BTP Gen. Başk. Yrd. Koç, AKP hükümetinin devlet kurumları arasındaki ahengi sağlayamamasının Türkiye'ye pahalıya mal olmaya başladığına dikkat çekti.
BTP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Koç, Danıştay üyelerine yönelik saldırıyı kınayarak, olayı "devlete ve devletin bağımsızlığına yönelik menfur saldırılar" olarak niteledi.
Devlet kurumlarımıza yönelik"Her Türk evladı gibi, AKP hükümetinin de birinci vazifesi, Türk istiklal ve Cumhuriyetini korumak ve kollamaktır" diyen Koç, "İstiklal ve bağımsızlığımızı korumanın, ekonomiye bakan yönü vardır, yargıya bakan yönü vardır, yasama erkine bakan yönü vardır, milli ve dini bütünlüğe bakan yönü vardır. IMF'den akıl alan bir irade, vatan topraklarını satılığa çıkartan bir irade, AB'ye uyum adı altında Sevr dayatmalarını yasalaştırmaya kalkışan bir irade ve ABD ile olan ilişkilerini 'ne pahasına olursa olsun' ekseninde devam ettiren bir irade, siyasi zaafiyet içerisinde demektir. AKP hükümeti, maalesef bu siyasi zaafiyetle ma'luldur. Danıştay üyelerimize yönelik menfur saldırılar, ülkedeki siyasi zaafiyetten semirenlerin devlete, millete ve devlet kurumlarımıza yönelik cüretkarlıklarıdır" şeklinde konuştu.
Menfur emel sahipleri zaafiyetten semiriyorHükümetin siyasi zafiyetinin ceremesini millet ve devlet olarak hep beraber çektiğimize belirten BTP Genel Başkan Yardımcısı Koç "Böylesi zaafiyet içinde olan bir iradenin, millet ve devlet kurumları arasında olması gereken ahengi sağlaması mümkün değildir. Son olaylarda da ortaya çıkan gerçek şu ki, bu milli ahengi sağlayamayanlar, ülkemizi, milletimizi ve devletimizi ayakta tutan kurumları ve kişileri, maalesef gerektiği şekilde koruyup kollamakta zorlanmaktadırlar. Türkiye bugün bu siyasi zaafiyetin tehdidi altındadır. Ülkemiz ve devletimiz üzerinde menfur emeller besleyenler, işte bu zafiyetlerden semirmektedirler. Bunun ceremesini de devlet ve millet olarak hep beraber çekmekteyiz" dedi.
Milli birlik ve beraberlik şarttırBu badirelerden ancak milli birlik, milli şuur ve milli çözümlerle kurtulabileceğimizi söyleyen BTP Genel Başkan Yardımcısı Koç "Bulanık suda balık avlamaya kalkışanlar kadar, suyun başında oturduğu halde bulandırılmasını önleyemeyenler de mesuliyet sahibidirler. AKP bu mesuliyetinin gereğini yapmak durumundadır. Bu mesuliyetin gereği ise IMF'den, AB'den veya ABD lobilerinden alınan akıllarla yerine getirilemez. AKP hükümeti, bu gerçeği idrak ederek, milli bir duruş için, milli bir çözüm için ve milli bir akıl için, devlet ve milletin tüm basiretli insanlarından istifade etmesini bilmelidir. Hatta tüm gizlemelere rağmen bugüne kadar hiç de iyi yolda gitmeyen devlet ve milletin işlerini erbabına devretmede ayak diretmemelidir" dedi."Hoppala kur"dan malı götürenler kim?Son günlerde ekonomide yaşanan somut kırılmalara da değinen BTP Genel Başkan Yardımcısı Koç, AKP'nin serbest kur politikası adı altında "hoppala bir kur" rejimiyle, milletin sermayesinin birkaç saat içinde küresel sermayedarlara peşkeş çekildiğini söyledi. Koç, AKP hükümetinin yanlış ekonomi politikaları ve IMF'ci kur rejimiyle, Türk milletinin alın teri ve emeğini içeride sıcak parayla dolanan küresel sermayedarlara peşkeş çektiğini belirtti.
