AYM görevini yapıyor

Anayasa Mahkemesi (AYM), "yüzde 10 seçim barajı"na dair bazı partilerin bireysel başvurularını kabul etti. Seçim barajındaki "ağır hak ihlali"ni, "esas"la birlikte görüşme kararı aldı.AKP ve MHP, rahatsızlandı? Millet iradesinin tam temsil ile TBMM'ye yansıması halinde, altlarındaki birçok koltuğu kaybetme telaşı sardı.Yüzde 10'luk seçim barajı, 12 Eylül döneminden kalmadır? Vaziyet bu iken; askeri vesayet ve darbe karşıtlığı üstüne goygoyculuk yapan AKP hükümeti ve zor zamanlarda onların stepneliğini üstlenen MHP, koltuktan olma korkularıyla darbe mahsulü düzenlemeyi kutsamayı sürdürüyor.AKP kurmayları, AYM'nin temel demokratik-hukuk gündemini, Yüksek Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç'ın şahsında kişiselleştirmeye tevessül ederek konuyu bayağılaştırmaya kalkışıyor. Başkan Kılıç, yüksek hukuk adamının asaleti ve ağırbaşlılığıyla oyun bozuyor. Anayasa üstüne güya dirsek çürütmüş Burhan Kuzu, hukuk devletinde değil de, sanki dağ başında yaşadığını zannederek AYM'nin kararını uygulamayacaklarını söyleyebilmektedir.Hükümetin, Türk demokrasisini demokratik krallığa veya tek partili, olmadı Amerikanvari iki partili sisteme dönüştürme adımları ve arzuları, Yüksek Mahkeme'nin yaklaşımında ne kadar haklı olduğunu göstermektedir."Temsilde adalet, yönetimde istikrar" gerekçesiyle, darbe döneminde Seçim Kanunu 33. maddesine yerleştirilen "yüzde 10'luk baraj", bireylerin temel haklarını ağır şekilde ihlal ettiği gibi, Anayasa'da devletin değişmez niteliği olarak sayılan "demokratik" vasfını ortadan kaldırmış, bizzat temsilde adaleti de yok etmiştir. 2002 seçim sonuçları, baraj sisteminin "temsilde adalet"i nasıl kökten yok ettiğini gösteren en çarpıcı örneklerdendir?42.4 milyon toplam seçmen vardı. 32.8 milyonu sandığa gitti. 31.5 milyonun oyu geçerli kabul edildi. Parlamentoda ise 17.3 milyonluk oy temsil edildi (Millet iradesinin TBMM'de temsil oranı, yüzde 41.6)? 14.2 milyonluk kesimin iradesi ise baraja takıldı, Meclis'e yansımadı. Baraja takılan 14.2 milyonluk oy, oyların sahibi olan seçmenin asla onaylamadığı partilere paylaştırılarak "haksız yetki ve haksız koltuk" temin edildi. Bu mu temsilde adalet? Bu, olsa olsa "demokratik faşizm" olur!Partisinin dünkü Grup toplantısında "Biz barajı tanımayız; milleti tanırız" diye öykünen A. Davutoğlu, baraj sebebiyle iradesi TBMM'ye yansımayan 15 milyonluk millet iradesini tanımadığını hiçbir demagoji ile kapatamaz. Yüksek Mahkeme, Türk demokrasisine yutturulan baraj zokasında "ağır bireysel hak ihlali" olduğunu elbette tespit edecektir? Zira baraj düzenlemesi, Anayasa 68. ve 76. maddelerde ifadesini bulan en temel seçme ve seçilme hakkı, eşit oy ilkesi, serbestçe siyasal faaliyette bulunma, çok partili siyasal yaşam gibi hakları ortadan kaldırmaktadır.Yüksek Mahkeme, baraj düzenlemesinin devletin değişmez "demokratik" niteliğini ortadan kaldırdığını da geçmişte göz ardı etmediği gibi, bugün de etmeyecektir.Nitekim AYM, 1961 yılında getirilen "engelli seçim sistemi"ni, Anayasa'nın 2. maddesinde zikredilen "demokratik devlet ilkesi" ile bağdaşmadığı gerekçesiyle 1968'de iptal etmiştir. Aynı gerekçe "baraj sistemi" için de geçerlidir.Anayasa'nın 5. maddesinin amir hükmü, devlete, yani Yasama, Yürütme ve Yargı'ya "Cumhuriyeti ve demokrasiyi koruma; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırma" görevini yüklemektedir.Devlet erklerinin en yüksek yargı kurumu olan AYM, görevini yapmaktadır. Hükümet sevinmelidir.Bugüne kadar Yasama ve Yürütme erkinin ihmal ve ihlal ettiği bu görevi, AYM, bugüne kadar olduğu gibi Anayasa, yüksek hukuk, adalet ve ileri demokrasi ilkeleri ışığında barajı iptal ederek yapacaktır.AYM, "yüzde 10'luk baraj" düzenlemesini iptal ettiğinde, "ağır hak ihlali" ortadan kalkacak, 2015 seçimleri için yeni bir düzelemeye de ihtiyaç kalmayacaktır. Böylece devletin demokratik niteliğine düşen gölge de ortadan kalkmış olacaktır. AKP hükümeti, işgüzarlık yaparak seçim barajına dönük yeni bir manevra yapsa bile, yeni düzenleme Anayasa 67. maddesi gereği 2015 seçimlerinde geçerli olmayacaktır. Böylece AYM'nin yüksek hukuk ve adalet katkılarıyla, "barajsız 2015 seçimi"nde temsilde adalet ve ileri demokrasi gerçekleşecektir.