BTP uyuşturucuya ve Escobar’lara savaş açtı

İktidar ve muhalefetin karşılıklı devletin, milletin sorunlarını görmezden gelip koltuk kaygı ve kavgalarına tutuştuğu şu günlerde insanı, 'gönül 'olarak tariflendiren kurucu liderin (Prof. Dr. Haydar Baş) izinden giden BTP ve Genel başkanı Hüseyin Baş 'iş başa düştü' diyerek insan merkezli siyasetine devam ediyor.

Başta Milli Ekonomi modeli olmak üzere devlet ve insan için dünya çağında projelere sahip BTP, insanımızın unutulmuşluğuna, gençlerimizin yerli Escobarların müşterisi olup, benliğini, kimliğini haliyle geleceğimizi kaybetmesine karşı savaş açtı ve "Geleceği Savunmak" Programlarıyla hem milletimizi hem de diğer siyasileri asıl tehlikeyi ve tehlikenin büyüklüğünü gösterme gayretine girip, çözümleri ortaya koyma çalışıyor.

BTP lideri Hüseyin Baş'ın açıklamalarından ve bu programlarda işlenen konulardan anladığım kadarını anlatmaya çalışayım:

Gençlerimiz bu noktaya nasıl geldi?

Milli bir eğitim anlayışının olmaması, eğitim sistemindeki aksaklıklar, mesleki yönlendirme eksikliği ve gelecek kaygısı.

Aile içi iletişimin zayıflaması, yeterli duygusal bağların kurulamaması ve ortaya çıkan denetim eksikliği. 

Psikolojik ve duygusal boşluklar stres, yalnızlık, depresyon ve kaygı bozukluklarının gençleri illegal arayışlara itmesi.

Başta arkadaş ve çevre etkisi olmak üzere kendini ifade etme veya rahatlama aracı olarak zararlı alışkanlıklara, uyuşturucu veya sanal bahis gibi alışkanlıklara yönelme. 

Toplumsal değerlerin zayıflaması ve küresel kültürün etkisiyle gençlerin aidiyet ve kimlik arayışı. 

İş bulma zorluğu ve maddi güvencesizlik, geçim kaygısı ve ekonomik baskıların psikolojik etkileri.

Bu etkilerin gençleri kolay para vaat eden sanal bahis veya suç ağlarına yönlendirmesi.

Medya ve internetin zararlı alışkanlıkları normalleştirmesi.

Sosyal medya ve internet platformlarının sanal bahis, kumar ve zararlı içeriklere kolay erişim sağlaması. 

Gençliğin korunması vatan savunmasıdır'

'Gençliğin korunması vatan savunmasıdır' ana vurgusu altında BTP Lideri Hüseyin Baş, 'bu noktada sorumluluk aldık ve yola çıktık' diyerek, 'gençleri uyuşturucu, sanal bahis, çeteleşme ve ahlaki yozlaşma gibi tehditlerden korumanın, vatanı ve geleceği savunmakla eşdeğer olduğunu ve bu tehditlerin, gençleri hedef alarak toplumsal yapıyı zayıflatmayı amaçladığını ifade ediyor.

Sayın Baş vahim tabloyu da açıkladı

"Uyuşturucu kullanım yaşı 9'a kadar düştü

-Uyuşturucu suçları 4 kat arttı

-Genç yaşta uyuşturucu ölümlerinde ilk 5'teyiz

-Uyuşturucuya ulaşım 5 dakikaya kadar düştü 

-Yasa dışı bahis pazarı yıllık yaklaşık 50 milyar doları buluyor

-2024'te 819 çete çökertildi (Peki ya çökertilemeyenler?)

Bu ürkütücü veriler ne yazık ki ülkemize ait

Geleceğimiz olan gençlerimiz zehirleniyor.

Bu emperyalist bir operasyondur, hedef Türk milletidir.

Bir nesil göz göre göre batağa sürüklenirken siyaset koltuk kavgasında.

Bizim derdimiz koltuk değil geleceğimiz!

Bağımsız Türkiye Partisi olarak gençlerimizi hedef alan sinsi tuzaklara karşı mücadele başlattık.

Ankara'dan yola çıktık. Tüm Türkiye'yi karış karış dolaşıp gençlerimize ve ailelerine tuzakları anlatacağız.

Hamaset yapmıyoruz, vatan savunması yapıyoruz.

Gençliği kaybetmek geleceği kaybetmektir, geleceği kaybetmek vatanı kaybetmektir.

Bizim ne kaybedecek bir tane bile gencimiz vardır ne de vatanımız!

Bağımsız Türkiye Partisi hangi konumda olursa olsun, şartlar ne olursa olsun Türkiye için vardır. Bu vatan bizimdir, bizim kalacaktır.

Değerli vatandaşlarımız Türkiye'nin neresinde olursanız olun gelin bu programlarımıza destek verin, geleceğimizi sinsi tuzaklara karşı birlikte koruyalım. Güçlü Türkiye, sağlıklı nesillerle mümkündür."

Sizce?