Ciddi bir devalüasyon yaşanmıştırBTP Genel Başkan Yardımcısı Koç "Birileri piyasalarınızda istediği zaman, dilediği gibi oynayabiliyorsa, sizin hiçbir iradeniz, hiçbir ekonomi politikanız yok demektir. İpin ucu başkalarının elinde demektir. Son birkaç günde piyasalarda yaşanan kırılmalar bunun en açık göstergesidir. Başbakan, ne kadar bu devalüasyon değildir, dese de; bu ciddi bir devalüasyondur, hiç de hayra alamet değildir. AKP, artık bu gerçeği milletimize açık yüreklilikle anlatıp, işi erbabına teslim etmelidir. Bugüne kadar, piyasalara biz hâkimiz, fiyat istikrarı bizim inisiyatifimizde diye sağda solda keyif bağışlayan AKP kurmayları, şimdi nerdeler? Hani fiyat istikrarını siz sağlıyordunuz? Şayet ipin ucu sizin elinizde idiyse, üç gün içinde milletin emeğinden yüzde 10 ilâ 16'lik bir kısmı, dolar ve euro üzerinden kimlere peşkeş çektiniz? Bu yükselmelerden kimler istifade etti; hükümet bunu açıklamalıdır" şeklinde konuştu.
Milli Ekonomi Modeli'ne geçiş zarurettir"Milli Ekonomi Modeli'ne geçiş, artık sadece ekonomik bir zaruret değil; siyasi, sosyal, stratejik ve hasılı milli bir zarurettir" diyen BTP Genel Başkan Yardımcısı Koç "Devlet çarkını milletin hayrına işletme noktasında tıkandığı ortaya çıkan AKP hükümeti de, bu çarkı işletecek kadro, proje, program ve model sahibi BTP'ye kulak vermelidir. Milletin önünü tıkamamalıdır, ufkunu karartmamalıdır. 3 Kasım seçimlerinde 'şimdi bizi deneyin BTP'ye bizden sonra fırsat verelim' söylemleriyle koltuğa oturanlar da, 'artık bu sefer BTP' diyerek hakkı teslim etmelidir" şeklinde konuştu.
BTP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Koç, Danıştay üyelerine yönelik saldırıyı kınayarak, olayı "devlete ve devletin bağımsızlığına yönelik menfur saldırılar" olarak niteledi.
Devlet kurumlarımıza yönelik"Her Türk evladı gibi, AKP hükümetinin de birinci vazifesi, Türk istiklal ve Cumhuriyetini korumak ve kollamaktır" diyen Koç, "İstiklal ve bağımsızlığımızı korumanın, ekonomiye bakan yönü vardır, yargıya bakan yönü vardır, yasama erkine bakan yönü vardır, milli ve dini bütünlüğe bakan yönü vardır. IMF'den akıl alan bir irade, vatan topraklarını satılığa çıkartan bir irade, AB'ye uyum adı altında Sevr dayatmalarını yasalaştırmaya kalkışan bir irade ve ABD ile olan ilişkilerini 'ne pahasına olursa olsun' ekseninde devam ettiren bir irade, siyasi zaafiyet içerisinde demektir. AKP hükümeti, maalesef bu siyasi zaafiyetle ma'luldur. Danıştay üyelerimize yönelik menfur saldırılar, ülkedeki siyasi zaafiyetten semirenlerin devlete, millete ve devlet kurumlarımıza yönelik cüretkarlıklarıdır" şeklinde konuştu.
Menfur emel sahipleri zaafiyetten semiriyorHükümetin siyasi zafiyetinin ceremesini millet ve devlet olarak hep beraber çektiğimize belirten BTP Genel Başkan Yardımcısı Koç "Böylesi zaafiyet içinde olan bir iradenin, millet ve devlet kurumları arasında olması gereken ahengi sağlaması mümkün değildir. Son olaylarda da ortaya çıkan gerçek şu ki, bu milli ahengi sağlayamayanlar, ülkemizi, milletimizi ve devletimizi ayakta tutan kurumları ve kişileri, maalesef gerektiği şekilde koruyup kollamakta zorlanmaktadırlar. Türkiye bugün bu siyasi zaafiyetin tehdidi altındadır. Ülkemiz ve devletimiz üzerinde menfur emeller besleyenler, işte bu zafiyetlerden semirmektedirler. Bunun ceremesini de devlet ve millet olarak hep beraber çekmekteyiz" dedi.
