ABD'nin, 11 Eylül'deki terörist saldırılara misilleme olarak 7 Ekim'de Afganistan'a başlattığı operasyon sürerken, BM yetkilileri ve bağımsız haber kaynakları hava saldırılarında çok sayıda masum sivilin hayatını kaybettiğini bildirdi. ABD ise bu yöndeki iddiaları, önce yalanlıyor, ancak birkaç gün geçtikten sonra veya el-Cezire TV'den görüntüler yayınlandıktan sonra sivillerin öldürüldüğünü kabul ediyor. ABD Savunma Bakanı Rumsfeld'in yalanladığı sivil ölümleri ve sivil bombardımanları birkaç gün sonra Pentagon sözcüleri doğrulayarak kabul ediyor. Bağımsız kaynaklar bugüne kadar Afganistan'da 1000'i aşkın sivilin ABD'nin bombardımanıyla öldüğünü bildirdiler.
SİVİL KATLİAMIN GÜN GÜN A?IR BİLANÇOSU9 Ekim günü, başkent Kabil'de bulunan ve Birleşmiş Milletler tarafından desteklenen Afgan Teknik Danışmanlık binasının, bir bombanın hedefi olması sonucu 4 kişi öldü, bir kişi de yaralandı. Bunun üzerine BM, askeri hedefleri vurmak adına masum insanların öldürülmemesi yolunda uyarıda bulundu. ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld ise ölenler için üzgün olduğunu belirtirken, 'bu insanların bombardıman sonucu ölüp ölmediklerini bilmediğini' söyledi.
11 Ekim'de ise, Celalabad'ın doğusundaki Kuram Köyü, bir ABD savaş uçağından atılan bombayla yerle bir oldu. Taliban, saldırıda 160 kişinin öldüğünü iddia etti. Köye girmelerine izin verilen yabancı gazeteciler, yıkılmış evler ve bir düzine mezar gördü. Ancak ölü sayısını tam olarak belirlemek mümkün olmadı. ABD Savunma Bakanı Rumsfeld, bölgenin hedef alındığını doğruladı, ancak ölü sayısının abartıldığını savundu.
13 Ekim'de Pentagon, Amerikan Donanması'na ait bir savaş uçağının, Kabil Havaalanı yakınlarındaki bir askeri hedefe 'akıllı füze' attığını, ancak bombaların hedefi ıskalayarak bir evi vurduğunu açıkladı. Bir Pentagon yetkilisi, olayın insan hatasından kaynaklandığını kabul etti. Saldırıda 4 kişi hayatını kaybederken, 8 kişi de yaralandı.
16 Ekim'de Amerikan bombaları, Kabil'deki Uluslararası Kızıl Haç Komitesi'ne ait depoları vurdu. Depodaki çadır, battaniye gibi ihtiyaç malzemeleri kullanılmaz hale gelirken, bir Afgan görevli de yaralandı. Kızıl Haç yaptığı açıklamada, "Çatısında kocaman bir haç çizili olan bu binanın sivil hedef olduğu apaçık belli" dedi. Pentagon ise savunma olarak, bu binanın etrafında Taliban'a ait askeri araçların görüldüğünü ve binanın Kızıl Haç tarafından kullanıldığını bilmediklerini belirtti.
17 Ekim'de, Taliban Enformasyon Bakanlığı, Kandahar'da, ABD'nin hava akınlarından kaçmaya çalışan sivillerin yer aldığı bir kamyonun, savaş uçaklarınca vurulduğunu açıkladı. Bakanlık, kamyondakilerin öldüğünü belirtirken, kayıp sayısı hakkında kesin bir rakam vermedi.
21 Ekim'de, ABD bombardımanında, Kabil'in kuzeyindeki bir yerleşim bölgesinde iki evin vurulması sonucu, ikisi çocuk, sekiz sivil hayatını kaybetti. Associated Press muhabiri, ölen beş kişinin cesedini gördü. Gündüz vakti yapılan saldırıda yerleşim yerinin vurulmasına hayret eden bir Afganistanlı, isyanını, "Burada hiç askeri üs yok, sadece masum insanlar var. Bu pilotlar kör olmalı" şeklinde dile getirdi.
ABD ÜZÜLÜYORMUŞ(!)ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü Victoria Clarke, bir Amerikan savaş uçağının Afganistan'daki bir huzurevinin yanındaki alana "kazara" bomba attığını kabul etti.
Pentagon , basın toplantısında yaptığı açıklamada, Amerikan donanmasına ait FA-18 Hornet tipi uçağın geçen Pazar hedefini şaşırarak, Herat kentinin dışında bulunan, yaşlıların barındığı evin yakınındaki alana yanlışlıkla 453 kilogramlık bomba attığını söyledi. Clarke, sivillerin ölümünden üzüntü duyduklarını bildirdi.
22 Ekim'de Taliban, ABD ve İngiliz uçaklarının, Herat kentinde bir hastaneyi vurduğunu ve en az yüz ölü olduğunu iddia etti. Taliban, ABD'yi, sivil hedeflere saldırmak ve Afgan halkına karşı soykırımla suçlarken, BM olayı doğruladı, ancak kayıplar hakkında kesin bir bilgi olmadığını duyurdu. Pentagon, iddiaları araştırdıklarını açıklamakla yetinirken, İngiltere ise bu saldırıda kendi uçaklarının yer almadığını söyledi. Bir Pentagon yetkilisi ise ABD'nin yanlışlıkla bir huzur evini vurmuş olabileceğini belirtti.
23 Ekim'de ise Amerikan uçaklarından atılan bombalardan birinin, Herat kentinde bir camiye isabet ettiği ve namaz kılan insanların ölümüne sebep olduğu ileri sürüldü. Darül Aman'da da 25 sivilin öldüğü kaydedildi.
Birleşmiş Milletler Sözcüsü Stephanie Bunker, ABD'nin patlamamış bombaların ve mayınların köylüleri evlerinden çıkmaktan korkuttuğunu ve Herat'taki patlamamış mühimmatın şimdiye kadar can kayıplarına da yol açtığını kaydetti.
Afganistan'da Kuzey İttifakının Dışişleri Bakanı Abdullah Abdullah, Taliban mevzilerine yapılan bombardımanın "teröristlerin" yönetiminde zaten eziyet gören halka daha fazla acı verdiğini söyledi.
Abdullah,"Bombalı saldırılarda can kaybından kaçınılmasına daha fazla dikkat edilmelidir. Esas kaygı her şekilde kaçınılması gerekli sivil kayıplardır. Onlar terörist grupların yönetiminde acı çektiler ve şimdi farklı bir şekilde açı çekiyorlar" diye konuştu. Taliban'ın Pakistan Büyükelçisi Abdüsselam Zaif'in yanısıra, AİP ajansı ve görgü tanıkları taaruzun başlamasından bu yarna Afganistan'da 1000'i aşkın masum sivilin öldüğünü belirttiler.
Zaif, Afganistan'da sivil kayıpların Washington yönetimi tarafından düşük gösterildiğini hatta ABD'nin yaptığı açıklamalarda, Afganistan'daki masum sivillerin öldürülmesinin büyük bir suç olmadığını ima ettiğini öne sürdü.