4 Arap ülkesi İsrail'e ambargoyu reddetti
Geçtiğimiz cumartesi günü Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da 57 üyesi bulunan İİT ve 22 üyesi bulunan Arap Ligi bir araya geldi. İsrail'in katliamlarını engellemek için 11 Arap ülkesi ambargo önerisi sundu ancak 4 ülke bu öneriyi reddetti. Toplantı, bol bol kınama ve çağrıların ardından her zaman olduğu gibi yine dağıldı. Filistin halkı ise kaderiyle baş başa bırakıldı
13.11.2023 11:39:00 / Güncelleme: 13.11.2023 11:49:32
Hakan Akkuş / Haber-Analiz
Hakan Akkuş / Haber-Analiz





İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi geçtiğimiz hafta sonu Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenlenmişti.
İsrail'in Gazze'ye yönelik insanlık dışı uygulamaları toplantının ana gündem maddesiydi.
Bütün gözler oradaki konuşmalar ve çıkacak kararlara çevrilmişti.
Gazze gündemiyle toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi'nde 11 Arap ülkesi, İsrail'e yönelik 1967'de Arap ülkelerince uygulanan ambargoyla benzeşen öneri sundu.
Önerideki, söz konusu ambargo maddeleri şu şekildeydi:
1- İsrail'e mühimmat sağlamak için Amerikan askeri üslerinin kullanılmasının engellenmesi.
2- Diplomatik ve ekonomik ilişkilerin dondurulması
3- Petrol kullanmakla tehdit etmek
4- İsrail sivil havacılığının Arap hava sahasında engellenmesi
5- Gazze'ye yönelik saldırının durdurulması talebinin iletilmesi amacıyla Arap bakanlar komitesi oluşturulması
Ancak 4 ülke bu öneriyi reddetti. Bu ülkeler:
1- Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)
2- Suudi Arabistan
3- Fas
4- Bahreyn.
Oysa İsrail'in Filistin halkına uyguladığı insanlık dışı katliamlar tüm dünyayı ayağa kaldırırken bu toplantının yapılması için Suudi Arabistan çağrıda bulunmuştu. Aynı Suudi Arabistan İsrail'e ambargo önerisini reddeden taraf oldu.
Özellikle ABD'nin İsrail lehine Birleşmiş Milletler (BM)'de veto hakkını kullanması sebebiyle BM'de de bu katliamı durduracak bir karar çıkmıyor. Bu yüzden İİT ve Arap Birliği gibi örgütlerin karar alması Filistin halkı için son derece önemliydi.
Ankara ise toplantıda Gazze için 4 teklif önerdi.
Cumhurbaşkanı düzeyinde toplantıya katılan Türkiye'de Erdoğan'a Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç da eşlik etti.
Erdoğan, Riyad'daki zirvede 4 önemli teklifte bulundu:
1- İsrail'in işlediği savaş ve insanlık suçlarının hesabı hukuk önünde sorulmalı.
2- İsrailli bakanların varlığına ikrar ettiği nükleer silahlar meselesi araştırılmalı.
3- İsrail, işgal ettiği, yıktığı, zulm ettiği insanlara verdiği zararı tanzim etmeli.
4- Gazze'nin yeniden ayağa kaldırılması için İİT bünyesinde bir fon oluşmalı.
Görüşmenin ardından İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi ortak bildiri yayımladı.
Bildiride Gazze'de ablukanın sona erdirilmesi ve insani yardımların girişine izin verilmesi çağrısı yapıldı. Ayrıca israil'e silah ihracatının durdurulması çağrısında bulunuldu. Ortak bildiride, liderlerin İsrail'in Gazze'deki saldırganlığını, savaş suçlarını, barbarca ve insanlık dışı katliamlarını da kınadıkları ifade edildi.
Sonuç olarak 57 üyesi bulunan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve 22 üyesi bulunan Arap Ligi, İsrail'in Filistin halkını katliama tabi tutması karşısında hiç bir karar alamadı.
Bol bol konuşmaların yapıldığı, temennilerin dile getirildiği bir İİT toplantısı daha geride kaldı. Filistin halkı ise yine kaderiyle başbaşa bırakıldı.
Irak'ın ve Suriye'nin işgalinde de yine bu ülkeleri ABD ve İsrail'in çıkarlarına hizmet ederken görmüştük.
Türkiye'de yaşanan 15 Temmuz darbe girişiminde de finansör olarak bu ülkelerden bazılarının ismi geçmişti.
1967 yılındaki Arap-İsrail Savaşı'nda ambargo uygulamayı başaran Arap ülkeleri aynı birlikteliği bu sefer gösteremedi.
1967 İsrail ambargosu, 1967 Arap-İsrail Savaşı'nın ardından Arap devletleri tarafından İsrail'e karşı uygulanan bir ekonomik ambargoydu. Ambargo, İsrail'in askeri ve ekonomik kapasitesini zayıflatmayı ve onu Filistin topraklarından geri çekilmeye zorlamayı amaçlamıştı.
Ambargo, 1967'de Mısır, Suriye, Ürdün, Irak ve Cezayir tarafından başlatıldı. Ambargo kapsamında, bu ülkeler İsrail'e petrol, silah, gıda ve diğer temel malların ihracatını yasakladı. Ambargo ayrıca, İsrail'e yönelik uluslararası finansmanı da engelledi.
Ambargo, İsrail'in ekonomisini ciddi şekilde etkiledi. İsrail, petrol ve gıda tedarikinde zorluklarla karşılaştı ve ekonomik büyümesi yavaşladı. Ambargo, İsrail'in askeri kapasitesini de olumsuz etkiledi. İsrail, silah ve mühimmat tedarikinde zorluklarla karşılaştı ve savunma harcamalarını artırmak zorunda kaldı.
