaşama geçirebilecekse o kişiler seçilsin. Dikkat ederseniz partiler demiyorum, kişiler diyorum. Çünkü genellikle yerel seçimlerde partiler değil, seçime giren kişiler ön plana çıkar.

Kusura bakmasınlar ama bu yerel seçimlerde siyasal partiler yurttaşlarımızın gözünde ve gönlünde sınıfta kaldılar. Yurttaşlarımız, yaşam hakkının göstergesi olarak oy kullanıyor. Demokrasiye katılım için sandık başına gidiyor. Kendi ölçülerine göre hizmet değerlendirmesini kanıtlamak için sandığa koşuyor. Ama siyasal partilerimiz, vatandaşımızın özgür iradesine ambargo koymaya çalışıyor.

Baştan atılan adımlar yanlıştı. Ülke insanlarını cephelere bölmek hiçbir siyasi partiye yarar getirmez. Olsa olsa ülkemize zarar verir. Ulusal bilinç, ulusal duygu, ulusal birlik beraberlik duygusunu hiçe saymak yarasa yarasa ülkemizi karıştırmak isteyen başka güçlere yarar. Bir partiye oy verenler vatansever veya çağdaş, diğer partilere oy verenler terörist veya yobaz yaklaşımını sanıyorum herkes kınıyordur. Bu ülkenin insanına yazık olmuyor mu? 776 bin kilometre kare üzerinde yaşayan 80 milyon insan, gerektiğinde bu ülke için kanını, canını verir. Çünkü bizim gideceğimiz başka ülke yoktur. Bu ülkenin insanları, başka ülkelere kaçarak ülkesinde kalan insanlara ihanette bulunmaz.

Evet, umarım devleti yönetenler, bu ülke insanında açtığı ayrılıkçı yaraları kısa zamanda sararlar. Ülkemize barışı, umudu getirirler. Bu oluşumu sağlamak birinci derecede Sayın Cumhurbaşkanı'nın görevidir. İkinci derecede ise diğer siyasal partilerin hoşgörü mesajları vererek görevlerini yerine getirmeleri gerekir.

Pazar günü yapılan seçimler, ülkemizdeki ekonomik sıkıntıyı elbette ki çözemeyecektir. Soğanın, patatesin nohudun, pırasanın… ederleri pazartesi günü yarıya düşmeyecektir. Vatandaşın cebine giren para, ambarına konulan erzak bollaşmayacaktır. Ama yönetim kadrosu kendi görevlerine dönecek ve çözüm üretecektir. Yok pahasına özellikle yabancılara satılan ulusal değerlerimizi, ulusun tepkisine kulak vererek çözüm yolu arayacaklardır.

Ülkemizde birçok ilde patates ekiminin yasaklanmasının nedenlerini inandırıcı biçimde topluma izah edeceklerdir. Kanada'dan dondurulmuş patates alışımızın nedenlerini ulusumuza açıklayacaklardır.

Umarım vatandaşlarımız, yönetimi oyları ile uyaracaktır. Seçmen oyunu kullanırken zengini daha zengin yapmak için sandığa gitmeyecektir. Ekonomik yönden düzlüğe çıkmış vatandaşlarımız, kendi yaşam biçimlerini korumak için sandıkta iktidar yanlısı oy kullanacaktır. Bu yaklaşımı doğal saymak gerekir. Çünkü iktidar partisi onlara birtakım olanaklar sağlamıştır. O vatandaşlarımızı ödüllendirmiştir. O insanlar da ödüllerinin hakkını vereceklerdir.

Şu unutulmamalıdır ki yaşam tarzı sadece zenginlik değildir. Sosyalleşmek, söz sahibi olmak gibi yaşamın gerçeklerini bilen benimseyen insanlar ise yeni arayışlar için iktidar dışı partilere oy vereceklerdir.

O nedenle diyoruz ki; her vatandaş, vatanseverdir, her insanın ırk, dil, din ayırmaksızın birbirlerini sevmek görevidir. İnsanlarımızı ayrıştırmak ise bizi korkunç sonuçlara götürür.

Yerel seçimlerimiz ulusumuza hayırlı olsun.