Çırak usta oldu ama değişen bir şey olmadı

12 yıl önceydi ve AKP hükümeti, kendi tarifleriyle daha çıraktı. Ama patron büyük bir iş vermiş ve BOP çerçevesinde Irak'ın işgal edileceğini açıklamıştı. Ecevit döneminde çok tartışılan, neden kapatmıyorsun, diye baskı yapılan İncirlik üssü yine ABD'nin elinde ve kontrolündeydi. Milli Savunma Bakanı da Vecdi Gönül'dü. Tezkereye, meclis "hayır" dedi. Ama AKP zihniyeti, "hayırda" hayır aramadığı için ABD'nin yanında yer aldı. Bizzat Vecdi Gönül, İncirlik üssünün ABD'ye açtıklarını ve buradan kalkan uçakların 4900 sortiyle Irak'ı yerle bir ettiği yani Hasanları, Hüseyinleri, Ahmetleri, Yusufları katlettiğini açıkladı. AKP'nin bu haçlı safında duruşuyla Irak işgal edildi. Esmaların, Nurların, Sümeyyelerin ırzına geçildi. Şimdi Irak yerle bir ve fiilen üçe ayrılmış durumda. Lord Curzon'un 1920'lerdeki hayali gerçekleştirilmiş ve Kürdistan kurulmuş vaziyette. Dahası bugün vahşi terör örgütü, diye adlandırılan IŞİD'ın hayat bulması da o işgaller sırasında gerçekleşti. Artık saklı olmayan belgelere göre 2006 yılında Siyonist iş adamlarının maddi alt yapısını oluşturduğu, MOSSAD ve CIA'nın teşkilatlandırdığı IŞİD, Haçlı adına meydanda ve vahşetine vahşet katıyor. Kimi öldürüyor? Ahmedi, Mehmedi, Fatımayı, Zeynebi? Aradan 12 yıl geçti. Şimdi AKP yine kendi tarifleriyle "ustalık" dönemini yaşıyor. Yani profesyonelleştiler. Zaten bugün Ortadoğu'ya bakınca bu "ustalık" (!) kendiliğinden gözüküyor.  Gerçi Irak'ta uygulanan plan, Suriye planlarında değişmiş gibi. Yine hükümet (istifa etmiş gibi gözükse de) AKP. Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve İncirlik ABD'nin emrine verilmiş vaziyette.Yalnız ABD bu sefer ön safta olmaktan ısrarla kaçıyor. Hatırlayın!  ABD Savunma Bakan yardımcısı Paul Wolfowitz, Irak işgalinden üç ay önce Türkiye'ye gelmiş. Bir dizi görüşmelerde bulunmuş ve Türkiye'den ayrılırken; "Biz, Irak'a müdahale konusunda tereddüt ediyorduk, Tayyip Erdoğan bize cesaret verdi" demişti. Suriye konusunda ise tam tersi bir durum yaşıyoruz ve ABD ısrarla Türkiye'ye (hükümete) Suriye'yi işgal konusunda cesaret (gaz) veriyor. Suriye düşmedi, düşmezde. Ama IŞİD belası ortada.IŞİD'ın katliamlara başladığı ilk günlerde ABD ne demişti; "IŞİD ile mücadele yıllar alabilir." Neden? Sorusunun cevabı, anlayan için Ortadoğu'da yaşanan vahşetinde cevabıdır.Şimdi sözde IŞİD'a müdahale için İncirlik ve başka üsler ABD'ye verildi. O bölgede Almanlarda var. Artı Malatya'da bir de emperyalistlerin kontrolünde olan füze sistemleri var.Türkiye teröre batmış, her gün askerlerimiz, polislerimiz, vatandaşlarımız katlediliyor. Dış işleri bakanı, ABD ile ortak hareket ediyoruz, derken, müsteşarı, ABD ile Suriye'de güvenli bölge oluşturacağız, diyor. ABD bunları yalanlıyor. Diğer taraftan izliyor ve görüyoruz ki, IŞİD için planlar yapan, kendine dost arayan AKP yalan söylüyor. Nasıl mı? IŞİD gelmiş sınırımızın sıfır noktasında iş makineleriyle çukur kazıyor. Yakıt istasyonu kuruyor. Diğer taraftan bu Haçlı güçleri dünde belirttiğin gibi PKK'ya müdahale noktasında Türkiye'yi uyarıyorlar ve "açılım" sürecinin neticelendirilmesini istiyorlar ve de "yoksa" diye de ekliyorlar.Hedefin ne olduğunu ve bugün nereye getirildiğimizi Muhterem Hocam Prof. Dr. Haydar Baş taa 1991 yılında (Kuveyt işgalinde) açıklamış ve hedefin Türkiye olduğunu ifade etmişti. Artık hedef Türkiye? Devleti yöneten zihniyet şimdilerde çıkış yolu arıyor, terörü bitireceğiz vs. diyor. Hocalarının (Erbakan'ın) çok sık kullandığı bir tabir vardı; "Sinekleri bitirmek istiyorsan bataklığı kurutacaksın"O günlerden beri sinekler bitmek yerine arttıkça arttı. Çünkü bataklığı kurutacaksın, diyenler ve evlatları topyekûn millet ve devletimizi bataklığın içine çektiler. Artık ilk hedefimiz sinekler değil bizleri bataklığa çekenlerden kurtulmak olmalıdır. Yoksa daha çok batacağız?