'Beyin sağlığı bağırsak sağlığından geçiyor'
Nörolog Dr. Burak Paköz, bağırsak florasının bozulmasının depresyon, anksiyete, parkinson ve alzheimer gibi pek çok merkezi sinir sistemi hastalığının ilerlemesini etkileyebileceğini, hatta hastalığın oluşumunu başlatabileceğini söyledi. Paköz, "Beyin sağlığı, bağırsak sağlığından geçiyor" dedi
08.02.2018 00:00:00
Nöroloji Uzmanı Dr. Burak Paköz, beyin sağlığını korumak, güçlendirmek için bağırsak sağlığına önem vermek gerektiğini söyledi. Paköz, insan vücudunun ağırlıklı olarak da insan bağırsağının bakteriler, mantarlar, parazitler ve virüsler gibi çeşitli mikroorganizmaları içerdiğini hatırlattı.
Bağırsaklarımızda vücudumuzdaki hücrelerin sayısının 10-100 katı kadar olan 100 trilyondan fazla bakteri bulunduğunu belirten Dr. Paköz, "İnsanlarla birlikte yaşayan bu özel türlerin tamamına 'mikrobiyata' diyoruz.
Mikrobiyata ağız yoluyla alınan besin ve sıvıların içindeki zararlı bileşikleri, toksinleri, kanserojen faktörleri, alerjenleri temizler. Bu bakteriler bağışıklık sistemimize destek olurlar, birçok hormonal kimyasal yanında çeşitli vitaminler üretirler ve sindirimi kolaylaştırırlar" diye konuştu.
'Önemli bir faktör'
Her geçen gün bu bakterilerin yararları konusunda bilgilere yenilerinin eklendiğini kaydeden Dr. Paköz, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bağırsak mikroorganizmalarının (probiyotikler) miktarı ve çeşitliliğindeki bir değişiklik, bütün bu işlevleri azaltabilir, diğer hastalıklara yol açabilir. Bağırsak mikrobiyatasının beyin üzerinde etkisi vardır ve davranışları (anksiyete, depresyon, öğrenme ve hafıza gibi), bağışıklık sistemini, kan-beyin bariyeri bütünlüğünü, sinir hücresi yapımı ve sinir kimyasallarının üretimini etkilediği kabul edilmektedir.
Kanıtlar, barsak mikrobiyatasının bozulması durumunda nörolojik hastalıkların ilerlemesini etkileyebileceğini ve hatta hastalığın oluşumunu başlatabileceğini düşündürmektedir. Yaşlanan bağırsak mikrobiyatasında azalan çeşitliliğin nörodejenerasyon gelişiminde önemli bir faktör olabileceğinin farkına varılmıştır. Beyin sağlığımızı korumak istiyorsak, bağırsak sağlığımıza ciddi önem vermemiz gerekir."
İHA
Bağırsaklarımızda vücudumuzdaki hücrelerin sayısının 10-100 katı kadar olan 100 trilyondan fazla bakteri bulunduğunu belirten Dr. Paköz, "İnsanlarla birlikte yaşayan bu özel türlerin tamamına 'mikrobiyata' diyoruz.
Mikrobiyata ağız yoluyla alınan besin ve sıvıların içindeki zararlı bileşikleri, toksinleri, kanserojen faktörleri, alerjenleri temizler. Bu bakteriler bağışıklık sistemimize destek olurlar, birçok hormonal kimyasal yanında çeşitli vitaminler üretirler ve sindirimi kolaylaştırırlar" diye konuştu.
'Önemli bir faktör'
Her geçen gün bu bakterilerin yararları konusunda bilgilere yenilerinin eklendiğini kaydeden Dr. Paköz, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bağırsak mikroorganizmalarının (probiyotikler) miktarı ve çeşitliliğindeki bir değişiklik, bütün bu işlevleri azaltabilir, diğer hastalıklara yol açabilir. Bağırsak mikrobiyatasının beyin üzerinde etkisi vardır ve davranışları (anksiyete, depresyon, öğrenme ve hafıza gibi), bağışıklık sistemini, kan-beyin bariyeri bütünlüğünü, sinir hücresi yapımı ve sinir kimyasallarının üretimini etkilediği kabul edilmektedir.
Kanıtlar, barsak mikrobiyatasının bozulması durumunda nörolojik hastalıkların ilerlemesini etkileyebileceğini ve hatta hastalığın oluşumunu başlatabileceğini düşündürmektedir. Yaşlanan bağırsak mikrobiyatasında azalan çeşitliliğin nörodejenerasyon gelişiminde önemli bir faktör olabileceğinin farkına varılmıştır. Beyin sağlığımızı korumak istiyorsak, bağırsak sağlığımıza ciddi önem vermemiz gerekir."
İHA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
