ANAP'ta "Silinti" dönem

ANAP'ın son genel Kurulu. Medya ilgili. Ama insanlar ilgisiz. Şaşalı kongre olmadı. Mesut Yılmaz yok orada. Resmi de yoktu. 83'te dört eğilimle başlamıştı Özal'ın partisi. Aslında Özal'la da bitmişti de...

Mesut Yılmaz'la olmayacağını biliyordu delege. Ama daha iyi yoktu, onlara göre.

Dört eğilimden tek eğilime dönüşmüştü birden.

Mustafa Kalemli İçişleri Bakanı sıfatıyla yaptıkları en dikkat çekendi. Üzmüştü muhafazakar oyları. Dönem bir dönem eriyordu parti. ANAP'taki "Türk Büyükleri" zaman zaman ses yükseltiyorlardı. Ama başkanlık divanından uzakta tutuluyorlardı.

Gel zaman git zaman ANAP tükenmişti. "Siyasi hayatıma mal olsada..." diyordu zaman zaman. Öyle de oldu. ANAP'ın siyasi hayatına da mal olmuştu. Delegenin hakemliği veya seçimi de tutamamıştı Yılmaz'ı. Seçmen seli aldı götürdü, götüreceği yere.

Şimdi Kongre'de, yeni bir prens geldi. Hep Özal'cı olmuştu. Özal demiş, o yapmıştı.

Şimdi, kendisi başkan oldu. Özal yok artık.

Özal'ın fikirleri ve taktikleri artık yoktu.

Özal tarihe mal olmuştu. İcraatı tartışılacaktı.

Ali Talip Özdemir, belediye başkanlığı, milletvekilliği, bakanlığı sakin geçti. Kimseyle kavgalı olmadı. Seçmeni ile arası iyi kaldı. Meşhur bir icraatı da olmadı.

Özal'cı idi ama bir Adnan Kahveci olamadı.

ANAP'ta kazıntı dönem bitti. Silinti dönem başladı.

Hadi hayırlısı.