AB'nin yükünü Türkiye sırtladı
Türkiye yaklaşık 4 milyon sığınmacıya tek başına ev sahipliği yaparken 28 üyeli Avrupa Birliği, 160 bin sığınmacı karşısında aciz kaldı. İtalya ve Yunanistan'daki 160 bin sığınmacının iki yıl içinde diğer ülkelere yerleştirilmesi planında süre doldu. Şu ana kadar sadece 29 bin sığınmacı üye ülkelere yerleştirilebildi.
27.09.2017 00:00:00
Avrupa Birliği'nin (AB) İtalya ve Yunanistan'daki 160 bin sığınmacıyı zorunlu kota sistemiyle üye ülkelere yerleştirme planındaki iki yıllık süre dün sona ererken, bu zaman zarfında sadece 29 bin sığınmacı diğer ülkelere yerleştirilebildi.
Bu durum AB'nin yüzleştiği sığınmacı krizi karşısındaki başarısızlığını ortaya koyuyor. İki yıl önce sığınmacı krizini çözebilmek için toplanan zirvede alınan kararlara hiçbir üye ülke uymadı.
Yaklaşık 160 bin sığınmacı yine İtalya ve Yunanistan'da kaldı. 160 bin sığınmacı Türkiye'nin barındırdığı yaklaşık 4 milyon sığınmacı yanında komik sayılabilecek bir sayı.
Türkiye 2011 yılından bu yana bu sığınmacılara 30 milyar dolardan fazla masraf etmiş durumda. Aslında AB ülkelerini bu konuda verdikleri sözleri tumamalarına neden olan şey de tam olarak bu. Hiçbir AB üyesi devlet kendi vatandaşlarına harcayacağı parayı sığınmacılara harcamak istemiyor.
Hükümetler de böyle bir masrafın izahını vatandaşlarına yapamayacaklarını düşünüyor. Bundan dolayı içeride siyasi bir bedel ödememek ve ülkelerindeki sorunlara yeni bir sığınmacı sorunu da eklememek için sığınmacıları kabul etmek konusunda ayak diriyorlar.
Akdeniz'de kurtarılan göçmenlerin ilk olarak getirildiği kıyılar İtalya oluyor. Bunun sürdürülebilir olmadığını söyleyen İtalya Başbakan Paolo Gentiloni, Avrupa ülkelerini "kafalarını başka yöne çevirerek sorunu görmezden gelmekle" suçladı
AB'nin yükünü Türkiye sırtladı
AB Komisyonu sözcülerinden Ernst Tove, iki yılda yaklaşık 29 bin sığınmacının yerleştirilebildiğini açıkladı. Kota sistemi uyarınca üye ülkelerin, İtalya ve Yunanistan'a 26 Eylül'den önce giriş yapan sığınmacıları yerleştirmeye devam etmesi gerektiğini belirten Tove, bu konudaki sorumluluğun sürdüğünü dile getirdi.
Toplam sayıya ilişkin de güncelleme yapan Tove, ilk etapta 160 bin sığınmacının yerleştirilmesini hedeflediklerini ancak AB ve Türkiye arasında imzalanan sığınmacı anlaşması sonrasında Yunanistan'a gelen sığınmacı sayısında yüzde 97 düşüş olduğunu belirtti. İtalya'da ise sığınmacıların farklı ülkelerden geldiğini söyleyen Tove, bu kişilerin bir kısmının sığınma talep etme hakkına sahip olmadığını kaydetti.
Bu fiyaskoyu bile AB'nin başarısı olarak lanse etmekten geri durmayan Tove, "Bu şartlar altında sığınmacı programı başarılı olmuştur." dedi.
AB'nin planda başarılı olduğu iddiasına AB Komisyonu Başsözcüsü Margaritis Schinas da destekledi.
