Ağlaşarak ekonomi düzelmez

Kapitalizmin kalesi kabul edilen Amerikan ekonomisi, 2005 yılı itibariyle öldürücü darbeler almaya başladı.
2005 yılında Prof. Dr. Haydar Baş bey, 26?27 Kasım 2005 tarihlerinde İstanbul'da gerçekleştirilen Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nde tüm dünyaya Milli Ekonomi Modeli'ni takdim etmişti. Lütfi Kırdar Kongre Sarayı'nda iki gün süren kongreye Amerika'sından Avrupa'sına, Rusya'sından Asya'sına kırkı aşkın ülkeden yüzlerce bilim adamı ve iktisatçı iştirak etmişti. Prof. Dr. Baş, tarihi bir kapanış konuşması yapmıştı.
Prof. Dr. Baş'ın o günkü konuşmasını lütfen bulun, okuyun.
Kapitalizmin beynine en ağır darbeyi aldığı gün, işte o gündür, 26-27 Kasım 2005-İstanbul?
O gün yeni bir çağ açılmıştır. Kapitalizm, o gün tarihe gömülmüştür.
Amerika'nın kağıttan Dolar imparatorluğu o gün hâk ile yeksan olmaya başlamıştır.
Amerikan devletinin borcu 21 trilyon 343 milyar dolara baliğ oldu. Bugüne kadar dünyayı haraca bağlamış, âleme dolar banknotları kusmuştur. Piyasalardaki nakit ABD doları 3 trilyon 612 milyardır.
Prof. Dr. Baş'ın 2005'teki deyimiyle, Amerika, kendi dışındaki ülkeleri, yani dünyayı at edip binmekte, eşek edip sürmekteydi. 2005'te işte bu büyük tezgah bozuldu.
Prof. Dr. Baş, hesabını, kitabını ve yepyeni milli ekonomi modeli formüllerini ortaya koyarak şu hakikati ilan etmiştir:
"Milli Ekonomi Modelinde her şeyden önce maliyetsiz para modeli hayata geçirileceği için bütçe giderlerinde faiz ödemeleri gibi bir kalem olmayacaktır?
Milli Ekonomi Modeli, üretimde devlet desteğinin sağlanması ile maliyetlerin aşağı çekilmesi, vergisiz bir ekonomi, faizsiz bir ekonomi, keyfi fiyatlandırmaya devlet tarafından engel olunması yaklaşımları ile de enflasyon sıkıntısını halletmektedir.
Bu bağlamda Milli Ekonomi Modeli, Kapitalist sistemin günümüze kadar çözemediği ve artık krizleriyle kabul ettiği Gelir Dağılımında Denge, Sürekli Büyümenin Yakalanması, Tam İstihdamın Sürekli Sağlanması meselelerini de tarihe gömmektedir."
Dile kolay, Avrupa'dan Asya'ya birçok ülkede Milli Ekonomi Modeli konulu tam on tane Uluslararası kongre yapıldı.
Bu model ekseninde Rusya değişti, Asya dönüştü, BRICS oluştu.
Dünya çok kutuplu hale geldi.
Rusya'dan Asya'ya bu modele kulak veren dünya kurtuldu; Türkiye ise dinlemedi, sömürgeci kapitalizm canavarları elinde can çekişiyoruz.
İlim, iktisad, gönül, siyaset ve devlet adamı Prof. Dr. Baş, 2005 ve öncesinden bu yana Türkiye ve dünya ekonomisini kurtaracak bilimsel çözümler sunuyor, somut çıkış yolları gösteriyor.
Amerika, çökmüş sömürgeci ekonomisinin leşini bizim sırtımıza vurmaya çalışıyor. Çöküşünün faturasını Türkiye gibi stratejik ortaklarına kesiyor. 
Türkiye'nin ise muhalefeti bile parayla ağıt yakan kadınlar gibi ağıt okuyor. Endülüsü Haçlılara teslim eden sultan gibi ağlaşıyor. 
Ziya Paşa'nın Endülüs Tarihi'nde naklettiğine göre, 800 yıllık Endülüs medeniyetinin kalbi Gırnata şehrini ve el-Hamra sarayını sömürgeci Haçlılara gözyaşları içinde teslim eden sultan XI. Ebu Abdullah Muhammed'e, annesi Ayşe hatun şunları söylüyor: 
"Ağla oğlum ağla! Vaktiyle bir erkek gibi savunamadığın şeyler için, şimdi bir kadın gibi ağlamak yaraşır sana!"
2005'ten beri Milli Ekonomi Modeli'ne kulak vermeyip Papaz Malthus'un kapitalizmine teslim olanlar, ABD, AB, NATO ve Vatikan'ın talimatına talim edenler ağlaşıyorlar, yazıklar olsun sana Amerika diye bağırıyorlar.
Devlet-millet 81 milyon hep birlikte kahrolsun kapitalizm, yazıklar olsun Amerikan emperyalizmi, senin Dolarının sülalesini? diye bağırıp dursak, ekonomimiz düzelir mi, dolar aşağı iner mi? Ekonomi düzelmez; Dolar da inmez, Euro da düşmez?  
Dolayısıyla gün ağlaşma, ağıt yakma, bağırıp çağırma günü değil; akılla, basiretle, firasetle ve gerçek siyasetle işi bilene sormak, erbabına danışmak ve acilen somut çıkış yollarını devreye koymak vaktidir.
Kovboy çılgınlığına muhatap olduğumuzda; Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak çok güzel şeyler söylüyor. Para politikalarının tam bağımsızlığından, sağlıklı büyümeden, işsizliğe son verecek tam istihdamdan, dolaylı vergilerin azaltılmasından, adil gelir dağılımından ve daha adaletli paylaşımdan, nitelikli insan gücü ve güçlü toplumdan söz ediyor. Ama Dolar, Euro durmuyor, yukarıya doğru gidiyor. 
Bakan'ın sözünü ettiği gerçekler, Milli Ekonomi Modeli'nin esaslarıdır, hesap-kitap işidir, icraat işidir, modelin temelleridir. Modelin sahibi, bilgesi ve uygulamacısı da Prof. Dr. Baş'tır. Dünyanın yeni gerçeği budur.
Bu gerçeğe sırt dönerek veya sadece modelin içinden birkaç kavram ve esas aşırarak Amerikan karşıtı beyanatlar savurmakla ülke ekonomisi düze çıkmaz. Rusya, Hindistan, Çin, Asya yani BRICS oluşumunun Prof. Dr. Baş'tan alıp özümsediği ve uygulamaya geçtiği gibi, samimi ve somut bir uygulama sürecine girersek işgalci Amerika'nın iktisadi salvolarını çok rahat savuştururuz? 
Ağıt yakıp hep birlikte ağlaşarak değil yahut yel değirmenlerine karşı savaş açıp dünya ile restleşerek değil.