'Atatürk Vatandır' programının ikinci durağı Ankara
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş tüm Anadolu'yu karış karış geziyor. İlki Trabzon'da gerçekleştirilen "Atatürk Vatandır" programının ikinci durağı Ankara.
23.09.2017 00:00:00
Konuyla ilgili bir basın açıklaması yapan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş açıklamasında şunları söyledi:
"Devletimizin kurucusu Atatürk'ün bu millet ve devlet için manası; tam bağımsızlıktır, millet egemenliğidir, üniter yapıdır, medeni devletlerin seviyesine çıkmanın anahtarıdır, laiklik temelinde inancını yaşayabilmektir, bir ve beraber olmaktır. Atatürk'ün ne heykeline, ne ortaya koyduğu ideolojisine dokunmadan sahip çıkmamız şart ve kaçınılmazdır.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kolay, rahat bir zeminde kurmuş değiliz. Büyük savaşlar verdik, arkasından da bir İstiklal Mücadelesi verdik ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kurduk. Bunu kuran merhum Mustafa Kemal Atatürk'tür. O günün şartlarında askerin ayağında çarığı, elinde silahı ve yiyeceği yoktu. Böyle bir ordu nasıl savaşabilir ki? İşte Mustafa Kemal ordunun en önünde mücadele verdi. Askerlik yapanlar bilir, komutanlar ordunun önünde değil arkasında olur. Ama Atatürk en önde, yani öleceksek önce ben öleceğim inancında bir insandı. İşte Cumhuriyeti kuran irade bu. Çanakkale Savaşı yıllarında cepheden gönderdiği mektuplarda Allah'a olan inancı ile bu savaşı kazanacağını yazmıştı. Atatürk'ün basireti ve ufkuyla girdiğimiz bütün mücadeleden başarı ile çıktık. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temellerini atan, ilk Cumhurbaşkanı ve Türk milletini büyük bir mücadelenin ardından bir ve beraber yapan Atatürk'ün ismi giderse vatan da gider. Topyekün Türk milleti olarak Atamıza sahip çıkmak zorundayız.
FETÖ'nün, İslam dinini de alet ederek yıllarca dindar bir kimlik altında bürokrasiden askeriyeye her yerde yapılandığı bir ortamı gördük. Ancak o gün de ifade ettik, bugün de diyoruz; FETÖ'yü besleyen, ona bu işte yardım eden 'okyanus ötesi' var ve Türkiye'nin de olduğu bölgede yeni vatan arayışında.
Yine 30 yıldır kanayan yaramız PKK terörü halen halledilmiş değil. Suriye'de ve bölgemizde dengeler değişirken, Türkiye yalnızlaşıyor. İnanınız içinden geçtiğimiz süreç, Lozan'ı delmek isteyenlerin arzuladığı kaygan zemin. Bu kaygan zemini çeşitli bahanelerin ardına gizlenerek küçümsemek yerine, saldırıların merkezindeki birleştirici ve kurtarıcı güce sarılmalı ve sahip çıkmalıyız.
Bu bağlamda 24 Eylül Pazar günü saat 15.00'da Ankara Türkiye Barolar Birliği Litai Otel'de icra edeceğimiz "Atatürk Vatandır" programına bütün halkımızı davet ediyorum."
"Devletimizin kurucusu Atatürk'ün bu millet ve devlet için manası; tam bağımsızlıktır, millet egemenliğidir, üniter yapıdır, medeni devletlerin seviyesine çıkmanın anahtarıdır, laiklik temelinde inancını yaşayabilmektir, bir ve beraber olmaktır. Atatürk'ün ne heykeline, ne ortaya koyduğu ideolojisine dokunmadan sahip çıkmamız şart ve kaçınılmazdır.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kolay, rahat bir zeminde kurmuş değiliz. Büyük savaşlar verdik, arkasından da bir İstiklal Mücadelesi verdik ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kurduk. Bunu kuran merhum Mustafa Kemal Atatürk'tür. O günün şartlarında askerin ayağında çarığı, elinde silahı ve yiyeceği yoktu. Böyle bir ordu nasıl savaşabilir ki? İşte Mustafa Kemal ordunun en önünde mücadele verdi. Askerlik yapanlar bilir, komutanlar ordunun önünde değil arkasında olur. Ama Atatürk en önde, yani öleceksek önce ben öleceğim inancında bir insandı. İşte Cumhuriyeti kuran irade bu. Çanakkale Savaşı yıllarında cepheden gönderdiği mektuplarda Allah'a olan inancı ile bu savaşı kazanacağını yazmıştı. Atatürk'ün basireti ve ufkuyla girdiğimiz bütün mücadeleden başarı ile çıktık. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temellerini atan, ilk Cumhurbaşkanı ve Türk milletini büyük bir mücadelenin ardından bir ve beraber yapan Atatürk'ün ismi giderse vatan da gider. Topyekün Türk milleti olarak Atamıza sahip çıkmak zorundayız.
FETÖ'nün, İslam dinini de alet ederek yıllarca dindar bir kimlik altında bürokrasiden askeriyeye her yerde yapılandığı bir ortamı gördük. Ancak o gün de ifade ettik, bugün de diyoruz; FETÖ'yü besleyen, ona bu işte yardım eden 'okyanus ötesi' var ve Türkiye'nin de olduğu bölgede yeni vatan arayışında.
Yine 30 yıldır kanayan yaramız PKK terörü halen halledilmiş değil. Suriye'de ve bölgemizde dengeler değişirken, Türkiye yalnızlaşıyor. İnanınız içinden geçtiğimiz süreç, Lozan'ı delmek isteyenlerin arzuladığı kaygan zemin. Bu kaygan zemini çeşitli bahanelerin ardına gizlenerek küçümsemek yerine, saldırıların merkezindeki birleştirici ve kurtarıcı güce sarılmalı ve sahip çıkmalıyız.
Bu bağlamda 24 Eylül Pazar günü saat 15.00'da Ankara Türkiye Barolar Birliği Litai Otel'de icra edeceğimiz "Atatürk Vatandır" programına bütün halkımızı davet ediyorum."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
