AB'nin tuzaklarına dikkat

AHMET SAFA TERZİ/İSTANBUL
İstanbul Barosu AB Hukuk Komisyonunun düzenlediği "Geri Kabul Anlaşması ve Vize Muafiyeti Süreci" paneli, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı seminer salonunda gerçekleştirildi. Türkiye'nin mülteciler konusunda iyi bir sınav verdiğini belirten Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuray Ekşi, Türkiye'nin Avrupa Birliği'yle (AB) henüz geri kabul anlaşması yapmadığına işaret ederek, "Türkiye, bu konuda daha temkinli hareket etmelidir" dedi. 
AB'nin acelesi var
AB'nin bazı tuzaklar kurarak kendisinin bakmakla yükümlü olduğu mültecileri anlaşma yoluyla taraf ülkelere göndermeye çalıştığına dikkati çeken Ekşi, şunları söyledi: "Türkiye, kendisine ve kendisi üzerinden Avrupa'ya göç gönderen ülkelerle geri kabul anlaşması yapmaktadır. Çünkü bu ülkelerden gelecek göçü azaltmak istiyor. AB, tüzel kişi olarak geri kabul anlaşması yapma hakkını elde ettiği günden beri sadece kendi sınırına yakın ülkelerle değil, göçe kaynaklık eden ve göç yolu üzerinde bulunan ülkelerle de bu anlaşmayı yapmaktadır. Bunu yaparken de o ülkelere birtakım mali yardımları ve vize muafiyeti gibi konuları gündeme getiriyor."
Bedeli ağır olur
AB ile geri kabul anlaşması yapılırken dikkatli olunması gerektiğine işaret eden Ekşi, Ekşi, bu anlaşma sayesinde Türkiye'nin tüm üçüncü ülke vatandaşlarını kabul etmek zorunda kalabileceğini vurguladı. Ekşi, Suriye'de yaşanan iç savaş sonrası çok sayıda mültecinin Avrupa'ya gitmeye başlamasıyla, AB'nin, birçok ülkeyle geri kabul anlaşması yapmakta acele ettiğini de sözlerine ekledi. Vizesiz Avrupa kriterlerinden birini de Geri Kabul Anlaşması oluşturuyor. Söz konusu anlaşmanın 1 Haziran'a kadar imzalanması gerekiyor. AB ile 18 Mart'ta Brüksel'de Başbakan Davutoğlu ile AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Juncker arasında imzalanan ve Türkiye üzerinden Yunanistan'a geçen sığınmacıların geri gönderilmesi anlaşması ise 'sığınmacı krizini çözmeye dönük bir anlaşma'ydı.