İman ve İnsan tezinde bu iki unsur asıl rükünlerdir. Bir bütünün birbirini tamamlayan iki esasıdır. tezin iyice anlaşılması için imanı ve insanı iki ayrı başlık olarak önce iman, sonra da insan meselesini kısaca ele alacağız.
İMAN
İman ezelî ve ebedi hakikatin en bariz ifadesi olarak tezin esasını oluşturur. Nitekim, insanlık tarihinin akışı içerisinde en köklü hakikat imandır. Onun dışında hiçbir gerçek, bu derece etkili ve belirgin olmamıştır, denilse; yanlış olmaz.
İman değişmez bir hakikattir. (Şura /13)
Değişen şeyler, teferruata yönelik muamelat ile ilgili hususlardır. Temel ölçü ve esas değişmemiştir. İman ve tevhit akidesinin esası, insanın Allah'ı bilmesidir; kalb, ruh, amel ve fikir olarak O'na yönelmesidir. "İşte Rabbiniz Allah budur. O'ndan başka tanrı yoktur. Her şeyin yaratıcısıdır. Öyleyse O'na kulluk edin. O her şeyde vekildir." (Enam / 102) ayet-i kerimesi bu hakikati vurgulamaktadır.
Tevhid inancı, Cenab-ı Hakk'ın birliğini, kuvvet ve kudretini özetlerken, ahiret hayatının büyük muhasebesine her fırsatta dikkat çekmektedir. Allah ve Resulüne gönülden bağlanmanın yanı sıra imanın en belirgin esası ahiret gerçeğine boyun eğmek, bu gerçeği kabullenmektir:
"Allah'tan başka ilah yoktur. Geleceğinden şüphe olmayan kıyamet günü 0, sizi mutlaka toplayacaktır. Allah'tan daha doğru sözlü kim olabilir?!" (Nisa / 87)
İmanda tevhit gerçeği vurgulanırken şirk unsurları da reddedilir. Nitekim "Andolsun ki 'Allah üçün üçüncüsüdür diyenler kâfir olmuşlardır. Oysa Allah, ancak tek olan ilahtır. Lakırdılarından vazgeçmezlerse andolsun ki onlardan inkarcı olanlar, elem verici bir azaba uğrayacaklardır" (Maide / 73) ayet-i kerimesi İslam'ın takdim ettiği iman dışındaki bütün şirk ve nifak dolu anlayışları reddeder.
İmanın, sıhhati için, şirkten, hurafelerden ve nifak unsurlarından ârî kalması şart ve esastır. Bu mânâda imandan maksat Allah Teâlâ'nın varlığı, birliği, noksan sıfatlardan münezzeh, kemâl sıfatlarla muttasıf olduğunu temel alan tevhid anlayışıdır. Bir diğer ifadeyle Vahdaniyettir.
Güzel isimlerin sahibi olan Rabbimizin en güzel isimlerinden ikisi Tevhid'i vurgulamaktadır. Ehad (ihlas / 1) kelimesi Allah'ın zatında bir, Vahid (Nisa / 71) ismi ise 14 sıfatın sahibi olarak tek olduğunu ifade eder, Varlık sahnesinde, ferdî plandan sosyal hayata uzanan vahdet ve kesret dinamizmi, bu Esma ve sıfatların tecellileridir." (Prof. Dr. Haydar Baş / İman ve İnsan / Temmuz 1994 / sayfa 3-6)
(Devam edecek…)
İMAN
İman ezelî ve ebedi hakikatin en bariz ifadesi olarak tezin esasını oluşturur. Nitekim, insanlık tarihinin akışı içerisinde en köklü hakikat imandır. Onun dışında hiçbir gerçek, bu derece etkili ve belirgin olmamıştır, denilse; yanlış olmaz.
İman değişmez bir hakikattir. (Şura /13)
Değişen şeyler, teferruata yönelik muamelat ile ilgili hususlardır. Temel ölçü ve esas değişmemiştir. İman ve tevhit akidesinin esası, insanın Allah'ı bilmesidir; kalb, ruh, amel ve fikir olarak O'na yönelmesidir. "İşte Rabbiniz Allah budur. O'ndan başka tanrı yoktur. Her şeyin yaratıcısıdır. Öyleyse O'na kulluk edin. O her şeyde vekildir." (Enam / 102) ayet-i kerimesi bu hakikati vurgulamaktadır.
Tevhid inancı, Cenab-ı Hakk'ın birliğini, kuvvet ve kudretini özetlerken, ahiret hayatının büyük muhasebesine her fırsatta dikkat çekmektedir. Allah ve Resulüne gönülden bağlanmanın yanı sıra imanın en belirgin esası ahiret gerçeğine boyun eğmek, bu gerçeği kabullenmektir:
"Allah'tan başka ilah yoktur. Geleceğinden şüphe olmayan kıyamet günü 0, sizi mutlaka toplayacaktır. Allah'tan daha doğru sözlü kim olabilir?!" (Nisa / 87)
İmanda tevhit gerçeği vurgulanırken şirk unsurları da reddedilir. Nitekim "Andolsun ki 'Allah üçün üçüncüsüdür diyenler kâfir olmuşlardır. Oysa Allah, ancak tek olan ilahtır. Lakırdılarından vazgeçmezlerse andolsun ki onlardan inkarcı olanlar, elem verici bir azaba uğrayacaklardır" (Maide / 73) ayet-i kerimesi İslam'ın takdim ettiği iman dışındaki bütün şirk ve nifak dolu anlayışları reddeder.
İmanın, sıhhati için, şirkten, hurafelerden ve nifak unsurlarından ârî kalması şart ve esastır. Bu mânâda imandan maksat Allah Teâlâ'nın varlığı, birliği, noksan sıfatlardan münezzeh, kemâl sıfatlarla muttasıf olduğunu temel alan tevhid anlayışıdır. Bir diğer ifadeyle Vahdaniyettir.
Güzel isimlerin sahibi olan Rabbimizin en güzel isimlerinden ikisi Tevhid'i vurgulamaktadır. Ehad (ihlas / 1) kelimesi Allah'ın zatında bir, Vahid (Nisa / 71) ismi ise 14 sıfatın sahibi olarak tek olduğunu ifade eder, Varlık sahnesinde, ferdî plandan sosyal hayata uzanan vahdet ve kesret dinamizmi, bu Esma ve sıfatların tecellileridir." (Prof. Dr. Haydar Baş / İman ve İnsan / Temmuz 1994 / sayfa 3-6)
(Devam edecek…)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- BTP Gençlik Kampı analizi -14- / 19.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -13- / 18.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -12- / 17.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -11- / 16.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -10- / 15.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -9- / 14.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -8- / 13.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -7- / 12.08.2025
- BTP Gençlik kampı analizi -6- / 11.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -5- / 10.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -13- / 18.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -12- / 17.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -11- / 16.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -10- / 15.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -9- / 14.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -8- / 13.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -7- / 12.08.2025
- BTP Gençlik kampı analizi -6- / 11.08.2025
- BTP Gençlik Kampı analizi -5- / 10.08.2025