Afganistan'da gönüllü yardım kuruluşu adı altında faaliyette bulunan Alman,Amerikalı ve Avustralyalı gönüllüler(!)den oluşan 24 görevli gözaltında bulunuyorlar
Afganistan'da hıristiyanlık propagandası yaptıkları gerekçesiyle tevkif edilen kişileri Taliban Yönetimi'nin elinden kurtarmak için BM yoğun çaba sarfediyor.
Daha önce de Azerbaycan ordusunda Ermeni gruplarından destek alarak etkinlik sağlamaya çalışan misyonerler Azeri makamlarca sıkı takibe alınmışlardı.
Ekonomik ve siyasal argümanlar yanında dini motiflerin de devletlerarası münasebetlerde kullanıldığı bilinen bir gerçek. Ancak İrredentist (Üniter devletleri içerden kuşatma) uygulamalar uluslararası ilişkiler literatüründe kabul görmemekte.
Uluslararası anlaşmalarda da, bu kayda alınmış ve taraf olsun olmasın tüm dünya ülkelerinin uymak zorunda oldukları bağlayıcı bir kural olarak tanımlanmıştır.
Tabi ki tanımlamalar ve kavramlar kodifikasyondan,kayıttan öte gidemiyor.
Uygulamalara baktığımızda dünyanın dört bir yanında yaşanmış yada yaşanmakta olan olaylar bu kuralın geçersiz kılındığını gösteriyor.
Bosna'da sırf dinlerinden dolayı Ortodoks Sırplar tarafından katliamlara maruz kalan binlerce müslüman (ki hala toplu mezarlar çıkarılıyor),aynı şekilde Hindular tarafından Keşmir'de öldürülen ve öldürülmeye devam eden insanlar,Kosova Savaşı'ndaki cinayetler ,Endonezya'da halen canlılığını koruyan lokal Hıristiyan-Müslüman çatışmaları,Filistin'de İsrail kıyımına uğrayan insanlar,Kafkaslar'da Ruslar'la süren Çeçen direnişi, Makedonlar ve Arnavutlar arasındaki sıcak gelişmeler...
Ekonomik-siyasal çatışmanın ötesinde dini motifli yaşanan ve yaşanmakta olan gelişmeler.
Dikkatimizi çeken noktalardan biri de dini içerikli sürdürülen mücadelelerin genelde az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde cereyan ediyor olması.
Bu ülkelerin ekonomik ve sosyal oluşum süreçlerinin bu müdahalelere uygun zemin oluşturduğu bir gerçek. Gelişim sürecini yoğun ve karmaşık yaşayan ülkelere müdahale daha kolay olmakta.
Türkiye'yi de bu kategoride değerlendirebiliriz.
Başa dönecek olursak Afganistan'da engellemelerle karşılaşan misyonerleri kurtarmak için uluslararası kamuoyunda Taliban Yönetimi'ne karşı yoğun bir psikolojik kampanya başlatıldı(bu kampanya'da içerik itibarıyla dini motifli). Din motifini ta Haçlı Seferleri'nden beri sürdüren Hıristiyan dünyası muhtelif bölgelerde kuşatma politikasını çoktan ortaya koymuş bulunuyor.
Misyoner faaliyetler uluslararası açılımlarla yelpazesini genişletirken Türkiye bu yelpazeden gelen esintileri algılayamıyor bile.
Cevat KIŞLALI