AKP'nin "açılım"ı kof, "büyüme"si ise şişme

AKP'nin "içi kof açılım"ı ne ise, ekonomik büyüme rakamları da öyle? Hiç birinin milletimize hayrı yok, faydası yok; bilakis milletimizin anası ağlamaya devam ediyor. AKP hükümeti, "demokratik açılım" diyor, milletimiz her gün onlarca evladını şehit veriyor, birliğini kaybediyor; AKP hükümeti, ekonomide yüzde 11.5'lik büyüme var diyor, millet işini-aşını kaybediyor, cebindekini kaybediyor.Demem şu ki, hem açılım işinde hem de büyüme rakamında çok büyük bir yanlışlık var; ecnebiden alma akıl ve sanal hesap, millete çalışmıyor. Geçen yıllık yüzde 14.5 küçülmüştük; milletimiz bu küçülmeyi iliğine kadar yaşamış, işini kaybetmiş, aşını ve hatta bazıları aklını kaybetmiş, aileler dağılmış, intiharlar yaygınlaşmış, yüzbinlerce işletmeler kapanmıştı.   Fakat AKP hükümetine göre, Türk ekonomisi yüzde 11.7 büyümüş; ama millet fark etmemiş, büyümenin nimetinden zırnık tatmamış. Milletin işinde artma olmamış, aşında artma olmamış, cebine para girmemiş, işyerleri açılmamış bilakis aynen eskisi gibi kapanmaya devam etmiş.Küçülmenin her türlü ceremesini çeken ve cebi tamamen boşalan Türk milleti, büyümenin hiçbir nimetin, tadamıyor; bu hesap müflis ve yanlış değil de, nedir?O zaman ekonomideki 11.7'lik rakama büyüme denmez; vücutta şişme denir, su toplanması denir? Bu da marazdır.AKP'nin "açılım paketi" de aynı illetlerle ma'lul? Hem açılımda, hem de büyüme AKP hükümeti, havanda su, tavanda açılım dövüyor. Terör, milleti can evinden vuruyor. Daha da önemlisi milletimizin yüreği dağılıyor, birliği ve dirliği gidiyor.Erdoğan, kamuoyuna ve muhalefete, "Açılımın içi boş diyorlar. Peki açılımın içi boşsa niçin bu kadar kıyamet koparıyorsunuz?!" diye çıkışıyor. İşin en vahim yanı bu ya... Türk milleti "içi kof bir açılım" furyası ile, bölünmeye sürükleniyor. "Millet tarifi" Lozan anlaşmasının arkasına, gerisine düşürülüyor; Haçlı işgal güçlerinin Sevr'deki tanımlamalarına endeksleniyor.Erdoğan, grubunda, "Bu ülkede benim Türk kardeşimin, Kürt kardeşlerimin, Roman kardeşlerimin, Arnavut'un, Boşnak'ın, Abaza'nın, Gürcünün vesaire farklı etnik kökendeki kardeşlerimin sorunları yıllarca görmezden gelindi. Sünni kardeşlerimin, Alevi kardeşlerimin sorunları yıllarca inkar edildi. Azınlıkların, gayrimüslim vatandaşlarımın sorunları inkar edildi. Birçok ekonomik sorun bu ülkede yıllarca görmezden gelindi. Popülist politikalarla geçiştirilmeye çalışıldı" diyerek söze başlıyor.AKP ve Erdoğan, açılım dedikleri baklayı ağızlarında gezdiriyor, dillerinin altındaki baklayı ıslatıyorlar, çıkartmıyorlar. Paket kof kalıyor.PKK terör kadrosu ve onları "demokratik zırh" ile sarıp-sarmalamış olan AKP'nin aydın takımı ise baklayı ortaya çıkartıyor; bölgesel özerklik diyorlar, Anayasada etnik kimlik vurgusu, Apo'nun muhatap alınıp söz sahibi yapılması, diyorlar.Hükümet, açıkça bunları seslendiremiyor. Ama açılım furyasıyla Türkiye bu bölünme noktasına sürükleniyor.TRT Şeş açtık, cezaevlerinde herkes kendi diliyle görüşme yapabiliyor, diyor Erdoğan? Tamam, bunun devamın ne?Orada AKP susuyor; PKK terörü ise hem vuruyor, hem konuşuyor. Asırlar boyunca tek millet olarak yaşamış ve tarih yazmış Türk milleti ise, "orası Kürdistan ise, burası da Türkistan'dır, herkes kendi yoluna?" şeklinde vahim bir bölünme ve iç çatışmaya doğru sürükleniyor. Vahim olan bu!AKP, bugün dilinin altındaki "somut açılım baklaları"nı dilinin altından çıkartmıyor, ama korkarım bu gidişat, Türkiye'yi vahim bir vaziyetle karşı karşıya bırakacak? Kuzey Irak'ta ve Yugoslavya'da bir gece ansızın masaya getirilen bölünmüş "pazıl tablosu" gibi bir vaziyet bu!AKP hükümeti, bu süreci, ister Kamu Reformu diye isimlendirsin, ister açılım desin, ister demokratikleşme desin, ister etnik kimliklerle muhatap olmak desin; bu süreç bal gibi milletimizin bölünme sürecidir, kardeş kavgası sürecidir, Sevr sürecidir.Erdoğan, ABD ve AB şeflerine kulak verdiğinin yüzde bir kadar BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ı dinlerse, Türkiye'nin sürüklendiği vahim bölünmenin farkına varacak, ayıkacaktır. AKP hükümeti ve Erdoğan acilen ayıkmak durumundadır. Aksi halde Türk milleti, şayet tarihten bugüne olduğu gibi birlik ve kardeşlik içinde hür ve bağımsız yaşamak istiyorsa, ayıkmamakta ısrar eden AKP'yi ve Erdoğan'ı sandığa gömmek durumundadır. Yoksa AKP'nin "açılım paketi", Türk milleti ve devletinin sarılıp-sarmalanıp gömüldüğü ak kefen olacak!