Davutoğlu Charlie Hebdoyu mu savundu?

Fransa'nın başkenti Paris'te hiciv dergisi Charlie Hebdo'ya yapılan saldırı üzerine gerçekleşen ve pek çok ülkenin devlet ya da hükümet başkanlarının da bulunduğu yürüyüşe Başbakan Ahmet Davutoğlu'da malumunuz olduğu üzere katılmıştı. Bu yürüyüşe katılan hemen hemen herkese çok büyük yakınlık göstererek teşekkür eden Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Davutoğlu'yla ise sadece tokalaşmakla yetinmişti.Son olarak da İtalya Başkanı Matteo Renzi'nin şok açıklamaları Davutoğlu'nu hedef alıyordu. "Türkiye Başbakanı gibi gazetecilerin dostu olmayan isimlerin yanında durmaktan rahatsızlık duydunuz mu?" sorusuna İtalya Başbakanı Renzi, Türkiye'nin Paris'teki basın özgürlüğü yürüyüşüne katılmasını çelişkili bulduğunu söyledi.Üzerinden günler geçmiş bir yürüyüşü değerlendirmek için bu satırları kaleme almıyorum. Davutoğlu'nun bu yürüyüşe katılarak verdiği mesajın üzerinde durmak istiyorum bugün.İtalya Başbakanı Renzi'ye sorulan soru da verilen cevap da Paris'teki yürüyüşün amacının basın özgürlüğüne destek olduğunu ortaya koyuyor. İtalya Başbakanı Renzi yürüyüşün "basın özgürlüğü" için yapıldığını zaten açıkça ifade ediyor.Fransa, Alman, İngiltere, İspanya, Danimarka, Belçika, Hollanda, Yunan, Portekiz, ÇekLetonya, Bulgar, Macar, Hırvat, Polonya, İrlanda, Lüksemburg, Romanya, Danimarka, İsviçre, İsveç, Finlandiya, Norveç, Malta, Slovakya, Slovenya ve katılan diğer ülkelerin liderleri Charlie Hebdo adlı derginin Peygamber Efendimize yönelik hakaretler içeren yayınlarını "basın özgürlüğü" kapsamında değerlendirdiler ve Paris'te katıldıkları yürüyüşle bunu tüm dünyaya göstermiş oldular.Hal böyleyken Başbakan Davutoğlu'nun bu yürüyüşte işi ne?'Teröre karşı yürüyorum' diyorsa bu yürüyüş teröre karşı yapılmıyor.Yok, ben 'Basın özgürlüğünü savunuyorum' derse kendisini Charlie Hebdo'nun savunucusu konumuna düşürmüş oluyor.Paris'te yapılan saldırıyı aklı başında hiç kimse onaylamaz, biz de onaylamıyoruz. Ama bu saldırıyı onaylamıyoruz diye gidip de Hz. Peygambere hakaret eden bir derginin yaptıklarını savunarak Davutoğlu'nun düştüğü vahim duruma da düşmeyiz.Peygamber Efendimize hakaret içeren karikatürler yayınlayan derginin yaptıklarını basın özgürlüğü kapsamında değerlendirip Paris'te savunan Sayın Davutoğlu'nun başında bulunduğu hükümet, Charlie Hebdo dergisinde yer alan bazı karikatürleri sayfalarına taşıyan Cumhuriyet gazetesine ise tepki gösteriyorlar.Cumhuriyet gazetesi de söz konusu yayınıyla elbette Müslümanları incitmiştir. Ama her fırsatta yaptıkları açıklamalarda Peygamber Efendimize hakaret edilmesine müsaade etmeyeceklerini söyleyen Başbakan Davutoğlu'nun şahsında hükümetin bu konuda samimiyetine inanmak mümkün değildir. Her şeyden öte bu yapılanlar Türk milletine karşı yapılmış en büyük hakarettir. Paris'te Charlie Hebdo dergisine destek verip, Türkiye'de Cumhuriyet gazetesi üzerinden peygamber savunucusu kesilmeye 'millete hakaretten' başka diyecek bir şey bulamıyorum. Son sözümüz Cumhuriyet'tekilere bir soru olsun; Söz konusu derginin karikatürlerini yayınlayarak, milletin önünde hükümetin peygamber savunucusu kesilmesine alet olduklarının farkındalar mı acaba?