ABD'nin asıl hedefi İran mı Türkiye mi?

Ortadoğu coğrafyasında bir mücadelenin içine çekiliyoruz ama kontrol bizim elimizde değil. Böyle bir mücadeleden elbette ki faydalı bir netice beklemek mümkün değildir.Türkiye ile İran çatışması ABD ve yandaşlarının yıllarca planladığı bir hedef. Burada asıl hedefledikleri Türkiye mi yoksa İran mı tam olarak belli değil. Türkiye sanki asıl hedefi biliyormuş ve bu İran'mış gibi ABD, İsrail ve AB ülkeleri ile paralel hareket ediyor.Ama tarihi bir gerçek var ki, ABD İran'ı yok etmek için Irak'la ittifak kurdu ama sonrasında asıl işgal ettiği, parçaladığı ülke İran değil, Irak oldu.ABD'nin ve gerçek müttefiklerinin asıl hedeflerini gerçek manada nasıl bileceksin? ABD'nin görünüşte 2 numaralı, gerçekte ise 1 numaralı adamı Joe Biden Türkiye'ye geldi ve siyasilerimizle görüşmeler yaptı.Bir taraftan hükümetin Suriye ve azınlıklarla ilgili uygulamalarını takdir ederken, diğer taraftan Ruhban Okulu ve Patrikhane ile ilgili siyasilerin kulağını çekti. "Çok geciktiniz" dedi. Emin olun perde önünde "övgüler" olarak yansıyan görüşmeler, perde arkasında "fırça ve kulak çekmeler" olarak cereyan etti.Bence ziyaretin en temel nedeni de İran ve Suriye gündemiyle ilgiliydi. Siyasilerimiz kendilerinden istenilen dayılanma tavrını, yaptırım uygulamalarını yerine getirdiler ama ABD'nin Türkiye'den istediği sadece bunlarla sınırlı değil.ABD'nin Türkiye için düşündüğü yeni BOP vizyonu, Türkiye'nin ABD ve İsrail için Müslüman kanı dökmesidir. Biden'in ziyaret nedeni de "Ey Türkiye bu kadar esip gürlediğin yeter, biz senin esip gürleyen olmanı değil, saldıran ve öldüren olmanı istiyoruz" talebiydi.Ama kendilerine göre bu kadar önemli taleplerde bulunmak için gelmiş olsa bile, konu Patrikhane olunca tarafını net olarak ortaya koyuyor. Sen ABD için ne yaparsan yap, ona Patrikhane'den daha müttefik değilsin, İsrail'den daha yakın değilsin. Adamların misyonu bunların önünü açmak. Seni bu hedefe ulaşmak için bir basamak olarak görüyor. Onda sonrası Irak misali?Çanakkale savaşlarından da çok ciddi dersler çıkarmamız lazım.Bu savaşlarda Almanya bizim sözde müttefikimiz, İngiltere ve diğerleri ise düşmanımızdı. Sizce bize asıl zararı kim verdi, İngiltere mi, Almanya mı? Bence Almanya, nasıl mı?Almanların bize verdikleri "son model" deniz mayınlarının bir tanesi bile patlamadı. Sonra Nusret Mayın Gemisi Türk mühendislerin ürettiği "ilkel" mayınları bir gecede döşedi de deniz zaferi elde edildi. Almanlara kalsaydık deniz zaferi de olmayacaktı.Deniz zaferinin komutanı Esad paşa idi. Ondan sonraki süreçte Liman von Sanders komutayı devraldı ve Esad Paşa'nın yaptıklarını da bozdu. Örneğin birinci siperler düşmanı karaya çıkarmama noktasında çok önemliydi. Von Sanders birinci siperleri boşalttırdı ve bu siperlere düşmanlar yerleşti. Makineli tüfekleri buralara yerleştirdiler ve bunlarla binlerce Türk askerini şehit ettiler. Von Sanders, Yemen taraflarından gelen ve bölgeye yabancı olan yorgun askerleri direkt olarak bu makineli tüfeklerin üzerine gönderdi.Kısaca şunu demek istiyorum, İngilizler karşımızda Almanlar yanımızda bizi tuzağa düşürdüler. Çanakkale zaferini büyük bir bedel ödeyerek kazandık ama oynanan tezgah neticesinde düşman gemileri çok kısa zaman sonra boğazı geçip İstanbul'a demir attılar.Bugün de siyasilerimiz ABD'ye güveniyorlar. Almanların müttefikliğinden(!) ders çıkarmayanlar ABD'den de kazığı yerler. ABD'nin gönderdiği insansız hava araçları, füzeler ya da uçaklar Almanların mayınları gibi olabilir.Tarihinden ders çıkarmayanlar batmaya mahkumdur.