Ambargo, 1973 Yom Kippur Savaşı'ndan sonra kısmen kaldırıldı. Savaşın ardından, Mısır ve Suriye, İsrail ile barış görüşmelerine başlamak için ambargoyu gevşetti.
İsrail'in Gazze'ye yönelik insanlık dışı uygulamaları toplantının ana gündem maddesiydi.
Bütün gözler oradaki konuşmalar ve çıkacak kararlara çevrilmişti.
Gazze gündemiyle toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi'nde 11 Arap ülkesi, İsrail'e yönelik 1967'de Arap ülkelerince uygulanan ambargoyla benzeşen öneri sundu.
Önerideki, söz konusu ambargo maddeleri şu şekildeydi:
1- İsrail'e mühimmat sağlamak için Amerikan askeri üslerinin kullanılmasının engellenmesi.
2- Diplomatik ve ekonomik ilişkilerin dondurulması
3- Petrol kullanmakla tehdit etmek
4- İsrail sivil havacılığının Arap hava sahasında engellenmesi
5- Gazze'ye yönelik saldırının durdurulması talebinin iletilmesi amacıyla Arap bakanlar komitesi oluşturulması
4 Arap ülkesi İsrail'e ambargo önerisini reddetti
Ancak 4 ülke bu öneriyi reddetti. Bu ülkeler:
1- Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)
2- Suudi Arabistan
3- Fas
4- Bahreyn.
Oysa İsrail'in Filistin halkına uyguladığı insanlık dışı katliamlar tüm dünyayı ayağa kaldırırken bu toplantının yapılması için Suudi Arabistan çağrıda bulunmuştu. Aynı Suudi Arabistan İsrail'e ambargo önerisini reddeden taraf oldu.
Özellikle ABD'nin İsrail lehine Birleşmiş Milletler (BM)'de veto hakkını kullanması sebebiyle BM'de de bu katliamı durduracak bir karar çıkmıyor. Bu yüzden İİT ve Arap Birliği gibi örgütlerin karar alması Filistin halkı için son derece önemliydi.
Türkiye'den 4 teklif
Ankara ise toplantıda Gazze için 4 teklif önerdi.
Cumhurbaşkanı düzeyinde toplantıya katılan Türkiye'de Erdoğan'a Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç da eşlik etti.
Erdoğan, Riyad'daki zirvede 4 önemli teklifte bulundu:
1- İsrail'in işlediği savaş ve insanlık suçlarının hesabı hukuk önünde sorulmalı.
2- İsrailli bakanların varlığına ikrar ettiği nükleer silahlar meselesi araştırılmalı.
3- İsrail, işgal ettiği, yıktığı, zulm ettiği insanlara verdiği zararı tanzim etmeli.
4- Gazze'nin yeniden ayağa kaldırılması için İİT bünyesinde bir fon oluşmalı.
Ortak bildiride sadece kınama ve çağrılar var
Görüşmenin ardından İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi ortak bildiri yayımladı.
Bildiride Gazze'de ablukanın sona erdirilmesi ve insani yardımların girişine izin verilmesi çağrısı yapıldı. Ayrıca israil'e silah ihracatının durdurulması çağrısında bulunuldu. Ortak bildiride, liderlerin İsrail'in Gazze'deki saldırganlığını, savaş suçlarını, barbarca ve insanlık dışı katliamlarını da kınadıkları ifade edildi.
ABD'nin gözünün içine bakıyorlar
Sonuç olarak 57 üyesi bulunan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve 22 üyesi bulunan Arap Ligi, İsrail'in Filistin halkını katliama tabi tutması karşısında hiç bir karar alamadı.
Bol bol konuşmaların yapıldığı, temennilerin dile getirildiği bir İİT toplantısı daha geride kaldı. Filistin halkı ise yine kaderiyle başbaşa bırakıldı.
Irak'ın ve Suriye'nin işgalinde de yine bu ülkeleri ABD ve İsrail'in çıkarlarına hizmet ederken görmüştük.
Türkiye'de yaşanan 15 Temmuz darbe girişiminde de finansör olarak bu ülkelerden bazılarının ismi geçmişti.
1967 ambargosu neleri kapsıyordu?
1967 yılındaki Arap-İsrail Savaşı'nda ambargo uygulamayı başaran Arap ülkeleri aynı birlikteliği bu sefer gösteremedi.
1967 İsrail ambargosu, 1967 Arap-İsrail Savaşı'nın ardından Arap devletleri tarafından İsrail'e karşı uygulanan bir ekonomik ambargoydu. Ambargo, İsrail'in askeri ve ekonomik kapasitesini zayıflatmayı ve onu Filistin topraklarından geri çekilmeye zorlamayı amaçlamıştı.
Ambargo, 1967'de Mısır, Suriye, Ürdün, Irak ve Cezayir tarafından başlatıldı. Ambargo kapsamında, bu ülkeler İsrail'e petrol, silah, gıda ve diğer temel malların ihracatını yasakladı. Ambargo ayrıca, İsrail'e yönelik uluslararası finansmanı da engelledi.
Ambargo, İsrail'in ekonomisini ciddi şekilde etkiledi. İsrail, petrol ve gıda tedarikinde zorluklarla karşılaştı ve ekonomik büyümesi yavaşladı. Ambargo, İsrail'in askeri kapasitesini de olumsuz etkiledi. İsrail, silah ve mühimmat tedarikinde zorluklarla karşılaştı ve savunma harcamalarını artırmak zorunda kaldı.
Ambargo, 1973 Yom Kippur Savaşı'ndan sonra kısmen kaldırıldı. Savaşın ardından, Mısır ve Suriye, İsrail ile barış görüşmelerine başlamak için ambargoyu gevşetti.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.