Milli birlik ve beraberlik şarttırBu badirelerden ancak milli birlik, milli şuur ve milli çözümlerle kurtulabileceğimizi söyleyen BTP Genel Başkan Yardımcısı Koç "Bulanık suda balık avlamaya kalkışanlar kadar, suyun başında oturduğu halde bulandırılmasını önleyemeyenler de mesuliyet sahibidirler. AKP bu mesuliyetinin gereğini yapmak durumundadır. Bu mesuliyetin gereği ise IMF'den, AB'den veya ABD lobilerinden alınan akıllarla yerine getirilemez. AKP hükümeti, bu gerçeği idrak ederek, milli bir duruş için, milli bir çözüm için ve milli bir akıl için, devlet ve milletin tüm basiretli insanlarından istifade etmesini bilmelidir. Hatta tüm gizlemelere rağmen bugüne kadar hiç de iyi yolda gitmeyen devlet ve milletin işlerini erbabına devretmede ayak diretmemelidir" dedi."Hoppala kur"dan malı götürenler kim?Son günlerde ekonomide yaşanan somut kırılmalara da değinen BTP Genel Başkan Yardımcısı Koç, AKP'nin serbest kur politikası adı altında "hoppala bir kur" rejimiyle, milletin sermayesinin birkaç saat içinde küresel sermayedarlara peşkeş çekildiğini söyledi. Koç, AKP hükümetinin yanlış ekonomi politikaları ve IMF'ci kur rejimiyle, Türk milletinin alın teri ve emeğini içeride sıcak parayla dolanan küresel sermayedarlara peşkeş çektiğini belirtti.
Ciddi bir devalüasyon yaşanmıştırBTP Genel Başkan Yardımcısı Koç "Birileri piyasalarınızda istediği zaman, dilediği gibi oynayabiliyorsa, sizin hiçbir iradeniz, hiçbir ekonomi politikanız yok demektir. İpin ucu başkalarının elinde demektir. Son birkaç günde piyasalarda yaşanan kırılmalar bunun en açık göstergesidir. Başbakan, ne kadar bu devalüasyon değildir, dese de; bu ciddi bir devalüasyondur, hiç de hayra alamet değildir. AKP, artık bu gerçeği milletimize açık yüreklilikle anlatıp, işi erbabına teslim etmelidir. Bugüne kadar, piyasalara biz hâkimiz, fiyat istikrarı bizim inisiyatifimizde diye sağda solda keyif bağışlayan AKP kurmayları, şimdi nerdeler? Hani fiyat istikrarını siz sağlıyordunuz? Şayet ipin ucu sizin elinizde idiyse, üç gün içinde milletin emeğinden yüzde 10 ilâ 16'lik bir kısmı, dolar ve euro üzerinden kimlere peşkeş çektiniz? Bu yükselmelerden kimler istifade etti; hükümet bunu açıklamalıdır" şeklinde konuştu.
Milli Ekonomi Modeli'ne geçiş zarurettir"Milli Ekonomi Modeli'ne geçiş, artık sadece ekonomik bir zaruret değil; siyasi, sosyal, stratejik ve hasılı milli bir zarurettir" diyen BTP Genel Başkan Yardımcısı Koç "Devlet çarkını milletin hayrına işletme noktasında tıkandığı ortaya çıkan AKP hükümeti de, bu çarkı işletecek kadro, proje, program ve model sahibi BTP'ye kulak vermelidir. Milletin önünü tıkamamalıdır, ufkunu karartmamalıdır. 3 Kasım seçimlerinde 'şimdi bizi deneyin BTP'ye bizden sonra fırsat verelim' söylemleriyle koltuğa oturanlar da, 'artık bu sefer BTP' diyerek hakkı teslim etmelidir" şeklinde konuştu.