Normal şartlarda, demokratik bir ülkede yapılan seçimler, o ülkedeki idarecilerin-yöneticilerin icraat karnelerine göre mükafat veya mücazat aldıkları en önemli sınavdır. 4 veya 5 yılda bir yapılan seçimler, geçmiş 4 ya da 5 yılın icraat karnesine göre hükümetlerin ya sandığa gömüldükleri, ya da yeniden ve daha güçlü bir şekilde yükseldikleri yegane platformdur. Nitekim Türk siyasi tarihi de bunun örnekleriyle doludur. Fazla uzağa gitmeden, 1999 seçimlerinde milletimizin iktidar ruhsatı verdiği DSP, ANAP ve MHP, milletin kendilerine verdiği bu fırsatı iyi kullanamamış ve 4 yıla yakın bir iktidar döneminin sonunda gerçekleştirilen 3 Kasım seçimleriyle sandığa gömülmüşlerdir. Millet 4 yıl önce yüzde 60'a yakın bir oyla iktidara taşıdığı bu üç partiyi yüzde 14'lere kadar indirip, sandığın en dibine gönderebilmiştir. Olması gereken, olmazsa bir sorunun olduğu tutum budur. Bu bakımdan 22 Temmuz seçimleri de 4.5 yıldır iktidar koltuğunda bulunan AKP hükümetinin yaptığı icraatlarla milletin önüne çıkacağı önemli bir sınav tarihidir. Ekonomi AKP döneminde nereden nereye geldi?İç politikada 2002'de hangi noktadaydık, şimdi nerelerdeyiz?Dış politika 4.5 yıl önce durduğu yerin neresinde?Terör ve güvenlik konularında AKP hükümeti ülkeyi nerelere sürükledi?Milletimizin sorması gereken temel soru başlıklarından sadece birkaçı bunlar. AKP hükümeti işbaşında olduğu 4.5 yıllık dönem zarfında ekonomiden içpolitikaya, dış politikadan güvenliğe kadar bütün konularda ülkeyi çok tehlikeli mecralara sürüklediği için, milletimizin bu karanlık tabloyu görmezden gelmesini kimse beklemesin. Bu kara icraat tablosunu milletin gözünden kaçırıp, suni gündemleri, tartışmaları milletin gözüne sokmak isteyen kimi çevreler, uluslar arası dizayn çetelerinin Türkiye taşeronluğunu yapmaya devam edeceklerdir. Çünkü onların işi, gerçek gündemi, gerçek sorgulanması gerekenleri milletin gözünden kaçırmak, suni gündemlerle işbirlikçilerini makyajlamak, kamufle etmek.Ama bazı olaylar var ki, onları daha fazla gizleyemeden, yani 22 Temmuz'a kadar gözden kaçıramadan yolda patlayıverdi.Bunların başında terör ve güvenlik konusu geliyor. AKP hükümeti işbaşına geldiğinde sıfır noktasında bulunan terör; artık hergün şehit verdiğimiz, karakol baskınları, yol kesmeler ve şehirlerarası yol kapamalar noktasına ulaşmıştır. Türkiye'nin terörü en şiddetli şekilde yaşadığı 1990'ların karanlık terör ortamı maalesef Türkiye'de yeniden hakim kılınmıştır. Terörü kökünden kazıma noktasında kararlı ve azimli TSK ise, hükümetten çıkacak sınırötesi operasyon kararını beklemek zorunda bırakılmıştır. Kimlere, nasıl sözler verildiyse hükümet 22 Temmuz'dan önce Kuzey Irak'a bir operasyon yapılmaması için özel çaba sarfetmekte, "askerden talep gelsin bakarız" türünden açıklamalarla konunun ciddiyetini kavramaktan uzak açıklamalar yapmaktadır. Tablo açık ve net ortadadır: pislik ve irin dolu terör torbası 22 Temmuz'a varmadan patlamış, terör dağlarda, sınırda çarpışılan bir olgu olmaktan çıkıp, toplumsal bir tabana yayılmıştır. Terör, AKP döneminin kara icraatlarından sadece bir başlıktır. İşbirlikçi taşeronların kamufle etmesi gereken bunun gibi onlarca dosya ve başlık bulunuyor. Ama vatandaş eskisi gibi önüne sunulana değil, yaşadıklarına inanıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012