Bundan sonra ABD'ye el uzatılmaması lazım

Son gelişmeler, TL'nin dolar karşısında inanılmaz değer kaybı, ABD'nin küstah tavır ve açıklamaları ortada. Ülkemiz ekonomik olarak ağır darbe aldığı inkâr edilemez bir gerçek. 
Tek sevindirici gelişme daha doğrusu ortaya çıkan sonuç ise artık hiçbir devlet yetkilisinden ve siyasilerden; 'Kadim dostumuz ABD, stratejik ortağımız, müttefikimiz ABD' sözlerini duymayacak olmamızdır. 
Eğer duyarsanız bilin ki, teslim olmuş ve ABD mandası haline gelmiş durumdayız. 
Geçen hafta ABD'ye bir heyet gitti. Niçin? Bozulan, gerilen ilişkileri ortak zemine oturtabilir miyiz, arayışı için. Keşke hiç gitmeselerdi. Çünkü ABD düşmanlığını ve ülkemizi hedefe almasının sebebi papaz filan değildi. 
Zaten görüşmeler sonra istenilenlere baktığımızda ABD, Türkiye'ye 'ya herro ya merro'(ya hep ya hiç) çekiyor. Ve kabul etmezsen, diye de tehdit ediyor.
Tabi ABD'nin bu duruşu devletlerarası ve uluslararası hukuk, insan hakları ve ekonomik anlaşmalara tamamen aykırı. ABD resmen sokak kabadayısı diliyle tehdit ediyor. O zaman anlayacağı dilden cevap vermek lazım.  
Ne istiyor ABD?
15 Temmuz kanlı kalkışmasında aktif rol oynayan daha doğrusu yöneten o papaz kılıklı ajan dahil 20 ajanını istiyor. 
O zaman buradaki papazı alması için Pensilvanya'daki başpapazı ve yanındaki rahip ve rahibeleri vermesi lazım.
ABD, Türkiye'nin İran'a kapsamlı ambargo uygulamasını istiyor. Türkiye İran ile anında tam ekonomik işbirliği anlaşması imzalaması lazım.
ABD, Rusya'dan S400 satın alınmamasını istiyor. Türkiye anında Rusya ile en kapsamlı askeri iş birliği anlaşması imzalaması ve Rusya'ya yapılacak saldırının Türkiye'ye, Türkiye'ye yapılacak saldırının Rusya'ya yapılmış sayılacağını açıklaması lazım.
Milletimizin özlemle beklediği 'İncirlik üssüne' Türk Bayrağı asılmalı, Kürecik kapatılmalıdır.
ABD, Kudüs politikasının gözden geçirilmesini istiyor. Türkiye hemen, aylar önce Prof. Dr. Haydar Baş'ın dediği gibi, Mescid-i Aksa'nın Müslümanların başkenti olduğunu ilan etmesi lazım.
ABD, Kıbrıs Adası etrafında doğalgaz ve petrol aramaktan vazgeçmemizi istiyor. Türkiye hemen aramalarını daha da güçlendirmeli.
Türkiye hemen BRICS ülkeleri ile tam ekonomik iş birliği ve de Çin, Rusya, İran ile siyasi, askeri, sosyal ve ekonomik iş birliği anlaşmaları imzalaması lazım.
En önemli nokta ise bu ülkelerin dolar karşılığı değil kendi üretimlerinin karşılığı olarak senyoraj hakkını kullanıp milli paralarını basmaları ve ticarette kendi milli paralarını kullanmaları şarttır. 
Milli paranın nasıllığı, niteliği ve niceliği Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli eserinde mevcuttur. 
* * *
Ülkemiz için en önemli avantajlarımızdan biri de komşu ülkelerimizin ABD'ye karşı duruşlarıdır.
Malumunuz üzere ABD sokak kabadayılığı duruşunu Rusya'ya da, İran'a da göstermeye kalkıyor. 
Rusya, ABD'nin atacağı olumsuz her adıma en az misliyle karşılık vereceklerini açıkladı. İran ha keza? AB bile ABD'nin, İran ambargo kararına uymayacağını açıkladı.
Bu tablo ülkemiz için büyük fırsattır. Eğer bu fırsat kaçırılırsa emperyalistlerin vahşi pençelerinden kurtulma şansı da kaçırılmış olur.
* * *
Bir diğer konu ise devlet ve millet olarak çok büyük bir imtihandan geçtiğimiz şu günlerde gerek siyasilerin ve gerekse milletin konunun hayatiyetine vakıf olamadıklarını görüyorum. 
Hele doların yükselişini papaz ile anlatmaya kalkmak, imamlar ile düşürme esprileri yapmak epeyce ahmakça geliyor bana. Ya size!