Son yüz yılda bu milletin ve bu devletin başına gelenlerin belki on katını son on yıla sığdırdınız.
Siz o koltukta takım halinde oturmaya devam ettiğiniz müddetçe bu millet daha ne ilklere şahit olacak kim bilir…
Evet, Enerji Bakanımız sayın Yıldız böyle buyurmuş:
“PKK’ya terörist diyemeyenler bugün Genelkurmay Başkanımıza onbaşı demeye başladılar.”
Sayenizde efendim, sayenizde…
Sizin de çok güzel ifade ettiğiniz gibi bu milletin tarihinde bu da ilk defa oluyor.
Sizin açılımlarınız-saçılımlarınız, akla zara açıklamalarınız terörü de azdırdı, teröristi de şımarttı ve yandaşlarını da bu kadar çılgınlaştırdı. Evet, yerden göğe kadar doğru söylüyorsunuz, teröriste terörist diyemeyenler Genelkurmay Başkanımıza onbaşı demeye başladılar.
Ne zaman oldu bu iş?
İşler bu kadar çığırından çıktığı zaman diliminde bu ülkede tek başına iktidar kim idi?
Siz, bir muhalefet sözcüsü olarak mı yoksa iktidarın bir bakanı olarak mı konuşuyorsunuz?
Demek ki evvel yok idi iş bu rivayet yeni çıktı.
Sıfır noktada aldığınız terörün, teröristin ve uzantılarının sayenizde hangi noktalara tırmandığını bizzat bir bakan çok net ifade ediyor:
“PKK’ya terör örgütü diyemeyenler Genelkurmay Başkanımıza onbaşı demeye başladılar.”
Gelinen bu vahim manzara sizin eseriniz, size omuz veren hacımın-hocamın eseri…
Eserinizle övünecek misiniz yoksa oturup dövünecek misiniz, o sizin bileceğiniz bir iş…
Ama sizin de ifade ettiğiniz üzere ortada övünülecek hiçbir şey görünmüyor.
Şairin dediği gibi:
“Şimdi dövün Sakarya dövünmek vakti bu an
Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an.”
Bu millet tarihi boyunca, sizin iktidarınıza kadar haçlının yanında yer alıp Tevhid ehli kardeşlerine cephe almamıştı.
Bu ilki de siz yaşattınız.
Sizin iktidarınıza kadar bu devleti en yetkili ağızdan hiç kimse “katil” ilan etmemişti.
Kabine arkadaşlarınızdan biri çıkıp “gasp ettiklerimizi geri veriyoruz” devleti gasıp ilan edene kadar hiç kimse Türk devletini “gasıp” ilan etmemişti.
Bu millet böyle ipe-sapa gelmez, hesaba-kitaba uymaz ilkleri yaşadıkça iliklerine kadar ürperiyor ama aradaki “hazmettirici ekip” derhal devre yapıyor, gündemi değiştiriyor, sofraya yeni menüler sunuyor ve milleti oyalıyor.
Görüldüğü gibi milletin hazmedecek hali ve takati de kalmadı aslında.
Sayenizde daha neler demeye başladılar, daha neler diyecekler?..
İstikrarlı bir biçimde ilerliyormuşuz!..
“Hazmettirici ekip” öyle diyor…
Siz o koltukta takım halinde oturmaya devam ettiğiniz müddetçe bu millet daha ne ilklere şahit olacak kim bilir…
Evet, Enerji Bakanımız sayın Yıldız böyle buyurmuş:
“PKK’ya terörist diyemeyenler bugün Genelkurmay Başkanımıza onbaşı demeye başladılar.”
Sayenizde efendim, sayenizde…
Sizin de çok güzel ifade ettiğiniz gibi bu milletin tarihinde bu da ilk defa oluyor.
Sizin açılımlarınız-saçılımlarınız, akla zara açıklamalarınız terörü de azdırdı, teröristi de şımarttı ve yandaşlarını da bu kadar çılgınlaştırdı. Evet, yerden göğe kadar doğru söylüyorsunuz, teröriste terörist diyemeyenler Genelkurmay Başkanımıza onbaşı demeye başladılar.
Ne zaman oldu bu iş?
İşler bu kadar çığırından çıktığı zaman diliminde bu ülkede tek başına iktidar kim idi?
Siz, bir muhalefet sözcüsü olarak mı yoksa iktidarın bir bakanı olarak mı konuşuyorsunuz?
Demek ki evvel yok idi iş bu rivayet yeni çıktı.
Sıfır noktada aldığınız terörün, teröristin ve uzantılarının sayenizde hangi noktalara tırmandığını bizzat bir bakan çok net ifade ediyor:
“PKK’ya terör örgütü diyemeyenler Genelkurmay Başkanımıza onbaşı demeye başladılar.”
Gelinen bu vahim manzara sizin eseriniz, size omuz veren hacımın-hocamın eseri…
Eserinizle övünecek misiniz yoksa oturup dövünecek misiniz, o sizin bileceğiniz bir iş…
Ama sizin de ifade ettiğiniz üzere ortada övünülecek hiçbir şey görünmüyor.
Şairin dediği gibi:
“Şimdi dövün Sakarya dövünmek vakti bu an
Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an.”
Bu millet tarihi boyunca, sizin iktidarınıza kadar haçlının yanında yer alıp Tevhid ehli kardeşlerine cephe almamıştı.
Bu ilki de siz yaşattınız.
Sizin iktidarınıza kadar bu devleti en yetkili ağızdan hiç kimse “katil” ilan etmemişti.
Kabine arkadaşlarınızdan biri çıkıp “gasp ettiklerimizi geri veriyoruz” devleti gasıp ilan edene kadar hiç kimse Türk devletini “gasıp” ilan etmemişti.
Bu millet böyle ipe-sapa gelmez, hesaba-kitaba uymaz ilkleri yaşadıkça iliklerine kadar ürperiyor ama aradaki “hazmettirici ekip” derhal devre yapıyor, gündemi değiştiriyor, sofraya yeni menüler sunuyor ve milleti oyalıyor.
Görüldüğü gibi milletin hazmedecek hali ve takati de kalmadı aslında.
Sayenizde daha neler demeye başladılar, daha neler diyecekler?..
İstikrarlı bir biçimde ilerliyormuşuz!..
“Hazmettirici ekip” öyle diyor…
Aziz Karaca / diğer yazıları
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024