Aynadaki düşman

Allahu Teala Müslümanları kardeş ilan etti Kur'an'ı Kerim'inde. O'nun habibi Muhammed Mustafa (sav) ümmetini bir vücuda benzetti ve nasıl ki bir organ rahatsız olunca bunun sıkıntısını bütün vücut hissediyorsa, bir müslümanın başına bir bela, bir felaket vs. geldiğinde de bunun acısının, sıkıntısının, üzüntüsünün bütün müslümanlarca hissedilmesi gerektiğini, kardeşliğinin şartının bu olduğunu zamana ve mekana ilan etti. Bizlerde Allah'ı rab, Hz. Muhammed'i O'nun kulu ve resulü olduğuna şahitlik ederek Allah ve resulünün emir, yasak, ikaz, uyarı ve tavsiyelerini peşinen kabul ettik. Bu kabul zaten imanın gereğidir, imanın kendisidir.Hiçbir müslüman "ben şu şu kaidelere sahiplenir yaparım, değerleri beni ilgilendirmez" diyemez. Böyle bir mantığa sahip olamaz. Olursa o dairenin dışında kalır.Müslüman selamete eren, teslim olan insan demektir. Kime teslim olan? Rabbine, peygamberine. Peki, bugün müslümanım diyenler selamette mi? Evet demek hüsnüzanın çok ilerisinde bir zan olur. Sorunumuz ne? diye soracak olursak o da içimizde gizli. Sorunumuz teslim olmak. Bizler Allah'a teslim olmadık, Resulullah'a teslim olmadık, Allah dostlarına, Resulullah'ın varislerine teslim olmadık.Gittik ABD'ye teslim olduk, İngiliz'e, Alman'a, Fransız'a teslim olduk. Büyük Ortadoğu Proje'sinin sahiplerine teslim olduk. Diyalogculara teslim olduk. Sonuç; Birbirimizi kırıyoruz. Yorulduğumuzda da haçlılar geliyor hepimizi kırıyor. Kan, gözyaşı, tecavüz, cinayet, açlık, sefalet. Her gün yaşadığımız gerçekler. Bizim inancımızda, kültürümüzde, medeniyetimizde bu kavramlar var mı? Yok. Ama biz yaşıyoruz.Her anımız, her halimiz bir ilahi imtihan. Hepimizin ameli zafiyetleri vardır ve olacaktır. İnşaallah tövbeyle tertemiz oluruz. Amelle imtihanımız bir tarafa artık her anımız imanla imtihan halinde. Adeta birbirimizle deneniyoruz.Şu yaşadığımız günlere bir bakar mısınız? Müslümanın müslümana zulmü reva görmesinden daha alçak bir makam var mıdır? Haçlı zihniyetin Müslümanları katletmesine, ırzına geçmesine kayıtsız kalan, razı olan hatta destek veren bir anlayış yarın Rabbimin huzurunda hangi yüzle "Ben, Muhammed ümmetindenim" diyecek.Hepimiz hemen elimize bir ayna alacağız. Gözlerimizin içine bakacağız. Kendimize, 'ben Müslüman'mıyım?' diye soracağız. Dilimizin verdiği cevabı kalbimiz onaylarsa yine gözlerimizin içine bakıp, bir müslümanın (evinde, işinde, siyasetinde, ticaretinde, eğitiminde vs.) ölçüsü ne olmalıdır? sorusunu soracağız. 1.5 milyar müslümanın soracağı bu sorunun cevabı tektir. 'Kur'an'ı Kerim ve Resulullah'tır.' İşte bizler bu ölçüyü yakaladık mı hakkıyla teslim olmuş, selamete ermiş olacağız. Sıkımı birileri bizim üzerimizden hesap yapsın. Bırakın B52 leri F117 leri ABD ve AB üzerinden kalkan bir sinek bile uçamaz senin üzerinde.Merakımdan soruyorumYıllarca Ruslar Afganistan'la savaştı. Kan kustu, kin kustu. Daha 90'larda Bosna'da yaşanılan katliamlar ortada. O günlerde ülkemizde hemen her hafta birileri cami önlerinde veya değişik ortamlarda "cihat" çağrıları yapardı. Beyazıt meydanı hiç boş kalmazdı. Yıl 2002 oldu. ABD Irak'a girdi. Belki de tarihin en büyük zulmünü yaptı. İsrail Gazzeye girdi. Binlerce insan öldü. Mısırı, Tunus'u vs. ortada. Libya'da bir haçlı harekatı başladı. Nerde bu "cihat" çağrısı yapanlar. Ne oldu 2002'den sonra iktidarın isminden başka ne değişti Türkiye'de. Neredesiniz? Yoksa Vatikan'a el öpmeye mi gittiniz?