Tek bir sığınmacı bile kabul etmediler
AB üyesi ülkelerden Macaristan ve Polonya plan kapsamında tek bir kişiyi bile kabul etmezken, Çekya 12, Slovakya da 16 sığınmacı aldı. Almanya, 27 bin 536 sığınmacı alması gerekirken 7 bin 852 ile kotasının yüzde 28'ini, Fransa 19 bin 714'ten sadece 4 bin 278'ini yerleştirerek kotasının yüzde 21'ini tamamladı. Finlandiya, İrlanda, Litvanya, Lüksemburg, Malta ve İsveç hariç geri kalan tüm üye ülkeler zorunlu kotalarının yüzde 50'sinin altında kaldı.
Bu durum AB'nin yüzleştiği sığınmacı krizi karşısındaki başarısızlığını ortaya koyuyor. İki yıl önce sığınmacı krizini çözebilmek için toplanan zirvede alınan kararlara hiçbir üye ülke uymadı.
Yaklaşık 160 bin sığınmacı yine İtalya ve Yunanistan'da kaldı. 160 bin sığınmacı Türkiye'nin barındırdığı yaklaşık 4 milyon sığınmacı yanında komik sayılabilecek bir sayı.
Türkiye 2011 yılından bu yana bu sığınmacılara 30 milyar dolardan fazla masraf etmiş durumda. Aslında AB ülkelerini bu konuda verdikleri sözleri tumamalarına neden olan şey de tam olarak bu. Hiçbir AB üyesi devlet kendi vatandaşlarına harcayacağı parayı sığınmacılara harcamak istemiyor.
Hükümetler de böyle bir masrafın izahını vatandaşlarına yapamayacaklarını düşünüyor. Bundan dolayı içeride siyasi bir bedel ödememek ve ülkelerindeki sorunlara yeni bir sığınmacı sorunu da eklememek için sığınmacıları kabul etmek konusunda ayak diriyorlar.
Akdeniz'de kurtarılan göçmenlerin ilk olarak getirildiği kıyılar İtalya oluyor. Bunun sürdürülebilir olmadığını söyleyen İtalya Başbakan Paolo Gentiloni, Avrupa ülkelerini "kafalarını başka yöne çevirerek sorunu görmezden gelmekle" suçladı
AB'nin yükünü Türkiye sırtladı
AB Komisyonu sözcülerinden Ernst Tove, iki yılda yaklaşık 29 bin sığınmacının yerleştirilebildiğini açıkladı. Kota sistemi uyarınca üye ülkelerin, İtalya ve Yunanistan'a 26 Eylül'den önce giriş yapan sığınmacıları yerleştirmeye devam etmesi gerektiğini belirten Tove, bu konudaki sorumluluğun sürdüğünü dile getirdi.
Toplam sayıya ilişkin de güncelleme yapan Tove, ilk etapta 160 bin sığınmacının yerleştirilmesini hedeflediklerini ancak AB ve Türkiye arasında imzalanan sığınmacı anlaşması sonrasında Yunanistan'a gelen sığınmacı sayısında yüzde 97 düşüş olduğunu belirtti. İtalya'da ise sığınmacıların farklı ülkelerden geldiğini söyleyen Tove, bu kişilerin bir kısmının sığınma talep etme hakkına sahip olmadığını kaydetti.
Bu fiyaskoyu bile AB'nin başarısı olarak lanse etmekten geri durmayan Tove, "Bu şartlar altında sığınmacı programı başarılı olmuştur." dedi.
AB'nin planda başarılı olduğu iddiasına AB Komisyonu Başsözcüsü Margaritis Schinas da destekledi.
Tek bir sığınmacı bile kabul etmediler
AB üyesi ülkelerden Macaristan ve Polonya plan kapsamında tek bir kişiyi bile kabul etmezken, Çekya 12, Slovakya da 16 sığınmacı aldı. Almanya, 27 bin 536 sığınmacı alması gerekirken 7 bin 852 ile kotasının yüzde 28'ini, Fransa 19 bin 714'ten sadece 4 bin 278'ini yerleştirerek kotasının yüzde 21'ini tamamladı. Finlandiya, İrlanda, Litvanya, Lüksemburg, Malta ve İsveç hariç geri kalan tüm üye ülkeler zorunlu kotalarının yüzde 50'sinin altında kaldı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
