Akıl tutulması

Ülkemizde hemen her gün cinayetler işleniyor. Bir çok noktada vatandaş, kolluk kuvvetleri ile çatışıyor. Üniversitelerin önü aynen 80'li yıllardaki gibi. Polis dolu otobüsler park etmiş vaziyette. Dini ve akademik çevreler, iktidarın karşısında el pençe duruyor. Ekonomi çökmüş. TL'nin değeri kalmamış ama ülkemizde dolar neden artıyor, sorusuna cevap aranıyor. Makro, mikro kredilerden, faiz enflasyon eşlemelerinden, FED, IMF vs. kuruluşlarının kararlarından bahsediliyor. Ama açlığa mahkum edilmiş halktan bahsedilmiyor. Dış politikada, "emir eri" bir anlayışla hareket ettiğimiz artık ispatlanmış. Öyle ki, siyasi iktidar dün dediğinin bugün tam tersini yapıyor. Artık kötü komşu, terörist yuvası ve istenmeyen ülke olmuşuz.En önemlisi ise milletimizin, bu kadar acziyet içerisine düşmüş ve tek kişinin ağzına bakar hale gelmiş iktidarın açıklamalarına maddi, manevi ve de ekonomik haklılıklar arıyor olmasıdır. İşte bu duruşun tam tarifi, "akıl tutulmasıdır."       Evet, muhterem hocam Prof. Dr. Haydar Baş, milletimizin kabullenmediği gerçeği Meltem TV'de canlı yayınlanan bir önceki "Diyalog Özel" programında tek cümlede özetledi. "Millet bir akıl tutulması yaşıyor. Akıl tutulması tarihte, milletlerin helak olmasına sebep olan bir hastalıktır." Geçen bir markette para verme kuyruğundayım. Kenarda 3 market çalışanı (tanışıyoruz) yüksek sesle doların artışını tartışıyor. Biri borsadan, diğeri repodan, faizden bahsederken şefleri, son aylarda doların iyi kazandırdığından bahsediyor."Arkadaşlar! Cebinizde para var mı? Yok. Repo nedir? Şey? Borsa ne işe yarar? Ya? Bırakın bu işleri. Kendi halinize bakın. Asgari ücrete mahkum edildiniz. Artık kurtuluşun tek olduğunu görün" dedim. Bir başka yerde daha doğrusu kahvehanede üç, beş arkadaşa ülke gerçeklerini, kahvehane diliyle anlatıyorum. Kalabalık giderek arttı. Vatandaş ilgiyle dinliyor. 55 yaşlarında birisi dayanamamış olacak ki, "Kardeşim! Adamlar Küba'ya cami yapıyor. Siz, onların aleyhinde konuşuyorsunuz" dedi. Abi! Yeşilköy'e kilise yaptıracaklarını neden söylemiyorsun? Kafa önde. Ben devam ediyorum. Aynı şahıs; kardeşim bu kadar yol, köprü, Marmaray vs. yaptılar. Daha ne yapsınlar?Kim yaptı abi? AKP (ve özellikle vurguluyor) Erdoğan. Hayır efendim. Sen yaptın, ben yaptım. Bakın! Bu iktidar, 12 yılda millete ait olan kamu mallarını, 60 milyar dolara sattı. Yani düz olarak 120 katrilyon. İktidarın yaptığı yolların toplam fiyatı en yüksek fiyattan 8 katrilyon. Marmaray 5 katrilyon. Metro, tramvay, hastaneler, okullar filanda etsin sana 50 katrilyon. 120 katrilyon almıştı. 63 katrilyon harcadı. Gerisi nerde?Bu iktidar 11 yılda 2 kentilyon 6 yüz katrilyon bilmem ne kadar trilyon, milyar vergi topladı. Şimdilerde faize para ödeyenleri "vatan haini" ilan edenler tam 611 katrilyon TL'yi faize, faiz lobilerine aktardılar. Sustu. Ben, BOP'tan, dinlerarası diyalogdan, Gülen, AKP, Erdoğan iş birliğinden devam ederken malum vatandaş yine dayanamadı. Aynen Erdoğan ve AKP'li yetkililer gibi kadınların eteğine ve örtüsüne sığındı. Kardeşim! Bu ülke en büyük ahlak çöküntüsünü bu yıllarda yaşamadı mı? Nasıl olur! İftira atma! Bak kardeşim! Bizzat bakanın açıklamaları; Fuhuş 2002'ye göre % 220 arttı. Çocuklara taciz aynı değerde. 300 binden fazla insan fuhuş kölesi olarak sokaklarda. Görmüyor musun? Sustu. Bu ülkede ilk kez gay ve lezbiyen festivali düzenlenmesine hangi hükümet izin verdi? Bilmem. Bu ülkede ilk kez eşcinsellerin otel açmasına kim ruhsat verdi? Bu ülkede "dört hak dine mensup insanlar vardır" diyen hangi başbakandır? Besmele ile kilise açan kimdir? Bunların hepsinin cevabı AKP ve Erdoğan'dır. Kabullenemedi. Ben duymadım bunları, dedi. İşte basit bir akıl tutulması. Benim amacım o kişiyi madara etmek değildi. Ama bu kişiler topluma öyle bir virüs bulaştırıyorlar ki, millet aynı hastalığa yakalanıyor. Rabbim, bizleri akılsızların şerrinden muhafaza etsin.