".... O okulların Türkiye ile hiç bir alakası kalmamış, tam bir Amerikan okulu haline geldiler. Türkçe haftada iki saat yardımcı dil olarak okutuluyor, o kadar."Bu değerlendirme, tırnak içinde verişimizden de anlaşılacağı üzere bize ait değil. Bu ifadeler, İstanbul Milletvekili Emin Şirin'in 8 Kasım tarihli Vatan gazetesinde yayınlanan röportajında yer aldı. Elbette ki sözü edilen okullar 'diyalog' ekibinin yurtdışında açtığı okullar. "Tam bir Amerikan okulu haline geldiler" değerlendirmesi aslında bir hakikatin ifadesi. Ama bu hakikatin, bizim tarafımızdan dile getirilmesine yakın çevremiz bir türlü tahammül edemiyor, susmamızı istiyorlar. İşte şu an, bizim yaptığımız bu konuda konuşanların konuşmalarını bir araya getirmek, kareleri birleştirip fotoğrafı tamamlamak.Evet, ilk karemiz; Emin Şirin'in "tam bir Amerikan okulu haline geldiler" cümlesi. Şimdi geriye doğru diğer karelere bakalım.Onursal Başkanlığını Fethullah Gülen'in yaptığı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın yayınları arasında çıkan "Küresel Barışa Doğru" adlı kitaptan bir kaç cümle okuyalım:"... Gülen'in söyleminde realizm önemli bir yer tutmaktadır. Sıklıkla ABD'nin uluslararası arenanın lideri olduğunu, Rusya ve Çin gibi diğer antidemokratik ülkelere kıyasla daha iyi bir alternatif oluşturduğunu söylemektedir" (sy. 51)."Gülen okullarında Müslümanlar, Yahudiler, Budistler, Şamanlar vs. barış içinde birlikte eğitim görmektedirler. Geniş İslam dünyasında bu hoşgörü fikirleri dış dünyaya ulaşabilenler arasında yenilikçi takipçiler bulabileceği için İslamcılığa karşı potansiyel bir meydan okuma teşkil etmektedir. Okulların hepsi Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girişini desteklemekte ve ABD'nin uluslararası arenada halen lider, Rusya ve Çin ile kıyaslandığında daha iyi bir alternatif olduğunun bilincindedir" (sy. 53).Dünyanın neresinde açılmış olursa olsun, ABD'nin liderliğine inanan, İslamcılığa karşı potansiyel bir meydan okuma teşkil eden okullar, Emin Şirin'in ifadesiyle "tam bir Amerikan okulu haline geldiler" demek değil midir?Sayın Gülen'in kendi ağzından bir cümle ile fotoğrafı biraz daha netleştirelim:"Amerika ile iyi geçinmezseniz işinizi bozarlar. Amerika'nın bize yarım arpa kadar bile, sadece bizim menfaatimize olacak şekilde bir desteği yoktur. Buna rağmen, şurada bulunmamıza izin veriyorsa, bu bizim için bir avantajsa, bu avantajı sağlıyor demektir" (Fethullah Gülen ile Newyork Sohbeti, Nevval Sevindi).Fotoğraf bu kadar net olmasına rağmen göremeyenlerin, mutlaka bir doktora görünmeleri şarttır ve de zaruridir.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024