Avrupa sallanıyor
BAHAR - ANALİZ
Ekonomik krizle boğuşan Avrupa Birliği
(AB) üyesi Güney Avrupa ülkeleri deyim yerindeyse sert sonbahar rüzgârlarından
etkilenen ağaç dalları gibi sallanıyor. İspanya, Portekiz ve Yunanistan'da
ekonomik krizle birlikte yönetimler değişse de, bu değişim sokaktaki insanın
çektiği sıkıntıları hafifletmiyor, dahası sorunlar katlandıkça katlanıyor.
Komşuda
halk yine sokaklarda
AB'nin köklerinde bile hissedilen
ekonomik krizin en fazla etkilediği ülke olan Yunanistan'da halk, bu yıl 6
Mayıs ve 17 Haziran'da yapılan iki genel seçimden sonra seçtiğinden beklediğini
bulamamış olacak ki, yeniden çareyi meydanlara çıkmakta buldu. Oysa
Yunanistan'da ilk kez sağ ve sol yelpazeyi buluşturan bu kadar geniş tabanlı
bir hükümet kurulmuştu. Yeni bir hükümet hatta yeni bir başbakan iş başına
gelse de, ülkenin gerçeklerinde iyiye doğru bir değişiklik olmadı. Neticede
sabrı tükenen Yunan halkı, yaklaşık 3.5 aydır işbaşında olan Başbakan Antonis
Samaras liderliğindeki koalisyon hükümeti döneminde ilk kez sokağa çıktı.
Ya
kemer sık, ya iflas et!
Başbakan Samaras, şu sıralar Yunan
halkına 11.9 milyar Euro'ya mal olacak 'kemer sıkma paketi' konusunda IMF,
Avrupa Merkez Bankası ve Avrupa Komisyonu'nu (meşhur troyka - üçlü) ikna etmek
için uğraşıyor. Eğer söz konusu üçlünün taleplerini yerine getirirse,
Yunanistan borçlarını ödeyebilmek için, bir başka ifadeyle iflas bayrağı
çekmemek için 32 milyar Euro krediyi alabilecek.
Ülkede küresel güç merkezleriyle kredi
müzakereleri yapıladursun; Çarşamba günü memurlar, öğretmenler, doktorlar ve
hemşireler, banka çalışanları hatta avukatlardan oluşan 350 bin kişi Atina'nın
merkezinde toplanarak, hükümetin sorunları çözememesini 'grev yaparak' protesto
etti. Ancak ilerleyen saatlerde siyah yüz maskesi takan bir grup, Parlamento
binası yakınlarında polislere Molotof kokteylleri (petrol bombası) ve taşlar
fırlatarak ortalığı ateşe verdi. Ünlü Anayasa (Sintigma) Meydanı'nda
kalabalıklar bir anda dağılırken, maskeli gençler kurulan bir çadırı yerle bir
etti. Polisler ise kalabalığa göz yaşartıcı gaz ve coplarla müdahale etti.
Ülkede Çarşamba günü kara, hava ve deniz trafiği de grevler nedeniyle olumsuz
etkilendi. Sendikaların çağrısı üzerine fabrikalar kapandı, turizm tesisleri de
dalgadan etkilendi.
İspanya
ve Portekiz farklı değil
Ekonomik kriz nedeniyle bölünmenin
eşiğine gelen İspanya'da da Pazartesi günü, binlerce gösterici geçtiğimiz yıl
Kasım ayında seçilen Başbakan Mariano Rajoy hükümetinin 'kemer sıkma
politikaları'nı protesto etmek için Parlamento binasını kuşatmışlardı. Benzer
şekilde geçen hafta da bir başka kriz ülkesi Portekiz'de de yarım milyondan
fazla insan ülkenin dört bir köşesinde 'sosyal sigorta primleri'ndeki artışı
protesto etmek için gösteriler yapmışlardı.
Paketten
ne çıkacağı bilinmiyor
Yunanistan'da hükümetin küresel
odaklarla müzakere ettiği 'kemer sıkma paketi'nin içeriği şimdilik tam olarak
bilinmiyor. Paket kabul edildikten sonra onaylanması için Parlamento'ya
gönderilecek. Çarşamba günü gösteriye katılan İlias İliopulos, "Yunan
halkı kemer sıkma önlemlerinin ne olduğunu öğrendiğinde, kıyamet kopacak.
Hükümet bizi köşeye sıkıştırmaya devam ederse, tepki göstereceğiz" dedi.
Paketin içeriğine gelince, Yunan halkının yüzde 90'ı kesintilerin adaletsiz
olacağını ve yoksul kesimin sırtına yük getireceğini düşünüyor. Önlemler
arasında 150 bin memurun işten çıkarılması, emekli ve memurların maaşlarında
kesintiye gidilmesi de yer alıyor. Yunanistan tam 5 yıldır durgunluk içinde.
Olaylar böyle devam ederse, hükümetin paramparça olması da kaçınılmaz!